yazarlarının gözünün içine baka baka yalan söyleyen bir oluşumun içinde olmak istemiyorum artık. parayla ruhunu cep telefonuna satan yöneticilerin para kazanma aracı olmak istemiyorum. site kapatmalara laf ederken parayla kendini kapatan bir sözlüğün parçası olmak istemiyorum.
parasını almadığım bir işin orospusu olup para baronlarının altına yatmak istemiyorum kısacası. isteyen yatabilir. zevk almaya bakın. becerebilirseniz tabii. ha beni de haberdar edin. nasıl olsa bol bol kontörünüz var.
şu ana kadar üzerine bir damla yazı yazılmamış arjantinli nuevo jazz grubu. şarkılarında türk sanat müziği parçalarından enteresan kısımları koyarak iyiden sevimli hale geliyorlar. dinlesenize oğlum lan.
en büyük altyapı yıldızın can arat olacak ve onu da neredeyse bedavaya ibb'ye göndereceksin. bu arada galatasaray daha arda turan soğumadan şimdiden herkesin konuştuğu emre çolak, serdar eylik gibi çocukları çıkaracak.
sen haftalardır yalan rüzgarı transferlerin peşinde koşarken, galatasaray transferlerini yapacak.
sen istesem rijkaard'ı alırdım diyen ve daha pırlanta yolsuzluğundan aklanmamış bir yöneticiye sahipken, galatasaray rijkaard ile antreman yapacak, haldun üstünel gibi bir yöneticisi olacak.
sen kokain yüzünden ceza yemiş bir teknik adamla çalışırken, galatasaray'a izin verilmiş bir ilaç üzerinden bok atacaksın.
sen başkanının icazet vermesi ile kendi yıldızını ve hatta başka takımların yabancı yıldızlarını döven bir taraftar kitlesine sahipken, galatasaray taraftarının arda turan aşkını kıskanacaksın.
sen bu kadar ezikken, galatasaray bu kadar büyük işte.
kendi altyapılarından çıkan son derece başarılı bir adama kaptanlık vermeyen takımın taraftarlarının boklamaya çalıştığı galatasarayımın yeni 10 numarası, yeni kaptanı.
karaktermiş. dönüp aynaya baktınız mı lan siz hiç?
mehmet topuz'a 10 milyon euro bayılanların bonservisine taktıkları adam. en başta türkçemizde şahane bir kelime var. sanane. galatasaray vermiş parayı, sanane. hadi futbol konuşalım.
frank rijkaard'ın oynatmayı düşündüğü 4-3-3 düzeninin kilit oyuncusu olacak keita. bu sayede arda kanattan kurtulup orta sahada serbest oynamaya başlayacak. bu hem arda'ya yeni özellikler ve mentalite kazandıracak hem de galatasaray'ı lincoln bağımlısı olmaktan kurtaracak.sağda keita, solda her zaman oynamaktan keyif aldığı söyleyen kewell önlerinde baros. arkalarında önlü arkalı arda - mehmet. dur lan kadroyu da yazayım tam olsun;
yanan insanların ruhlarından bir parça kendilerine üflenmiş olsaydı keşke. ya da cehennem diye kodladıkları ve ne olduğunu bilmedikleri bir yerden korkmak yerine dünya üzerinde hem de kendi memleketlerinde cehennemi yaşayanlara biraz saygıları olsaydı. ama var işte bazıları. sistemin uşağı hatta daha beteri köpeği olmayı içine sindirmiş, sikik bir internet aleminin bitik kahramanı olmayı kendisine yol bellemiş.
galatasaray'ın derwall işe birlikte hücum futbolu oynadığını bilmeyen ya da bilmek istemeyenlerin bokladığı transfer.o kadroyu bana da versincilere ayrıca hastayım. o kadroyu sana fm, cm gibi oyunlarda veriyorlar. oynadığında kaç kere şampiyon yapabiliyorsun takımı hile yapmadan?
vizyon denen kavramdan bi haber olduğunu düşünmek istemiyorum burada yazanların. yapılan kıskançlık ve bu gayet doğal karşı takım taraftarı için. başında rijkaard gibi bir hoca bulunan bir takım transferlerden, hazırlık turnuvalarına kadar her yerde bir adım öndedir. rijkaard geldiği takım için bir seçilme sebebidir. 3 gündür tüm dünya bu transferi konuşuyor. bunları bir kenara bırakıp boş konuşmak isteyenlere kolay gelsin.
kendisine sabredilecek o da çok başarılı olacak. her ne kadar istemesenizde.
uzun süredir sol tarafta nickini göremeyen bir uuserin çektiği filmin adı. sol tarata nickini görürü gibi olur ama aslında orada kocaman bir nah durmaktadır.
kardelen olur, güneş doğar, soyunur, mitralyözle taranır.