saçmalamaktansa bildiği bir iki cümleyi kendine saklayıp kocaman bir cesaret örneği göstermeyi başarmış öğrencidir.
herşey iyidir hoştur da bu öğrenci sınıfı terk ettiğinde anlamsız bir çok kötü hissetme durumuna kapılır. bir de hatırlatmakta yarar vardır: bu öğrenci arslan sonat'ın öğrencisi ise o zaman on puan alacağı kesin olan öğrencidir.
beddua etkisi yaratacağından korktuğum, eski sevgilinin ardından nefret kusan şarkıdır. dilenecek en kötü şeyi dilemişken eski sevgiliye, "gölgen gibi adım adım her solukta benim adım" , "sevişirken öpüşürken yapayalnız dolaşırken" , "boğazında düğümlenen hıçkırık olayım" gibi beddua kokan cümlelerle desteklenmektedir. (bkz: yazık değil midir?) (bkz: aslında duruma göre de değişir mi lan?)
dünyada olabilecek en kötü sanma, yanılma olayıdır bu; ama uzun sürmez, iki en fazla dört sene sonunda iş ilanlarına yedi aydır bakıyor olunduğunda farkedilecek olan durumdur.
izmirde herangi bir kış donduğunu söyleyen insan ya hep izmirde yaşamış olandır- ya afrikadan gelmiştir,izmirde geçirdiği kış hayatındaki ilk kışıdır- ya da izmirde beşinci ya da altıncı senesidir çünkü izmirde her yıl kış olmaz.en azından çok soğuk kış olmaz.beş ya da altı senede bir çok soğuk gelir kış.o da dediğim gibi,eğer gerçek bir izmirliyse.
umarım izmiri seven,gerçek izmirli hiç uzak kalmaz o kışlardan..ankara da kışlar çok soğuk çünkü.
shift ve enter klavyenin en çok kullanılan tuşlarından olup,msn konuşmaları sırasında her ikisine aynı anda basılı tutulduğunda tüm ekranı silen,birleşince güçlenen iki sıradan tuşken aşağıdaki diyoloğun oluşmasına neden olabilecek tuşlar halini alabilirler. (bkz: jaloux yazarı seviyorum.)
-shift.
-enter.
-böle mi yazılıo?
-üstünde yazıor ya.
-yazmıo benimkinde.
-evet ööle yazılıor.
-silindi mi?
-illa yazmıyo zaten o. hiç yazmıyodu ki.
-o zaman sana yeni klavye alalım.f olsun.
-hee bi daha hiç yazamiyim diyeyse f alırsak tam süper olur.
-hayır,öğrenelim diye. bana da alırız. karşılıklı msn'e gireriz.
benim için hep bir küçük kardeş gibi olan, bir şey anlatırsa huzur dolduğum ve ona bakınca güven duyduğum,bir insanın hayatına girebilecek en iyi düşünceli,en 'kıyamam' insan..
ilef voleybol takımının da gözdesi ve basket maçlarında sinirlenmekte çok haklı olan bi'tanecik arkadaşım..
nedense kötü birşey olmadan,gözlerimiz dolmadan gerçekleştirmediğimiz durum.
sanırım sık sık yaptığımız şeylerden biri olsaydı;herşeyin değerini,zamanın önemini biraz daha çok biliyor olurduk hepimiz.
kendisinden birgün önce tüm inananların oturup tövbe edeceği gündür.çünkü malum bugün tövbeler için çok geç olmuş olacaktır.
bugün en sevdiğin kişinin yanında olmasını isteyebileceğin son gündür,bi sahil kıyısında el ele tutuşup o anın gelmesini beklemek hiç kuşkusuz dünyanın son günü yapılacak en güzel şeydir.
eğer bir kızsan babanla ilgili bilmen gereken en önemli şey:
sadece baban,en çirkin olduğun anlarda,suratın sivilcelerle dolduğunda,kemoterapi aldıktan hemen sonra kirpiklerin ve saçların tamamen yokolduğunda,kilo aldığında.. tümünde seni hala beğenen,hala hiç karşılıksız seven tek erkektir.
o,büyüsü asla bozulmayacak ve uzaklarda bile olsa kahramanlıklarını asla unutmayacağın tek kişidir.
bazen kızsanda laf söyletmeyeceklerin listesinde ilk sıradakilerdendir.
birtek o ilk gerçek üstad,ilk gerçek sevgilidir.
kirli çamaşırları yıkamak içindir.evet kastettiğim kesinlikle buydu.yoksa annemin yaptığı gibi temiz çamaşırları yıkamak için üretilmiş bir makine değildir.
her ikisi de izmir takımıdır sonuçta.
BUNLARIN TARAFTARLARI AYNI SAHiLiN ÇOCUKLARIDIR;ama yine de sevgiliniz göztepeliyse onun yanında ksk'liyim dememek saygı değer bir büyüklüktür.