sournick
303 (vizyon sahibi)
altıncı nesil yazar 1 takipçi 33.80 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    bayram klişeleri

    1.
  1. her bayramın olmazsa olmazlarıdır. örneğin;
    . tabakhaneye bok yetiştircesine araba kullana trafik canavarları,
    . sevapla, rahmetle başlayan kutlu olsun ile biten bayram mesajları,
    . eğer kurban bayramı ise yollarda, tarlalarda, park ve bahçelerde kesilen kurban manzaraları,
    . normalde günde apartman girişinde karşılaştığınızda selam vermeyip, bayram sabahı kapınıza dayanan komşular,
    . hiç tanımadığınız halde kırk yıllık ahbap gibi davranan misafirler,
    . alacaklı gibi kapıyı şeker uğruna çalan veletler,
    . ana haberlerde bayram onlara gelmedi diye flaş haberle haklarında bahsedilen politikacılar,
    . 24, 36, 48 saatliğine kaybolan ve varlığından şüphe edilen bir başbakan

    yinede herkesin bayramı kutlu olsun.*
    0 ...
  2. biz neyiz

    1.
  3. siz nesiniz sorusu sorulduğunda insan empati yaparak soru kendine sorar ya bu günlerde o durumdayım.

    demokratiğim diyorum ama; benimle aynı görüşte olmayan insana tahammül edemiyorum.
    demokratiğim diyorum ama; insanları düşüncelerine göre, inançlarına göre, etnik kökenlerine göre gruplara ayırıp açıkça ırkçılık yapıyorum.
    demokratiğim diyorum ama; hrank dinki öldüren ogün samast çocuk olduğu, erken tahliye edileceği için seviniyor, sadece ermeni olduğu için öldürülen dink için seviniyorum.
    demokratiğim diyorum ama; insanları son günlerin ağız sakızı olmuş olan onlar veya çoğunluk diye ayırım yapıyorum.

    acaba mustafa kemal'in arzuladığı, görmek istediği gençler bizler miyiz? hiç sanmıyorum belki de biz demokrasiyi kendimizi gibi düşünen torna mamülü insanlardan oluşan toplum olarak görmek istiyoruz.
    0 ...
  4. kırmızı halıdaki firstlady

    1.
  5. 5 günlük temaslarda bulunmak üzere Ankara'ya gelen Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff ve eşi Bettina Wulff için Çankaya Köşkü'nde resmi tören düzenlendi. Törene ilk kez firstlady hayrunisa gülde katıldı ve önce askeri selamladı ardından alman protokolü ile el sıkıştı.

    şimdi ne var bunda diyebilirsiniz. ancak zamanlama oldukça önemli. türban konusu ve cumhuriyet resepsiyonunda neler olacağı konuşulurken herkesin gözüne soka soka kırmızı halıda yürümek tamamen provakasyondur. istesenizde, istemesenizde gözünüze soka soka, bu iş bizim istediğimiz gibi olacak demektir. türbana en muhalif kesimler bile üniversitede türban özgürlüğünü desteklerken, hükümet tavrını açıkça belli etti ve türban özgürlüğünün
    sadece üniversiteler ile kısıtlı kalmayacağını, kamusal alanda da serbest kalacağının sinyallerini verdi.

    kim ne derse desin ben çağdaş türkiye portresinde eşinin başı kapalı bir cumhurbaşkanı istemiyorum. mustafa kemal atatürk'ün hayalindeki ülke ve bizim izinden gittiğimiz bir liderin istediği değil bu.
    1 ...
  6. özgüveni ceket kravat zanneden başbakan

    1.
  7. herkes kadar bende haberlerde izledim, istanbul şehir üniversitesinin açılışını. başbakan recep tayyip erdoğan, cumhurbaşkanı abdullah gül karşısında cenk arslan isimli öğrenci konuşma yaptı, oldukça kendinden emin ve ne anlattığının farkındaydı.

    konuşmanın hazırlık aşamasında video paylaşım sitelerinden ilham almak istediğini, ancak erişim olmadığı için bunu başaramadığını dile getirdi. hatta açılışa pantolon, gömlek, kazak ve spor ayakkabı ile çıktığı için espirili bir biçimde özür bile diledi. gerçekten de konuşmasıyla herkesin ilgisini üzerine çekmeyi başardı.

    ardından kürsüye çıkan erdoğan'ında dikkatini çeken cenk arslan için bende neredeyse kravat ve gömleğimi çıkaracak hale geldim o kadar yani dedi. öğrencinin özgüvenini çok beğendiğini dile getirdi.

    ancak öğrencinin özgüvenini spor kıyafet giydiğine bağlayan başbakanın biz daha önce de milli görüş gömleğini çıkardığı hikayesini dinlemiştik. keşke başbakanında o öğrenci kadar kendine özgüveni olsada bırakım ceket kravat çıkarmasını, çıplak olmasına bile razıyız.
    1 ...
  8. pkk davasının düşmesi

    1.
  9. ankara 8. agır ceza mahkemesinin 1980 yılı ve öncesinde şanlıurfa ve çevresinde işlenen suçlar nedeniyle, abdullah öcalan başta olmak üzere aralarında kandilden pkkyı yöneten murat karayılan, kesire öcalan ve 117 dağ kadrosunun içinde bulunduğu dava sonuçlanmıştır.

    devletin anayasa ve temel nizamlarını bozmak, devletin emniyetine karşı silahlı çete kurmak ve kasten adam öldürmek suçundan hakkında idam cezası istenen sanıklar hakkında 30 yıllık süre göz önünde bulundurulmuştur.

    mahkeme heyeti davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. dedi, ve sadece 30 yıllık süre içinde imralıda tutuklu bulunan abdullah öcalanın ifadesi alınmıştır.

    helal olsundur, durmadan demokratik açılıma devam edilmelidir. abdullah öcalana özgürlüğüne kavuşması için gerekne her şey bir an evvel yapılmalıdır.

    koskoca türkiye cumhuriyetinde yaşanalar her geçen gün, insanın kanını dondurmaya devam etmektedir. hala utanmadan her fırsatta pkk yandaşı olduklarını vurgulayan bdpli yöneticilerle kapalı kapılar arkasında görüşen, akp hükümetini yürekten kutluyorum.

    (bkz: allah belanızı versin)
    3 ...
  10. alt komşunun bangır bangır serdar ortaç dinlemesi

    1.
  11. sezene yapılan haksızlık

    1.
  12. sezen hakkında yaklaşık 38 sayfa toplam 936 entry girilmiş. demokratik açılım ve referandumda evet oyu vereceğini söylediği zamanlarda girilen entrylerin hepsi kin ve nefret dolu.

    herkesin ilk aşkını onun şarkıları ile yaşadığını söyleyenler, onun şarkılarının insani alıp götürdüğü gerçeğinde hemfikir olanlar, nedense o kişisel, şahsi fikirlerini açıkladığı anda 360 derece dönmüşlerdir. ne vatan hainliğini, ne akp sempatizanı olduğunu, ne kötü şarkıcılığını nede minik serçeden başka binlerce canlıya benzetmek için adeta yarışmışlardır.

    referandum öncesi, özgürlüğümüzün, bağımsızlığımızın ve en önemlisi demokrasinin artık evet oyu çıktığı taktirde yok olacağını bir yerimizi yırtarak kendi düşüncelerimiz olarak haykırmadık mı?

    şimdi ne değişti? bizler, bizim fikirlerimizin karşıt görüşünde olan insanları çarmığa gererek mi demokratik oluyoruz. en kaba halinle demokrasi; karşındakinin fikrine saygı duymak değil midir?

    evet oyu verdiği ve demokratik açılıma evet dediği için aniden ona düşman olanlar bence bir kez daha ne kadar demokratik olduklarını gözden geçirmelidirler....
    0 ...
  13. doğudakilerin en çok evet vermesi

    1.
  14. referandum sonuçlarına sadece oy kullanan seçmen üzerinden konuşursak, en fazla evet oyu verenki, bu oy %90 altına inmemektedir; bu iller ise ağrı, batman, siirt, bingöl ve diyarbakırdır. yine aynı şekilde okuma yazma oranı en az şehirlerde bu şehirlerdir. demkki evet oyu vermek için okur- yazar yada kafası çalışan biri olmak gerekmiyor.
    1 ...
  15. kara gözünde çok şey okudum

    1.
  16. kubat'ın yorumladığı mükemmel şarkı, alır götürür sizi uzaklara. hele birde yıldız tilbe ile düet yapmıştır ki tadın yenmez.....
    1 ...
  17. zıplayan mıknatıs

    1.
  18. bayramımızı tebrik etmek inceliğinde bulunan yazar, nesildaştır.
    0 ...
  19. babalar gibi satacak recep

    1.
  20. artık günlerdir konuştuğumuz referanduma saatler kaldı. sonuç ne olursa olsun vatanımız ve milletimiz için hayırlısı olmasını temmenni ettiğim ancak, sonuç evet çıkarsa pekte hayırlı olmayacaktır.

    artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, denetim ortadan kalkacaktır. demokrasi ile diktatörlük arasındaki tek fark denetimdir. bizde hızlı ve emin adımlarla diktatörlüğe doğru koşuyoruz. kimse hakkını arayamayacak, birileri ne derse, ne isterse o olacak onu yaşamak zorunda kalacağız.

    anayasa mahkemesine duyulan büyük kinin temelinde her özelleştirme açısından çıkan yasanın danıştay tarafından bozulmasıdır. bu sayfalarda günlerce (bkz: galataport), (bkz: tüpraş), (bkz: merinos) ve özelliklede (bkz: mayınlı arazilerin tahsisi)konuşuldu. ancak her defasında biliyorduk ki danıştay satışa şerh koyacak ve satışı ya iptal edecekti yada yasayı iptal edecekti, öylede oldu.

    artık kimse, yaşamında yaşanan aksaklıklar için danıştaya yada anayasa mahkemesine, hukuksal sorunlarda ise yargıtaya gidemeyecek. birileri ne isterse olacak.

    sınırsız özelleştirmenin yolu açılacak. eşine rüyasında rabbinin cleveland dediği eski maliye bakanı kemal unakıtanın dediği gibi onlara ayak bağı olan yargı ortadan kalkacak ve babalar gibi satacaklar. herkese hayırlı olsun...
    0 ...
  21. babalar siyaset oğulları ticaret yapar

    1.
  22. merak ediyorum, acaba kimin babası yaptığı işi boyunca oğlunun işi için sürekli açıklama yapmak zorunda kalıyor. bugüne kadar onlarca hükümet, onlarca başbakan, yüzlerce milletvekili geldi geçti. ancak hiç birinin oğlu yada çocukları şimdiki akp hükümetinin başındakilerinin çocukları kadar meşhur olamadılar.

    ancak hiç bir iktidar döneminde babaların oğulları konuşulmadı, hiç bir iktidar döneminde oğullar bu kadar ticarete merak salmadı, hiç bir iktidar döneminde babalar oğullarına bu kadar yol açmadı.

    recep tayyip erdoğan'ın çocukları murat ve bilal erdoğan; babaları başbakan olunca her kapıyı açan bir anahtarıda oğulları sahiplendi. ve bu anahtarların ardı arkası hiç bir zaman kesilmedi. istanbulda 1 milyon dolara villa aldılar. bilal erdoğan babasının menşeinin bulunduğu abd'den 260 bin dolara ev satın aldı. burak erdoğan ise kardeşinin aksine denizciliğe merak saldı ve %50 hissesine sahip olduğu bir şirket kurdu ve 18 gün sonra safran 1 adında kuru yük gemisini 2 milyon 350 bin dolara satın aldı. babası bu durumu meşru hale getirmek için (bkz: gemi var gemicik var)sözü ile savundu. ardından oğlu ve gelini %0 kdv ile pırlanta işine girdiler.

    eski maliye bakanı kemal unakıtan; onun durumu başbakan göre biraz daha değişik. çünkü maliye bakanının sadece çocukları değil eşide çocukları ile beraber ticarete atıldı. ahsen unakıtan, oğlu abdullah unakıtan, kızları fatma unakıtan ile 2001 yılında avrupa gıda sanayi aş.işimli bir firma kurdular. baba unakıtan ise eşi ve çcuklarının mütevazi bir sirketleri olduğunu söyledi ve ardından ekledi onların satesinde hijyenik bir şeyler yiyorsunuz dedi. türkiyede kuş gribinin çıktığı zaman unakıtan ismi altında pastörize sıvı yumurta işine girdiler. bu çalışkan ailenin yaptıklarına baba unakıtan kayıtsız kalmadı ve pastörize sıvı yumurtanın %18 olan kdvsini bir gecede çıkan kararname ile %8e indirildi. baktılarki yumurta işi iyi ardından hemen mısır işine girildi, binlerce ton mısır ihtal edildi. ve yine büyük bir tesadüf ki şirket bu işe atıldıktan 4 gün sonra ithal mısırdaki vergi oranı arttılırdı. şirket bu sayede %50 kar etti.ve 2005 yılı boyunca şirket babaları patronu olduğu maliyeye bir yıl boyunca 22 milyon tl ciro yaptıkları halde 0 kdv ödediler. babaları bu durumu ise şirketlerinin mütevazi oldupğundan kaynaklandığını söyledi. 2007 yılı meclis bütçe görüşmelerinde aile şirketi konusu gündeme geldiğinde unakıtan şirketlerinin milyonlarca dolar vergi ödediğini söyledi.yani mütevazi şirket bir kaç yıl içinde milyonmlarca vergi ödeyen bir şirket halini aldı.

    ulaştırma bakanı binali yıldırımın 24 yaşındaki oğlu erkan yıldırım; oğlu yıldırım ulaştırma bakanşığı ile ortak iş yapan bir şirket aracılığı ile gemi sahibi oldu.

    cumhurbaşkanı abdullah gül ve 16 yaşındaki oğlu mehmet emre gül; internet ortamında 15 bin tl sermayeli şirket kurdu.

    ve bu liste uzayıp gidiyor. akp hükümetinde babalar siuyaset oğulları ise ticaret yapmaya devam ediyor. yiyin bakalım daha ne kadar yiyeceksiniz.
    1 ...
  23. tayyipin her istediğini elde etmesi

    1.
  24. recep tayyip erdoğan istediğini öyle yada böyle alacaktır. son yerel seçimleri hatırlayalım. ankara büyük şehir belediyesi için akp adayı tüm yolsuzlukları canlı yayında gözler önüne serilen melih gökçek ile chp adayı murat karayalçın yarıştı. ankara büyükşehir belediyesi recep tayyip erdoğanın istediği önemli bir kaç büyükşehirden biriydi. ama sonuçlar başa baş giderken aniden tüm ankarada elektrikler kesildi ve ipi göğüsleyen melih gökçek dolayısı ile recep tayyip erdoğan oldu. bu kare tayyip için hiçte yabancı değildi. çünkü 1989 yılı yerel seçimlerinde tayyip erdoğan beyoğlu belediye başkanlığı için yarıştığı anda elektrikler kesilmiş ve tayip erdoğan seçimi kaybetmiştir. o günden bugüne recep tayyip erdoğan isteyipte alamadığı hiç bir şey olmadı.

    ister buna zeka isterseniz de hınç deyin herhangi bir şey taayipin menfaatine geliyorsa nasıl olduğu önemli değil öyle yada böyle tayyip onu elde eder. ona göre başarıya giden her yol mübahtır.
    0 ...
  25. olaki sandıktan hayır çıktı

    1.
  26. 12 eylül 2010 tarihi gerçektende ülkemiz için oldukça sancılı günlerin va haftaların sonucunu belirleyecek özel bir gün olacak yada kaba tabiri ile bambaşka bir dönemin kapağı açılmış olacak.

    bence ne olursa olsun herkes 12 eylül günü sandık başında olmalıdır. kasım 2002 tarihinden bu güne kadar, akp hükümetinin çok isteyipte alamadığı bir sey olmadı. şuan yapılan kamuoyu araştırmalarında evet ve hayır oylarının başa baş olduğu görülmektedir. sonucu büyük ihtimalle kadınlar belirleyecek. hiç bir genel şeçimde olmadığı kadar ki önümüzde bir genel seçim değil sadece bir referandum var, özellikle partilerin kadın kadın kolları bu işe çok büyük önem vermediler.

    gelelim günümüze halk akıllandı, akpnin yapmak istediklerini anladı, büyük adam diye, yakışıklı ve karizmatik adam diye, kabadayı gibi olduğu için oy vermekten vazgeçti ve sandıktan hayır çıktı.

    sonuçmu referandumun ertesi günlerinde terör tekrardan hortlayacak, aynı demokratik açılımın yavaşladığı günlerde olduğu gibi hergün üçer beşer şehit vermeye, karakollar taciz edilmeye başlanacak. neden pkk referanduma kadar tek taraflı ateşkes ilan etti.?
    çünki recep tayyip erdoğan televizyon kanllarına yaptığı açıklamalrda referandum sonucu evet olduğu taktirde açılımda çok daha rahat hareket edebileceklerini dile getirdi.

    şimdi gerçekten evet çıkarsa vereceğimiz şehitlerin sorumlusu recep tayyip erdoğanmı olacak yoksa abdullah öcalan mı?
    0 ...
  27. üç çocuk yapalım

    1.
  28. evet başbakan doğru söylüyor 3 çocuk yapmamız gerekmekte. genel olarak bakıldığı zaman dünya üzerinde en genç nüfusa sahip ülkelerden biriyiz. bu genç nüfusu azaltmadan çoğaltmak yapılması gereken en iyi şey. yalnız, üç çocuk yapmadan önce yapmamız gerekn bazı şeyler var. mesela;
    * ''benim işim sadece üniversite açmak, üniversite mezununa iş bulmak zorunda değilim'' diyen bir başbakanınız olması gerekmekte. aa pardon zaten atın bile sırtında iki dakika tutamadığı birini biz sekiz senedir sırtımızda taşıyoruz.
    * yapacağımız üç çocuğun geleceğini garanti altına almamız gerekmekte. mesela onları yurtdışında zengin işadamlarının bursu ile okutacak kadar geniş bir çevreye sahip olunmalı, okul sonrası onların yapacağı işlerin vergisini %18 lerden %0'a indirecek bir hükümetimiz olmalı. eğer bunu yapamıyorsak ne biçim anne babayız.
    * 3 çocuk yapacaksak zengin olmalıyız. nasılsa hasbel kader üniversiteyi bitiren çocuğumuz öğretmen olarak sözleşmeli olarak işe başlayacağı zaman alacağı bir kaç yüz lira bırakın onun ailesini geçindirmeyi, şahsi ihtiyaçlarına bile yetmeyecek.
    * acıya dayanıklı olmak gerekiyor üç çocuğunuz var ve zengin değilseniz. okula gidebilmek için inşaatta çalışan çocuğunuzun her an evlat acısını yaşayabilirsiniz.
    o yüzden el ele verelim 3 çocuk yapalım.
    0 ...
  29. evet diyeceğim

    1.
  30. çünkü; 1071'den bu yana bu topraklar üzerinde yaşadım birazda başkaları yaşasın istiyorum.
    çünkü; apo şerefsizi ile dolaylı olarak masaya oturan akp hükümeti iyi iş çıkardı.
    çünkü; ananıma alıp gitmem konusunda tayyip sonuna kadar haklıydı.
    çünkü; ülkemin yüz ölçümü bana fazla geliyor. neden sadece bir bayrak altında toplanıyoruz ki?
    çünkü; kuran kursları kapatıldı, apoya sayın denildi, şehit sayısı gün geçtikçe artıyor, özerklik tartışması alevlendi, üniversite mezunu atanamayan öğretmenler 500 tl maaş alıyor ve bu oldukça fazla.
    çünkü; haburdan tekrar pkklılar gelsin ve devletimin savcıları onları karşılasın istiyorum.
    8 ...
  31. akp nin emeline ulaşması

    1.
  32. sonunda bu günleride gördük. gerçekten akp hükümetini ayakta alkışlıyorum. milim, milim, dakika, dakika, uğraşarak istediklerine ulaştılar. halk yavaş yavaş askeriyeden soğumaya başladı, hatta nefret çığlıkları bile yükselmeye başlamış ve birileri bir kez daha emeline ulaşmıştır.

    dünyanın hiç bir ülkesinde, iktidarların yargıyı kullanarak imzasız ihbar mektuplarıyla kendi ordusunu bu denli yıprattığı, saygınlığını yok etmek için bu kadar uğraştığı görülmemiştir. sadece askeriye ile uğraşılmamış halkı birbirine düşürmek için yapılmadık bırakılmamıştır.

    timsah gözyaşları ile meşhur bülent arınç demokratik ülkelerde genel kurmay başkanının ismini halk bilmez ama sağolsun bizimkiler gündemden düşmüyorlar diyebilmektedir. haklıdır sayın arınç biz diğer demokratik ülkeler gibi değiliz çünkü bizden başka vatanın bölünmez bütünlüğü hükümet tarafından tehlikeye atılan başka demokratik ülke yoktur.

    her şehit cenazesinden sonra vatan sağolsun diyen mübarek anne ve babalar kafaları en karışık halde iken bile genel kurmay karagahının önünde eylem yapmaları ve başbuğun istifa etmesini istemeleri herkesi hayrete düşürmüştür ve birileri bir kez daha emeline ulaşmıştır.

    açılması ile kapanması bir olan, düşman taraflarca cesaret hapı olan demokratik açılım, sadece sözüm ona kürt halkını koruyup kollayan bdp nin içinden çıkılmaz bir hal almasından başka hiç bir şeye yaramamıştır. ezber o kadar bozulmuştur ki birileri her zaman muhatabın imralıda yattığını gayet rahat dile getirmekte, türk bayrağının yanında bez parçası dalgalanmadığı için hesap sormuştur ve birileri bir kez daha emeline ulaşmıştır.
    1 ...
  33. hepsi mi tesadüf

    1.
  34. sözüm ona demokratik bir ülkede yaşamaktayız. kurulduğundan bu yana her daim bağımsız ve özgür olsun diye uğraşılan ancak yıllardır hep başka ülkelerin ellerindeki iplerle yönetilen zavallı ülkem....

    kimse ne düşndüğünü söyleyebiliyor ne de istediğini dile getirebiliyor. aykırı davranırsanız eğer başınıza gelmeyecek yok, zira bu ülkede mustafa kemal'in istediği muhasır medeniyetler seviyesi için çalışmakta ve yaşamaktayız. peki öylemi?

    . (bkz: adnan kahveci)(eski maliye bakanı): türkiyenin tam bağımsız olması için amerika ve ımfden kurtulması lazım dedi ve trafik kazasında öldü.
    . (bkz: bedri ince tahtacı)(gaziantep milletvekili): amerika önümüzdeki en büyük engeldir. amerika istediğini bu ülkede başbakan, istediğini cumhurbaşkanı yapar dedi ve antep yolunda trafik kazasında öldü.
    . (bkz: turgut özal)( t.c. 8. cumhurbaşkanı) musul ve kerkük bizimdir, ve geri alacağız dedi. ve günler sonra öldü. yapılan araştırmalarda zehirlendiği ortaya çıktı.
    . (bkz: eşref bitlis)(eski jandarma genel komutanı) incirlikten kalkan amerikan uçakları pkkya dağıtıyor dedi ve bir kaç gün sonra hava sıcaklığı -5 derecede iken -60 dereceye kadar dayanıklı tsk'ya ait uçak kalkarken düştü. kaza nedeni ise motorların buzlaması olarak açıklandı.
    . (bkz: recep yazıcıoğlu)(denizli valisi)yaptığı tüm güzelliklerin dışında denizlideki tüm işyerlerinin isimleri ingilizce değil türkçe olacak dedi ve ankra yolunda makam arabasıyla giderken trafik kazasında öldü.
    . (bkz: bahtiyar aydın)( diyarbakır jandarma bölge komutanı) tüm yaşananlar dış mihrakların oyunu kardeşi, kardeşe vurdurtuyorlar bu amerikanın oyunu. amerika gidecek pkk bitecek dedi ve diyarbakır licede bir okulda çocuklara yardım malzemesi dağıtırken herkesin önünde bir keskin nişancı tarafından sırtından vurularak öldürüldü.
    . (bkz: tbmm) 1 mart tezkeresine red oyu verdi ve istanbulun dört bir yanında bombalar patladı.
    . (bkz: hüseyin başbilen), (bkz: ali ünsem ünal), (bkz: evrim yançeken)(aselsan mühendisleri) f-16 uçaklarının sistemlerini geliştirerek düşman uçaklarını kontrol altına almayı başaran teknolojiyi yaptılar ve 3 mühendiste psikolojik bunalıma girerk intihar ettiler.

    acaba bu kadar değerli insanların hepsi ecelleri ilemi öldüler. yazık benim tek başına, kendinden başka dostu olmayan gururlu ülkeme......
    1 ...
  35. ben bu mektubu tsk ya yazdım

    1.
  36. 87 yıllık koskocaman bir ülkeyiz. ancak, yıllardır nedense bir avuç silahlı propaganda yapan bir terör örgütü ile başa çıkamadık. aska yaşadıklarımız bir savaş değildir. savaş ancak ve ancak iki ülke arasında olmaktadır.

    27 kasım 1978'den bu yana pkk ile çatışmaktayız. o günden bu yana onbinlerce şehit, binlerce sivil vatandaşımızı ve milyarlarca dolarlık para kaybına uğradık. ama hala 32 seneden bu yana ne tamammen bitiyorlar, nede geri çekiliyorlar. durup, durup en beklenmedik bir anda saldırarak, kendilerinden söz ettirmeyi başarıyorlar.

    açıkçası benim kendi düşüncem; türk silahlı kuvvetlerine çok büyük güvenim, büyük sevgim ve saygım var. türkiye cumhuriyeti'nin ve atatürk ilke ve inkılaplarının yılmaz bekçisi. türkiye cumhuriyeti her ne şartta olursa olsun gemisini terk edecek kaptan misali gibi yaşamakta türk silahlı kuvvetleri.

    bilindiği üzere pkk'nın bir yeri yada bölgeyi koruma yada savunma pozisyonları yok. sadece ve sadece silahlı propaganda yapmaktalar.o yüzden, rahatlıkla istedikleri yerden saldırabiliyorlar ve tarafımıza büyük sıkıntı yaşatıyorlar. türk silahlı kuvvetleri aldığı her istihbaratı veya görüntüye karşılık ateş açamamakta. bunun en son örneğini gedikli tepe'de yaşadık. görüntü yakaladıklarını ama net olamdığı için ateş açamadıklarını bildirdiler. orada hakikaten peşmerge yerine sivil halkta olabilirdi. o zaman bunun hesabını nasıl vereceklerdi....

    türk silahlı kuvvetlerinin yaptığı her işte ve attığı her adımda büyük zeka oyunları gizli. önce düşünüp, sonra hareket etmekteler. her şeye akıl erdirmek mümkün.

    ancak aklımda yada akıllarımızda olan tek bir düşünce var. türk silahlı kuvvetleri dünyada güç olarak ilk beş arasında yer almakta. teçhizat olarakta, güç olarakta yenilmeyecek durumda. son yaşanan olaylarda bir kez daha görüldü ki 5 tane, 6 tane gencecik vatan evladını şehit veriyoruz, karşılığında 2 yada 3 leş alıyoruz. bunca büyük türk silahlı kuvvetleri acaba ne oluyorda ikili mücadelede bize göremi zayıf kalmkta yoksa başka şeyler mi var?
    2 ...
  37. pişkinliğin bu kadarı

    1.
  38. 19 haziranı 20 hazirana bağlayan gece saat 02:00'da kalleş pkk yine saldırdı. 12 şehit verdik. tam da babalar gününde bir çok evde sevinç yerine gururlu bir hüzün vardı.

    Van'da yapılan askeri tören sonrası başbakan recep tayyip, genel kurmay başkanı ilker başbuğ ve kuvvet komutanları hakkari şemdilide bulunan tekeli karakolunu ve sonrasında acı anların yaşandığı gediktepede incelemelerde bulundular.

    askerliğin yan gelip yatma yeri olmadığını söyleyen,
    1980 yılından bu yana çoluk, çocuk, kadın, yaşlı, genç demeden insanları katleden bir bölücü başına sayın demekten çekinmeyen,
    2 oğlundan birinin askere gitmediği diğerinin de 28 gün bedelli askerlik yapan,
    kabinesinde pkk ile el ele olduğunu, ortak kararlar aldığını her fırsatta dile getiren barzani'ye kardeşim diyen bir bakan olan,
    sözde yaptığı açılım ile 1980 yılından bu yana pkk'nın istekleri olan; ana dilde eğitim, kimlik tanımlanması, kürtçe yayın başta olmak üzere oy için yerine getiren,
    terörü lanetlemedikleri sürece asla bir araya gelmem dediği ahmet türk ile görüşmeler yapan, bir başbakanın büyük pişkinlik ile hatta nereden bulduğunu bilmediğim, anlamadığım bir cesaret ile mevzilerde ömür boyu dikili taş olarak beklemeyi isteyen vatan evlatlarını ne yüzle ziyaret edip,kendince moral vermeye çalışmıştır.

    son günlerde çok popüler oldu ama; recep bey acaba son günlerde artan terör eylemlerinde kendinde hiç bir etkisi olmadığını mı düşünmekte yoksa, bunun arkasındada başka türlü düşünceleri mi bulunmaktadır?

    bırakın bari yaptığınız eylemler yüzünden şehit olan kahraman vatan evlatları, yattıkları yerde rahat etsinler....
    2 ...
  39. 8 senelik azap

    1.
  40. 2002-2010: Tam 8 senedir AKP iktidarda ve siz başbakansınız
    Yüzde 47 gibi rekor bir oyla iktidara gelmişsiniz;
    Tarikat desteklisiniz.....
    Sermaye desteklisiniz,
    Yandaş basın desteklisiniz,
    ABD desteklisiniz,
    Din sömürüsü desteklisiniz,
    One Minute desteklisiniz,
    AB desteklisiniz,
    Kısacası iktidarda kalmak için desteklisiniz,
    Değiştim dediniz!.
    Ama hepimiz biliyoruz ki aslında hiç de değişmediiniz!
    Eskiden demokrasi sizin için araçtı, şimdi de öyle!
    Eskiden,hem laik hem Müslüman olunmaz derdiniz, şimdi de bu düşüncedesiniz,
    Eskiden şeriat devleti özlemi içindeydiniz, çağdaş cumhuriyetle ve Atatürk ile kavgalaydınız, şimdi de öylesiniz!
    Eskiden, yüzünüzü hep doğuya dönmekten yanaydınız, görüyoruz şimdi de öylesiniz!
    Eskiden Arap severdiniz, şimdi de öylesiniz!
    Eskiden Türk sözünü kullanmazdınız, şimdi de öylesiniz!
    itiraf edin, Siz aslında hiç değişmediniz,
    Bir taraftan halkçı görünürken, gece kondu da iftar açarken, seçim önceleri varoş ziyaretleri yaparken, konuşmalarınızda hamdolsun derken, kıldığınız namazları halkın gözünün içine sokarken halkçı görünüdünüz, ama diğer taraftan öfkelendiğinizde aslında hiç de halkçı olmadığınızı gözler önüne serdiniz:
    Halka; Ananı da al git dediniz
    Şehitlere kelle, Bölücübaşına sayın dediniz.
    Hızınızı alamadınız, Askerlik yan gelip yatma yeri değildirdediniz,
    Yetmedi, ölen maden işçilerinin acılı yakınlarının gözlerinin içine bakarak, kaderdediniz.
    Dahası, oğlunuza gemicik, karınıza hastane, yakınlarınza villalar kazandırdınız,
    Yetmedi kişisel servetinize servet kattınız,
    Kürsüye çıktığınızda, bağıra, çağıra, haklı olduğunuzu anlatmaya çalıştınız,
    Bu ceval tavrınız size oy da getirdi,Ama ölçüyü kaçırdınız.
    itiraf edin! Gelecek seçimlerdeki hedefiniz, hayatınızın amacı olan KARŞI DEVRiMi gerçekleştirecek son hamleyi yapmaktı:
    Şimdiye kadar:
    Babalar gibi sattınız!
    Üretimi bitirdiniz!
    Çiftçiyi, esnafı tükettiniz,
    Yüzde 47'ye güvenerek sizin gibi düşünmeyen çoğunluğu ezdiniz!
    TRT'yi ele geçirdiniz,
    Basını ele geçirdiniz,
    Üniversiteleri ele geçirdiniz,
    Cumhurbaşkanlığını ele geçirdiniz,
    Sivil toplum kuruluşlarına darebe vurdunuz,
    işçileri perişan ettiniz,
    Size direnen iki temel kurum; CHP ve Anayasa Mahkemesi'ni de ele geçirmek için ANAYASA'yı değiştirmeye kalktınız.
    itiraf edin, amacınız daha demokratik bir anayasa değil, daha AKP'ci bir anayasa yapmaktı,
    Bu son hamlenizdi. Anayasa değişikliğiyle bilinç altınızdaki KARŞI DEVRiM projesinin önünedeki en önemli iki engeli de ortadan kaldırarak hedefinize ulaşmayı umuyordunuz.
    Ama KADER işte....
    Nasıl da değişti herşey bir haftada?
    Bir kaset....
    Bir istifa....
    ve bir KEMAL....
    BURASI TÜRKiYE, iMKANSIZ ZAFERLERiN ÜLKESi TÜRKiYE.
    Tam işte oldu dediğiniz sırada nasıl da tepetaklak oldunuz Sayın Recep Bey?
    Kadere bakın ki aylardan yine MAYIS, günlerden yine 19...
    Kadere bakın ki, uykularınız kaçıran adamın adı yine KEMAL...
    NE diyelim KADER işte!!!!!!
    2 ...
  41. mecliste konuşmaktan utananmak

    1.
  42. amerika'nın dediklerini harfiyen yerine getiren akp hükümetinin askeriyeye ve yargıya diz çöktürmek için değiştirdiği anayasanın oylamasında pkk sempatizanı ve milletvekili sebahat tuncel'in ülkede savaş var bu parlementoda konuşmaktan utanç duyuyorum demesi olayıdır.

    bu sözüm ona hanımefendi ne yazıkki akılları sıra kendileri ile savaş haşinde olan türkiye cumhuriyetinin kendisine sunmuş olduğu haklardan faydalanırken, milyarlarca maaşı cebine koyarken, havaalanlarında vipten geçerken utanmayan bu hanım parlemento çatısı altında konuşmaktan utanç duymaktaymış.

    haklısınız hanımefendi madem bu kadar yüreklisiniz maaşınızıda almayın, haklarınızı iade edin, o zaman bizde gerçekten neyden utandığınızı anlayalım. herkes işine geldiği gibi işine gelen şeyleri söylemekte.

    unutmasın ki o hanım aldığı o maaşı, doğuda ve güneydoğuda kurşun sıkarak, adice şehit düşürdükleri gencecik vatan evlatlarının ana babasının verdiği vergilerden almaktadır.

    suç ne yazık ki bu kadında değil onu muhatap alan, meclise girmeleri için ön ayak olan sözüm ona türkiye cumhuriyeti başbakanı ve sözüm ona hükümetinindir.

    (bkz: yazıklar olsun.)
    1 ...
  43. ülkenin düştüğü durum

    1.
  44. gün itibariyle (bkz: türkiye cumhuriyeti)'nin 86. yılını malesef buruk bir hüzün ile kutlamaktayız. oysaki bu ülke ne mücadeleler sonucu kurulmuş ve kurulduğunda başta ülkemiz olmak üzere bir çok yerde bayram havası yaşanmıştır, acaba 86 yıldan bu yana ne değişti.

    şu açıkça belli ki (bkz: mustafa kemal atatürk)'ün 15 yıla sığdırdığı onca yenilik, inkılap ve deverimin biz üzerinden 73 yıl geçmesine rağmen hala 15 yılın rüzgarı ile yaşamaktayız, ve her daim adım adım gerileyerek. hala gazinin gelmesini ve bizi kurtarmasını beklemekteyiz.

    bir çok sorunla boğuşuyoruz. özellikle ülke olarak en önem verdiğimiz cumhuriyet bayramını kutladığımız günlerde bile sanki başka ülkede yaşıyormuşcasına kutlamalara katılmayan pkk yanlısı dtplileri aklamak için çırpınıyoruz. hemde onbinlerce şehidimizi, yüzbinlerce gazimizi hiçe sayarak. dağdan inen pkklıları 10 dakikada serbest bırakıyor ama vatanını seven, ülkesini seven generalleri, profesörleri, bilim adamlarını 26 aydır hala gözaltında tutuyoruz.

    halkın en güven duyduğu askeriyeyi bitirmek için ıslak mı kurumu olduğu muamma olan bir kağıt parçası üzerinden siyaset yapıp asker ile halkı karşı karşıya getirmeye çalışıyoruz.

    yıllardır ülke toprakları üzerinde kol kola kardeş kardeşe yaşayan türkleri ve kürtleri birbirine düşürmeye çalışıyoruz. bir yandan size kurşun sıkıyorlar diye türkleri kışkırtıyor, diğer yandan da haklarınız yiyorlar sizin neden kendinize ait bir ülkeniz yok diye kürtleri gaza getirip türklerin üzerine salıyoruz. yani tavşana kaç, tazıya tut diyoruz. kardeş kardeşi vurduğunda herkes şaşırıyor, oysaki birbirini tanımayanların birbirini vurmasına şaşırmak gerek. çünki kardeşler bilir en çok canlarının neyi acıtacağını. bir ülkenin başına gelebilecek en kötü günlere doğru adım adım ilerliyoruz. birbirimize düşmeye başlıyoruz. ülke olarak başka bir ülkeden

    tüm bu yaşanalar bir yana ülkeyi yönetenler olarak, ülkenin bekçileri olarak içişleri bakanlığının onayı ile bir vatandaşın nüfüs cüzdanında isim olarak kürdistan yazılmasına izin veriyoruz. (bkz: gazi mustafa kemal)'in 82 yıl evvel dediği gibi memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabiliyorlar.

    türkiye cumhuriyetinin 86. yılı kutlu olsun.
    2 ...
  45. demokratik ülke

    1.
  46. ne mutlu türküm diyene, ne mutlu demokratik ülkenin vatandaşı olana. kağıt üzerinde demokratik bir ülkede yaşamaktayız. bir ara eski genel kurmay başkanı yaşar büyükanıt demişti ya sözde değil özde olmak diye aynen bizde sözde demokrasiyi yaşamaktayız.

    bir takım incelemelerde bulunmak üzere maçka parkının önünden konvoyu ile geçen tayyip e metalci selamı veren gençlerin gözaltına alındığı, harç paralarını protesto eden üniversite öğrencilerinin polis jopu ile tanıştığı, derdini anlatmaya çalışan öğrencilerin, potansiyel terörist gibi yaka paça, oturumlardan dışarı atılan bir ülkede nefes alıp vermekteyiz.

    herkesin kendi kişisel seçimlerine saygı gösterilmediği, giyim kuşamlarına göre sınıflandırıldığı garip ülkenin zavallı vatandaşlarıyız.

    kendisine metalci selamı veren gençleri kılık, kıyafet ve görünüşlerine göre değerlendiren ve onları ahlaki erozyona uğramakla suçlayan bir başbakana sahip ülkenin vatandaşıyız.

    başbakan sonuna kadar haklı, neden iranda olduğu gibi çarşaflarla, sarık ve cüppelerle dolaşmıyoruz ki? bizim sanki demokratik ülkede yaşıyoruz. yazıklar olsun bize... neden fettullah hoca efendimizin yolundan yürümüyoruz? neden müzik tercihi olarak gavur icadı metal, şeytani müzikler dinliyoruz? hepimiz tornadan çıkmış gibi bir örnek olmalıyız. baş kaldıranın, derhal kellesi uçurula...

    kimse sanmasın ki demokratik, laik, özgür ülkede yaşıyoruz. şuan tamamen despotluk ile yürütülüyor, yönetiliyoruz. baştakilerinin düşüncelerinden değilseniz eğer şiddete maruz kalır, pusarsınız baş kaldıramazsınız, diğerleri olarak fişlenirsiniz.

    yazıklar olsun bu durumumuza, ve yazıklar olsun mustafa kemal atatürk'ün izinden yürüyemediğimiz için hepimize......
    6 ...
  47. ayık kafa ile ülke idare edememek

    1.
  48. yıllar yılı genellikle dindarların mustafa kemal atatürk konusu açıldığı vakit, dile getirdikleri yegane söz öbeği vardır. mustafa kemal ülkeyi sarhoş kafa ile kurdu. ama nedense sarhoş kafa ile kurulan 86 yıldır dimdik ayakta emin adımlar ile ilerlemektedir. bundan 90 yıl önce, çok meşhur olan ve her daim tartışılan atatürk'ün masasında ilim, teknoloji, siyaset, sanat konuşulup ülkenin gidiş çizgisi belirlenmekteydi.

    nedense yandaş cumhurbaşkanı abdullah gül de ilk icraat olarak mustafa kemalin masasına benzer bir organizasyon düzenlemiştir. yazarları, gazetecileri, sanatçıları konuk etmiştir.

    nedense mustafa kemal'in sigarası, rakısı ve beyaz leblebileri her daim tartışma konusu olmuştur. ve bu tartışma konusu dönüp olaşıp ilk baştada belittiğim gibi ülkenin sarhoş kafa ile kurulduğudur.

    asıl tartışılması gereken mustafa kemal atatürk sarhoş kafa ile kurduda neden hiç bir siyasetçi ayık kafa ile idare edemedi.
    1 ...
  49. beş keçiyi idare edememek

    1.
  50. türkiye cumhuriyeti başbakanı, ak parti siyaset akademisi'nde gençlere, ana muhalefet lideri deniz baykal için sarf ettiği kelime öbeğidir. burada başbakan haklı, deniz baykal'e sevmem hele savunmasını hiç yapmam. başbakan kendi halkını koyun yerine koyup yıllardır güddüğünü zannetmekte ve koyundan çok daha fazla inatçı keçiyi baykal'ın güdemeyeceğini iddia etmektedir.

    ey tayyip bey unutmaki her mevki, para, pul, makam geçicidir. her her şeyi bir kenara bırakında birkaç yıl önce malvarlığınız oğlunuzun düğününde toplanan altınlar kadardı. hatta onun hesabını bile vermekte güçlük çekiyordunuz. iki milyar dolarla dünyanın en zengin devlet adamları sıralamasında 10. sırayı nasıl aldığınızı açıklayabilirmisiniz.

    ayrıca aynı konferansta türkiye cumhuriyeti tarihinde ilk kez kendi partileri tarafından önlerine sunulmasına karşın cumhurbaşkanlığı makamını elinin tersi ile ittiklerini dile getirmiştir. evvela cumhurbaşkanlığı makamı, elle itirilecek, bunun üzerinden prim yapılacak bir makam değildir. ayrıca o günleri başbakan ne çabuk unutut da elimin tersi ile ittim diyor. acaba elinin tersi ile ittirdi mi? yoksa ittirilmeye makum mu edildi?

    bu ülkenin başbakanının ağzından çıkan lafa bakınız. bu kadar basit bir kurum mu? bu ülkenin değerlerini anlayamayan kişilerle bu kadar oluyor.adını ağzına almadığın türk milleti de seni hem de öyle bir elinin tersi ile itecek ki, unutamayacaksın.
    1 ...
  51. insanın kendinden utanması

    1.
  52. insan hiç kendinden utanır mı demeyin utanıyor. eğer gizli bir eşcinselseniz kendinizden utanmanız gayet normal. en yakın arkadaşınız, aileniz, eşiniz dostunuz bile sizin eşcinsel olduğunuzu bilmiyor ise, kendi cinsiniz ile dört duvar arasında bazen zevk alarak bazende korku içinde zaman geçiriyorsanız kendinizden utanırsınız.

    yaşadıklarınız sırasında zevk alırken bir yandanda, sonra yaşayacaklarınızı bile bile ilişkiye girersiniz. sonrası bellidir. beraber olduğunuz kişiler sizin bu durumunuzu ailenize söylemekle tehdit edip size şantaj ve korku dolu günler, geceler yaşatır. sırf ailenizin haberi olmasın diye elinizdeki, avucunuzdaki herşeyi verirsiniz, yetmez hayattaki en değerli varlığınız ailenizin cebine, çantasına uzanır eliniz, hırsızlık yaparsınız.

    ama bu yaptığınız hırsızlık ortaya çıktığında da aileniz annelik, babalık iç güdüsü ile suçu hep kendilerinde aralar. size neyi eksik ettiklerini düşünürler. oysaki onlar dünyanın en iyi anne ve babasıdır. onlara diyemezsiniz asla ben eşcinselim sırf siz duymayın zor günler yaşamayın diye yaptım diye...

    aynaya her baktığınızda aynada size göz kırpan, sizi yoldan çıkarmaya çalışan birini görür ve siz o kadar alçak ve iradesizsinizdir ki hep ona uyar ve mars olacağını bile bile oyun oynarsınız. her ilişki sonrası üzülür, kahrolur ama yine yapacağınızdan geri kalmazsınızdır. sizde biliyorsunuzdur ki acınacak haldesinizdir.
    6 ...
  53. bunu içmeden uçamıyorum yavv

    1.
  54. sen zaten uçamıyorsun ayı! *
    (bkz: cem yılmaz)
    4 ...
  55. şehit cenazelerine kabinenin katılmaması

    1.
  56. daha dün aldığımız 7 şehit haberiyle güne başladık ve sarsıldık. 7 eve ateş düştü, yedi evdeki analar babalar evlat acısını tattı. 7 evdeki çocuklar babalarını, kadınlar evlerinin direklerini, hayatlarının anlamlarını, yaşam ümitlerinin kaybettiler. karşıdan bakınca çok kolaymış gibi gözükmekte vatan sağolsun demek. ama gelin görün ki o analar, balar ne büyüyk bir yüreğe sahipler ki evlatlarını, canlarını kaybettikleri gün bile vatanlarına dua edebilmekteler.

    ama evlatlarını, canlarını uğruna toğrağa verdikleri vatanı yönetenler acaba onlara ne kadar sahip çıkmaktadırlar. insanın en çok yardıma, desteğe ihtiyacı olduğu günde bile yanında kimseyi bulamaması kadar kötü bir şey olmasa gerek.

    hükümetin son zamanlarda yapmaya çalıştığı kürt açılımı, sözde kurulması planlanan kürdistan için seferber olan dtp genel başkanı ahmet türk ile el sıkışacağı konuşulan recep tayyip erdoğan'ın bu işler peşinde koşturmaktan dolayı işleri oldukça yoğun olsa gerek şehit cenazelerine katılamamaktadır. koskoca türkiye cumhuriyeti başbakanı zahmet edip cenazelere katılmamaktadır. emrinde onlarca bakan, yüzlerce milletvekili olmasına rağmen sadece 2-3 kişinin katılmasıda düşündürücüdür.

    ancak unutulmamalıdır ki, cenazelere katılmayı zul gören başbakan, çevresindekiler ve oğlu askere gitmemiş olanlar cenazelerine katılmadıkları gerçek vatan evlatları sayesinde sayesinde sıcak yataklarında rahat uyuyabilmektedirler.
    1 ...
  57. sesinde şarkısı aşkın

    1.
  58. enfes şarkıdır. makamı hüzzamdır. özellikle bülent ersoydan dinlenmelidir.

    sesinde şarkısı aşkın figan olup gidiyor.
    sesinde şarkısı aşkın figan olup gidiyor.

    bahara ermedi mevsim hazan olup gidiyor.
    bahara ermedi mevsim hazan olup gidiyor.

    o bitmeyen geceler hep viran olup gidiyor.
    o bitmeyen geceler hep viran olup gidiyor.

    yazık, yazık şu ömrüm ziyan olup gidiyor.
    yazık, yazık şu ömrüm ziyan olup gidiyor.
    0 ...
  59. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük