insan olduğundan utandığın anlardan biridir. biri seninle ya da başka bi muhabbetle ilgili bişey söyledi, halbuki sen ondan daha iyi biliyorsun muhabbeti ve lafını hazırlamışsın, tam sokacakken o lafı konuşamadın*** diyelim... orada g*t olan sen oldun mu.* halini düşün, yapcak bişey yok. sonrası zaten ortamı terketmeye kadar giden bi durum... **
bana kendini anlatma! giderken acın da sevincin kadar büyükse büyüksündür. giderken geride bıraktığındır mirasın. seni, sen değil arkanda kalan anlatır. küsüp barıştığın, didiştiğin, aynı havayı paylaştığın anlatır. giderken kumsalda bıraktığın izdir senden kalan, arkandan akan bir damla yaş varsa işte odur hatıran. sorularımın soru işaretlerini zincir yaptım, verilen sözlerin dağına tırmanıyorum. bu kadar kolay mıydı diyorum kendime, zoru içimde büyüttüğümden olsa gerek. ben ağlıyorum kendimi, gözlerimden düşüyorum ve defalarca ölüyorum her soluk alıp verişte. kalbim öteki yarısından ayrılmış kör sokaklarda eşini arıyor. mantığım gayretime gülüyor ve içim kendime güvenemiyor artık!
sevmek ne güzel! ne acı sevdiğin sevmiyorsa...
x diyen y kişi bulabilirim muhabbetini bilmeyen var mı? -yok. güzel o zaman devam edelim. facebookta hergün* anasayfanıza baktığınızda denk gelmişsinizdir siz de ve sıkılıp davet gönderenleri engellediğiniz olmuştur. ama hep içimde kaldı, lan acaba ne olacak bir milyon olunca diye düşündüm durdum.** geçenlerde katıldım öyle bi gruba merağımı gidermek için, gözlemlemeye başladım sonra. insan evladını şaşırtacak derecede üye artışı gördüm 3 günde. nihayet sonunda 1 milyona ulaştık 6. günde. grup kurucusuna msj attım;
-1 milyon kişi olduk peki şimdi napcaz?
aldığım cevap tahmin edilen cinstendi.
-haydi şimdi 2 milyona kasalım gücümüzü görsünler...
ulan ne kasması, hayır bunun için nasıl kasılır çözemedim. kastık bi şekilde diyelim gücümüzü kime göstercez ya da nasıl göstercez. toplanmış 2 milyon kişi kavgaya gideceğiz sanki.* velhasıl kelam dostlarım, konu test edildi onaylandı. engellemeye devam.**
Kürtçe ortak bir tıp literatürü oluşturmak amacıyla değişik ülkelerden yüzlerce Kürt doktorun bir araya geldiği Mezopotamya Tıp Günleri'nde konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, "dilimiz dermanımız olsun" diyerek hizmette Kürtçe iletişimin önemine dikkat çekti....
ilaç firmalarına da seslenen Baydemir, "Kürtçe prospektüsler, kendi dilinde hastalığını öğrenemeyen yurttaşlar için yol gösterici olacaktır" dedi.
yorum: prospektüs türkçe eyvallah ama hangi insan evladı prospektüsten bi bok anlamış sorarım. düşüncesi güzel* kürtçesi de olsun, araplar için arapçası da. amacı elbette siyasi bişey ama gel gör ki işin komik tarafından bakıyor insan.
arkadaşa vermeden önce o arkadaşı uyarmak gerekiyormuş "bunlar şarjlı" diye. yoksa henüz altı ayını bile doldurmayan taş gibi duracell piller çöpe gidebilirmiş.