survıvorda efecanın eleneceği gün. gönüllüleri destekleyen izleyiciler için çok acı bir tarih olacak çünkü takımın en güçlüsü elenmiş olacak. ünlüler ise bu konseyden sonra iyice güç kazanıp kalan oyunları rahat oynayacaklar.
ne bekliyorduk ki? şehitlerimizi anmak mı? teröre lanet etmek mi?
evet ediyoruz. facebookta beğeni kazanmak için yapıyoruz bir şeyler.
ister inanın ister inanmayın ama bizde kalmadı vicdan.
türkiye'de survivorın bitecek olmasına, sayısız şehidimizden daha çok üzülecek milyonlarca insan var. daha da bir şey beklemem bu halktan ben.
allah vatanı hainlerden korusun yeter. gelişmek falan fazla bize.
mesut yar'ın sunuculuğunda kanal d'ye transferinden sonra ilk bölümü an itibariyle yayınlanan program.
konuklardan okan bayülgen ve mehmet ali erbil şarkı arasından istifade ederek bir anda kayboldular.
yüksek ihtimal sigara molasına gittiler.ilginç insanlar.
mükemmel oyunculuklara, harika diyaloglara ve yine bir adet (bkz: samuel l. jackson)'a sahip kanın gövdeyi götürdüğü film. tarantino bu eserinde kışın western çekerim, kendi klasiklerimi yine bozmam diyor.
her gün düzenli olarak ankaranın en güvenli(!) yerine insanların yoğun olduğu saatte çık. eğer yaradana inancın varsa yakın bir zamanda intihar etmeden günahsız bir şekilde hakka kavuşmuş olursun.
tabiri ve tanımı olmayan katliam. ciğerimiz yandı diyeceğiz ama ekranımızı karartmaktan başka bir şey yapamayacağız. sebep olanlar da cezalandırılmayacak aksine bizim sesimizi susturacaklar. hatta onlar bizi cezalandıracaklar. sıra bize de gelecek diyeceğiz ama zaten sıra bizde. ölen her masum aslında biziz. bunun farkına varmak için insan olmak yeterli. bir an önce ateş düştüğü yeri yakar mantığından kurtulup gerçekten elle tutulur somut eylemler yapmalı, sorumlular karşısında bir olmalıyız. bu eylemler meme açmak dükkan yakmak değil, birlik ve beraberliği hissettirmektir.
yılın en iyi filmi oscarının bu seneki kazananı. ne kurgusu çok güzel ne de akıcılığı. bu filme oscarı konusu ve bu konuyu tüm gerçekçilikleriyle belgesel havası veren ekibi kazandırmıştır. ayrıca karekterlerin iç dünyalarıda çok fazla yansıtılmadan konu izleyiciye olumlu anlamda iyice yedirilmiştir.
rakiplerinden en güçlü aday the revenant'ı da izledim ve bence oscarı kesinlikle bu film hakediyor.
edit: ayrıca sinemanın 's' sinden anlamayan andavallar için şuna değinmek istiyorum. ben burada the revenanttan daha çok hakediyor oscarı dedim diye eksileyeceksiniz ve ben de haklı çıktığım için sevineceğim. ama bilin ki ben de the revenantı çok beğendim. hatta bu filmden daha çok beğendim. ama haketmiyor kardeşim. biz beğendik diye en iyi film olmuyor ve çokta güzel oluyor. film yapısı olarak güzel diye almıyor bu ödülü. zaten öyle olsaydı biz seçerdik ödül verilecek filmleri. IMDb değil orası.
(bkz: ziraat türkiye kupası) nın sahibi olacak ayrı bir takım.aynı zamanda avrupa liginde çeyrek final oynayıp,ligin bitimine kadar şampiyonluk yarışından kopmayacak kadar iyi olan kulübedir.
kalitesine göre hesaplı kulaklık üreten marka.dışarıdan ses almaması ve dışarıya ses vermemesi dışında kulağa cuk oturup rahat ettirmesi altı aylık kullanım sonundaki artıları.
Bir kadın herhangi bir şekilde hoşuma gidince ilk yaptığım iş ondan kaçmak olurdu.
Hiçbir şey beni, hakkımdaki bir kanaati düzeltmek mecburiyeti kadar korkutmazdı.
tanım: onlarca tesbitiyle beni ve benim gibi sıradan(!) binlerce insanı mest eden (bkz: sabahattin ali) şaheseri. bu kitabı okuyup etkilenmiyorsanız sıradan değilsiniz. ve (bkz: raif efendi) gibi sıradan değilseniz yazık size.
(bkz: dışavurumcu) bir ressam. (bkz: çığlık) adlı eseri 119.5 milyon dolara satılmış ve açık artırma ile satılan en pahalı eser olarak tarihe geçmiştir.
'clockwork' kelimesinin buradaki tam karşılığı otomatik değil mekaniktir.saatin mekanik işleyişi gibi.
'orange' kelimesinde ise kasıt portakal değil insandır.şöyle ki;orangutan, ormanda yaşayan insan demekmiş.
cebimdeki son 310 lirayı karşılıklı gole gömdüğüm, akşamında sevgilimi (bkz: nusr-et)'e götüreceğim maç.
22 saat sonra gelen edit: itiraf ediyorum.cebimde ne 310 liram vardı (bkz: küsüratlı atayım da inandırıcı olsun), ne de 14 şubat'ı beraber geçireceğim bir sevgilim. kendime hayrım yok bari aramızdaki zengin ve (bkz: başı bağlı) arkadaşlara yol vereyim dedim.
lokumuyla meşhur (bkz: afyonkarahisar)'ın, mermeri ile meşhur (bkz: iscehisar) ilçesine bağlı, peribacalarıyla meşhur belde.
kime ve neye göre meşhur bilmem ama ne geleni var ne gideni bu beldenin! tabi yerlileri dışında.
kasabanın en büyük şanssızlığı (bkz: kapadokya) gibi bir yerin var olması,en büyük şansı ise beldenin göleti ile bahsi geçen peribacalarının yanından geçecek olan (bkz: ankara izmir hızlı tren hattı).yapımının 3-5 yıl içerisinde bitmesi planlanan bu hat sayesinde umuyorum ki popüleritesi artacaktır kasabanın.
ayrıca kasaba merkezinde (bkz: hasan-ı basri hazretleri)'nin türbesi bulunmaktadır ve kasabanın (bkz: tekkeşin) adlı köklü aileleri tarafından haftalık nöbet değişimi ile türbe ziyaretçileri kabul edilir.
eğer ki yolunuz düşerse bu şirin anadolu kasabasına ve bu yazıyı okuyorsanız, bendeniz çoban kardeşinize ulaşın. (bkz: çay çorba çıkar)
