ülkedeki gerilimi bitirecek potansiyel barındıran, dürüstlüğünden zerre şüphe olmayan, çalışkan, üretken, komik, akıllı ve cumhurbaşkanı olması için hiçbir engelin olmadığı, kazanması ihtimal dahilindeki durum.
ahmet kaya tartışması ile ilgili artan eleştirilerden sonra, Kürt vatandaşlığına mı geçeyim ne yapayım mealindeki açıklamalarından sonra dağa çıkmasından endişe edilen, asker kaçacağı vatansever pop müzik tenekesi. biri şuna barış sürecinde olduğumuzu hatırlatsın. serdar heval süreç hassas, sen bu işe karışma.
önce sendikaya üye olup, sonra zeka yüklemesi yapılması neticesinde meydana gelen sonuçtur. şeyh iki üfleyip, bir dürtünce nirvanaya ulaşan üyemsi şeylerin başarısı.
samimi bir ifadedir. aralarındaki ilişkinin çok gelişkin olduğunu gösterir. sokakta herhangi birine denildiğinde, bacı olarak anlaşılma ihtimali yüksektir.
acısı henüz bu kadar taze olmasına rağmen, gayet ağırbaşlı ve dokunaklı sitem. peygamberi tayyip, dini akp olanların asla ve asla üzerine alınmayacağı ifadeler barındırır. oğlunun suriye'de, yahut mısır'da ölmüş olması, kendisinin devletin en yüksek makamları tarafından aranmasına vesile olabilirdi.
irili ufaklı bütün fraksiyonların, partilerin, particiklerin, derneklerin, metalcilerin, hardçıların, milfçilerin, eskicilerin, hurdacıların hatta ve hatta penguen severler, gece mavisi için ölenler, egzoz borusu ile sikişenlerin bile stand açıp rahatlıkla propagandasını yaptığı bir ortamda, orantısız aptallık örneğini itina ile sergileyerek gidip "cemaatçiler giremez" diye diklenen zavallı mahlukatların neden olduğu mevzu.
tarih böyle vakalarla doludur azizim. her zaman haklı davaları böyle parazitler haksız duruma düşürmüştür. bu kafa ile gidenler, şikayetçi oldukları her ne ise onunla yaşamaya mahkumdurlar.
kendini halkların efendisi, üstün ırk, dünyanın merkezi sanan zavallı mahlukatların, mikro milliyetçi bok kafalıların, şovenist damarlı sümüklü ergenlerin, hayatı boyunca bir kürt'ten bir arap'tan, bir alttan bir üstten, sağdan soldan, emmeli gömmeli her türlü yediği belli olan ve ne yazık ki kendini türk sanan, lakin aslı astarı muhtemelen bir göçmen davar sürüsüne denk gelecek götten sabıkalı, embesil yaratıkların asla ve asla gerçekleşemeyecek son talebidir.
tamamen sömürü düzeni üzerine kurulmuş bir yayıncılık anlayışıyla sözde hizmet vermeye çalışan yayınevimsi şey. sistem kitap bastırmaya manyaklık derecesinde takıntılı ruh hastalarının bunları aramasıyla başlıyor, bunların onlara sunduğu premius maximus vs saçma sapan ücret paketleriyle kazıklanmalarıyla son buluyor. feedback, satış geliri, paylaşım, ilgi, alaka sıfırın altında. grafik tasarımcılarından üst düzey yetkilisine kadar mallıkta zirveyi zorlamaktalar. hiç bir aklı başında kitap evinde bunların yayınlarına ait kıyıda köşede dahi bir adet basılı materyal, dikkat kitap falan değil, katalog dahi bulumazsınız fakat bangır bangır bütün büyük kitap evleri ile çalıştıklarını falan iddia ederler. kanmayın. paranıza yazık. ha tabi bir musibet bin nasihatten iyidir derler. denemesi bedava.paketle yazar olunmaz. hatıra olsun diye bir kitabınızın olmasını istiyorsanız herhangi bir matbaa bunu rahatlıkla yapar. ama bu adamlar gibi edebiyat tüccarları sülük gibi üzerinize yapışır. kişisel destekli ıvır zıvır bir sürü saçma sapan şeyle kafanızı karıştırırlar. yurtdışı örnekleri çok kalite ve profesyonel olmasına rağmen, her şeyde olduğu gibi ülkemiz versiyonunun, bu sektörde de dibe vurmuş olduğunu bize gösterdikleri için teşekkürler.
sivil direnişin varacağı nokta ütopik anarşist sistem değilse ve atmosferi altında yaşadığımız siyasi sistem, içine girmeden değiştirilemeyecekse ayrıca bu muhalefet inatla kendini muhalefet olmaya adamışsa, gayet makul görülebilecek bir düşüncedir.
sadece gezi direnişiyle birlikte sosyal ve siyasi taleplerde ön plana çıkmış bir insan olmayan mehmet ali alabora'nın, chp'nin başına geçmesini isteyenlerce öne sürülen taleptir.
gezi hareketi gösterdi ki türkiye'nin ihtiyacı olan şey güçsüz bir iktidar değil, güçlü bir muhalefettir. her ne kadar protestolar "tayyip istifa" sloganları ile inlemiş olsa da, aslında istifa etmesi gereken kemal kılıçdaroğlu'dur.
gezi direnişinin öncülerinden alabora'nın, hem direnişin gençlik ruhunu yansıtabilecek potansiyeli vardır hem de iktidarın icraatlarına tepkili olan çoğu kesimin üzerinde ortaklaşabileceği bir figürdür.
bugün söylenti olarak dolaşan haberlerde geçen "beyoğlu belediye başkan adaylığı" bu potansiyeli çürütüp bitirecek bir uygulama olur. olması gereken, chp'deki kartlaşmış yönetimin baştan aşağıya genç ve dinamik bir kadro ile yer değiştirmesidir.
madem kılıçdaroğlu'nda türk siyasetinin karakteristik özellikleri mevcut değil, yerini yeni ufuklar açabilecek, kültürlü, eğitimli, yakışıklı, karizmatik, duyarlı bir sanatçıya devretmelidir. hem de kavga gürültü olmadan ve isteyerek.
beyoğlu belediye başkan adaylığı ile ilgili adı geçmiş olduğu söylentisi her ne kadar sosyal medyada yayılsa da chp tarafından bu iddia yalanlanmıştır. fakat olması gereken şudur; (bkz: chp'nin başına mehmet ali alabora geçsin)
türkiye'nin başbakanı gibi yorum yapmıştır. gençleri ıslah etmeli, şöyle davranmalı, şiddet şu oranda olmalı vs gibi görüşlerini belirterek emniyet benim emrimde, lafımı dinlerler izlenimi vermiştir. yok haksız sayılmaz ama gel kardeşim bu kadar siyasetin dışında olduğunu iddia edip ta dibinde yer almanı anlayamıyoruz. bak askerler de yok artık, postal korkusu da bitti. çevik bir bile hapiste, daha ne istiyorsun?