bu hüzünlü şarkılar olmasa mutsuzluğumuzu bu kadar hissetmeyeceğimizi düşünüyorum sözlük.
aşk şarkıları dinlemesek asla eski sevgiliyi bu kadar özlemez,
arabesk şarkılar olmasa bu kadar isyana gelmezdik belki..
ama onlar olmasa da duygularımızı kim dillendirir
yapayalnızken kimin sesiyle rahatlardık ki...
mesela bu şarkı:
Türkçe'si ciddi derecede kıt olan yazardır. hadi her şeyi birleşik yazsan anlarım onu herkes karıştırıyor da, 'herkez' nedir arkadaşım. böylelerine sözlükten uzaklaştırma cezası verilmelidir.
erkekler ne kadar bakire kız isterlerse, kadınlar da bakir erkek isterler. yani yok öyle her gün farklı bir kadınla gününü gün et, sonra yok efendim benim evleneceğim kız bakire olmalı, hatta eline erkek eli bile değmemiş olmalı.
kimsenin başaramadığını başarmış bir insan olarak tarihe geçmelidir herhalde. çünkü kişisel gelişim kitaplarını bugün okursun, yarın sabah uyandığında çoktan geçmiştir okuduklarının etkisi.
adriana lima'nın aldatılmasıdır. bu kadın aldatılıyorsa ya karaktersiz, gerizekalının tekidir o yüzden aldatılmıştır. ya da adam dünyanın en doyumsuz insanıdır. veya kadına aşık değildir, başka birine aşık olmuştur. yoksa daha güzelini mi bulmuştur da aldatmıştır acaba?
belki de ne müslümanlar vardır ki, herkesten önce cehenneme girecektir. yani hiç belli olmaz, orasını sadece allah bilir. müslüman oldum demek kurtarmaz insanı, önemli olan islamın gereklerini yerine getirebilmektir. ki bunu günümüzde çoğu müslüman yapmamaktadır. hatta yapanı yobaz olarak görüp küçümseyenler de vardır. dindarlıkla yobazlık farklı şeylerdir.
haber bültenlerinde her gün farklı bir çeşidini duyuyoruz. ülkemizin acı gerçeğidir kadına yönelik şiddet. kadına yönelik şiddetin sebebi bu şiddeti uygulama potansiyeline sahip türk erkeklerinin, sözüm meclisten dışarı, zihniyetidir. ve bu zihniyetleri değişmedikçe, ki bu çok zor, ne yazık ki kadına yönelik şiddet haberlerini duymaya devam edeceğiz sevgili ülkem.