tanım: garsonların trileçe ismini telaffuz ederken verdiği savaştır.
+ Garson bey, hangi tatlılar var acaba?
- Efendim, fırın sütlaç, künefe, revani bir de traliçe var.
+ Ne var?
- Trilaçe efendim karamelli sütlü tatlı tavsiye ederim.
+ O zaman biz iki tane kraliçe alalım.
- Tamamdır. Şefim buraya 2 tane tereleçe.
Hatta bazı müşterilerin tatlı ismini söyleyemediklerinden bu tatlıyı sipariş etmedikleri söylentisi dolaşmakta. :)
Kadir has üniversitesi öğretim üyesidir. Şu okul hayatınızda görüp görebileceğiniz en iyi hocalardan biridir. öğrencilere öğretmenden çok abla gibi yaklaşır, dersi çok iyi anlatır sizin de anlamanız için elinden geleni yapar. selam eder saygılar sunarım kendisine
karakter sınırlamasına takıldığımdan anlatım bozukluğuna maruz kalan başlık. aslı: adres alırken kafa sallayıp akabinde adresi unutmak.
+abi hacı gönen ilköğretim okulu nerede acaba?
-şimdi kardeşim buradan dümdüz git 200 mt hiç sapma.
+hıhı
-sonra karşına ışıklar gelecek ışıkları arkana al 50 metre ileriden sağa dön.
+tamam
-sonra bi yokuş gelecek hiç sapmadan yokuşu bitir yolun sonunda ışıklardan sola dön orada.
+tamm abi eyvallah.
*(arabadakiler): ne oldu lan nerdeymiş ?
+ ne bilim amk düz git sağa sola dön dedi ışıklar falan dedi anlamadım yürü yürü...
genelde ateist kişileri müslüman yapma çabalarını içeren diyaloglardır.
b: adem bu kim lan ? gavur mu?
a: turist lan ama dini yok tanrıya inanmıyor.
b: haa tamam. hey girl? how are you?
c:fine thanks and you?
b:fine, repeat after me "eşhedü en laa ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abdühü ve resuluhü"
c:......
b:amk bişeyi de becerin bee.
bazı kişilerce iftiralara maruz kalan dernek, türkiye deniz feneri derneği almanyadaki dava kapsamında ne sanık ne şüpheli konumundadır. o olmayan beyninize sokun, ayrıca derneğin eski gücüne giderek kavuşması,bazı kesimleri dumur etmiştir.
iftiracılar karşısında yapılan normal bir savunmadır şöyle ki burada laga luga yapan arkadaşların Türkiye deniz feneri derneği'nin Almanyadaki dosya kapsamında olmadığını bildikleri halde karalamaya devam etmeleri manidardır. Bu kurum (Türkiye DF derneği) zamanında türkiyenin gururu olmuş dünya çapında organizasyonlarda bulunmuştur ve hakkında herhangi bir suçlama yoktur. ee burdakiler ne diyo zaman ? baykalın yaptığı taktik tabiiki "türkiye deniz feneri derneğine iftira atıp" 1 milyonluk manevi tazminat karşısında mahkemede "ben almanyadaki derneği kastetmiştim demesi işi kısaca özetliyor zaten.
kaybedecek birşeyi olmayan öğrencinin rahat hareketleridir.sınava 25 dakika geç girilir ve 30 dakika dolunca sınavdan çıkılır ve son olarak kağıda sadece "hocam bu sınavdan 65 alırsam geçiyorum" yazılır. tabi sonuç olarak o dersten kalınır.
insanımızın hala akıllanmadığının kanıtıdır. Şimdi sen bir öğretmensin, bir sürü öğrencin var ve bunlar senden birşey öğrenmek istiyor. sen napıyorsun ülkedeki başbakana hakaret ediyorsun. okulda siyaset yapıyorsun, bu normal bir şey değil.sonra napıyor amirin sana, disiplin soruşturması açıyor ve görevden alınıyorsun. müstehaktır !
edit: arkadaş neden açığa alındığını yazmış, hakaret içeren mesajları ben mi yazayım sen yazar mısın ? en kaliteli yalancı bir şeyi eksik anlatandır.
edit2: benim savunduğum görüşü de savunsa bu öğretmenin yaptığı iş yanlıştır. Bu öğretmen akpartiyi savunup görevden alınsa aynı tepkiyi verirmiydin hayır ! demokrasi demokrasi dersiniz bir de...
son bölümüyle yarılmamıza neden olan dizi, polatın max payne edasıyla itirafçıları haklaması, ardından savcıyı kupa misali kaldırması epey güldürmüştür. Mematinin arkası dönük olarak adamı vurması gerçekten holywood filmlerinde bile zor görünecek cinstendi. Genel olarak dizi güzeldi, memati yine oyunculuğunu konuşturdu, mezar sahnesindeki rolu çok iyiydi. Savcının her boka karışması can sıksa da güzel bir hanım. son olarak memati reyizi bidahaki bölüm rehin alırlar, polat da 3-4 bölüm onu kurtarmaya çalışır. ne kdar kısır döngü de olsa bu diziyi seviyorum.