sıradan bulduğum olaydır. muhtemelen adam semih sentürkün hırvatistana attıgı gol diye arattı ve ulu sözlüğe geldi. ve entryden yararlandın. sözlüğün amacıda buydu zaten.
yapılışını bizzat gördüğüm kektir. 1 yıl önce o kekten günde 24.000 adet üretiliyordu. o kekin uzun süre bozulmadan kalabilmesi içinde at yağı ve tavuk derisi kullanılır. ama tadı fena değil.
en büyük ruhsal sıkıntımdan bahsetmek istiyorum. şiddet eğilimi. fakat farklı bir durum var yumuşak şeylere. yada böyle farklı dokulara. birde canlı olursa. bir kaç örnekle anlatayım. mesela şuan yanımda duran akvaryumun içindeki balıkları sıkarak öldürmek istiyorum. ve sonunda vicdan yapacagımı bilmesem dakka düşünmeden yaparım. sadece istiyorum! yani anlam veremediğim şekilde.. o balığı avcumun icinde sıkıp o hissi hastalıklıca yaşamak istiyorum. beni daha fazla zorlayan durumlarda var mesela bir bayanın göğüsleri. sapık yada sapkın değilim.. sadece o göğüsü böyle sıkmak istiyorum. hatta ısırmak ! hemstırlarada büyük ilgim var! yani aktif olarak petshopa giden birisiyim defalarca elime alma fırsatı yakalım abi sıkmamak için kendimi zor tutuyorum. ve bu bana hayatım bir çok noktasında sorun yaratıyo. otobuste okulda dışarda insan birinin göğüsünü (cinsel amaç dışında ) neden sıkmak istesin! yaklasık bir 5 yıldır bu durum böyle. kendime hakim olamıcak derecelere geliyorum ve ortamdan uzaklasıyorum. nedenini arastırdım ama sıfır sonuç. neden bölye hissetiğime dair en ufak bir fikrim yok. yardım almayı düşünüyorum ama bu durumun büyümesinden korkularım var. ve param yok. bildiğiniz birşey varsa bi yeşillendirin.
Lokasyon: Ankara
Yaş:18-23
Meslek: öğrenci(ama zengin)
plus özellik: bel kuvvetli duvara çivileyebilir.
eksi özellik: trip & naz cekecek hali yok.
boş ev durumu: 7/24
ayrıca sohbetimde sağlamdır. birde 2 çift laf edebilcek bi insan olursa. hatta cağdaş kezbanlıktan sıyrılmış özgün düşüncelere sahip bir bayan olursa tadından yenmez.
açık ara sevgilisinin önünde dayak yemektir. yaşadım ordan biliyorum. hatta vites yükselterek devam ediyorum. sevgiline biri laf atınca ses çıkartamamak.(basıma gelmedi)
ben hayatımda ilk kez birinin gözlerine baktığımda, hangi gözüne bakacağıma karar veremiyorum. birine bakarken hemen ötekine de bakmak istiyorum, diğerinin hatrı kalmasın diyorum. sahi niye iki göze de aynı anda bakamıyoruz ki sanki.
gerçi tek gözüne bakarken bile aklımı kaybedecek gibi olduğum birinin iki gözüne aynı anda bakmak intihar olurdu herhalde.
sanıldığının aksine cebeci kampüsünde değildir. altındağ diye geçer fakat aslen mamaktadır. ankara hastanesine bitişiktir. kimse bilmez yerini. kız yoğunluklu bir fakültedir. hemşirelik ebelik gibi bölümleri içinde barırındırır. son olarak başka tercihiniz varsa orayı yapın derim.
Sayın sözlük bazen içimden gelenleri buraya dökmek istiyorum. o yüden böyle bir başlık altında toplama kararı aldım. zaman zaman girip yazıp çıkıcam. sözlük yazarları çok da umrumda değiller (bkz: canınız cehenneme) ama yorumlarada açığım.
ilk olarak en büyük ruhsal sıkıntımdan bahsetmek istiyorum. şiddet eğilimi. fakat farklı bir durum var yumuşak şeylere. yada böyle farklı dokulara. birde canlı olursa. bir kaç örnekle anlatayım. mesela şuan yanımda duran akvaryumun içindeki balıkları sıkarak öldürmek istiyorum. ve sonunda vicdan yapacagımı bilmesem dakka düşünmeden yaparım. sadece istiyorum! yani anlam veremediğim şekilde.. o balığı avcumun icinde sıkıp o hissi hastalıklıca yaşamak istiyorum. beni daha fazla zorlayan durumlarda var mesela bir bayanın göğüsleri. sapık yada sapkın değilim.. sadece o göğüsü böyle sıkmak istiyorum. hatta ısırmak ! hemstırlarada büyük ilgim var! yani aktif olarak petshopa giden birisiyim defalarca elime alma fırsatı yakalım abi sıkmamak için kendimi zor tutuyorum. ve bu bana hayatım bir çok noktasında sorun yaratıyo. otobuste okulda dışarda insan birinin göğüsünü (cinsel amaç dışında ) neden sıkmak istesin! yaklasık bir 5 yıldır bu durum böyle. kendime hakim olamıcak derecelere geliyorum ve ortamdan uzaklasıyorum. nedenini arastırdım ama sıfır sonuç. neden bölye hissetiğime dair en ufak bir fikrim yok. yardım almayı düşünüyorum ama bu durumun büyümesinden korkularım var. ve param yok. bildiğiniz birşey varsa bi yeşillendirin.
dota 2'nin çıkmasına rağmen bırakamadığım oyun. biri bana dotayı anlat dediğinde ona futbol ve satranç'ın karışımı olduğu söylüyorum. bir oyun bu kadar şey barındırabilir için. yetenek, tecrübe, taktik, strateji, takım oyunu(olmazsa olmaz), ön görü, liderlik, destek, paylaşma, kriz yönetimi, oyunun içinde herşey var! ve beni saatlerde bilgisayara bağlayan bir oyundur. millyonlarca kombinasyon içerir ve buda oyundan asla sıkılmamanızı sağlar. weplada olan varsa mesajla ulassın bana akalım..
Herkesin günlük yaşamda yaptığı sapkın hatta sapıkça anlam veremediği ama haz duyduğu bir başkası görse şaşıracağı hatta şok olacağı hatta ve hatta tiksineceği hareketler vardır. Benimkilerden biri:
Tam işemeye başlarken sifonu çekmek, akabinde kim önce bitirecek diye sifonla yarışmak.
iki ırkta ''istisna kardeşlerimi ayrı tutarak söylüyorum'' ekmek yediği devletine isyan eden topluluklardır. Dikkat edilmelidir. Çok yal verilmemelidir.
