başlangıçtaki amacından çoktan sapılmıştır.şu anda birileri sevinç naraları atmaktadır.ideolojik olmasıda zor adama sorarlar hangi ideoloji diye.apo posteri açanınmı. yoksa chpli siyasilerin yapamadığı muhalefeti yapmaya çalışan gençlerinmi yoksa gerçekten akp nin şımarıklığından bıkanlarınmı.
ne kadar yanlış tanıyorsunuz akp kadınlarını.onlar eve kapatılmıyor kocalarının ihalelerden avm lerden kazandığı paralarla alınan lüks jipleriyle geziyor.ev işlerinide yabancı uyruklu çalışanları yapıyor.herkesi kendiniz gibimi sandınız.
son dönem karadeniz türkülerini kazım koyuncu tadında yorumlayan grup karmate.
e kız koynunda ölsem de
kefen de istemezdum
3 gün sarilup yatsam
sağdan sola dönmezdum...
kılla tüyle bu kadar fazla uğraşmayın onlar küçük işler hele bu devirde bu konularda tavsiye aldığınız için kendinizden utanın. çok gecikmeden anne olun dünyada hiçbir paranın ve hiç bir sevgilinin size tattıramıyacağı en güzel mutluluktur annelik.
yıllardır toplanan deprem vergileri dolaylı olarak aktarılıyor diye düşünüyorum. bugün hatrı sayılır bağış yapabilen birçok yeni zengin babadan kalma şirketleri devralmadı yıllardır toplanan özel tüketim vergileri onların cebine aktarıldı bugünde bi zahmet bağış yapsınlar.
oradaki insanlar kendileri ile barışık değillerki toplumsal barış olsun. onyedi ağustos depreminde ölüm yıkım vandakinden misli misli fazla iken hiç kimse yardım kapmak için kadınları ihtiyar amcaları tartaklamıyordu ama şimdi öylemi kimin gücü kime yeterse.o yüzden çok iyimser bakamıyorum.
ak parti bizi hep yeniyor diye değilde neden hep yeniyo biz nerde yanlış yapıyoruz diye düşünse doğruyu bulacak amaaaa. kendi içlerinde birbirinin ayıbını açmaktan fırsatları olmuyorki. oysa yüce dinimiz ne diyor müslüman kardeşinin ayıplarını örtün açmayın.ama pardon böyle şeylere biz yobazlar inanıyorduk dimi.ee hadi ağlamaya devam o zaman.
sözlükteki insanları ne kadar tanıdığını sormak gerekir önce.ha eğer ak partili olan herkese yobaz diyebiliyorsa birileri ona sadece gülünür kahkaha ile ciddiye alıp cevap vermek insanın kendine olan saygısını zedeler.
kılıçdaroğlu partisine gerçekten değer veriyorsa 12 haziranı beklemeye gerek yok şimdi atlamalı. chp kılıçdaroğlu na gümüş tepside sunuldu, baykal ın kaset olayı, baykal a kök söktüren mustafa sarıgül ün tam parti kurmak üzereyken nasıl bir ilahi güç tarafından korkutulduysa bir anda kılıçdaroğlu tarafına geçmesi. bunların hepsi zahmet çekmeden sunuldu ama sonuç ne oldu. mücadele vermeden şimdiki olduğu yere gelen sayın kılıçdaroğlu aynı şekilde iktidarında kendisine sunulmasını bekliyor. yazık diyorum yıllarca dişi tırnağı ile o partiye emek veren insanlara yazık. bunu hak etmediler ne onlar nede türkiyenin en köklü partisi chp bunu hak etmedi.
yüksek ihtimal seçime girmeden bile bölünür.ve bu bölünmeler sürdükçe karşısında ciddi bir muhalefet bulamayan iktidar partisinin ekmeğinede yağ sürülmüş olur.
akıllı kadın taktiğidir güvenilmeyen kadın olmak. sahip oldukları kadın güvenilir olduğunda bütün erkekler aldatır.ama böyle bir kadınla olan erkeğin bütün derdi boynuz yememektir velhasıl aldatmak aklına bile gelmez.
evdeki egemen güç behzat ç saatinde başka birşey izlediği için, gece saat ikide başlayan tekrarını hiç usanmadan bekleyip saat dört civarında yatıyorum.bunu başka hiçbir film veya dizi için yapmadım yapmam. ellerine emeklerine sağlık.
merhametten maraz doğmaz. maraz merhamet edilen insanın insan olamamasından doğar. eğer böyle düşünüp ne merhameti diye vazgeçersek ne kaldı o zaman geriye.
pazar sabahları küçük ev ardından kovboy filmi izlemek.bunlar güzel tarafları. birde işin diğer tarafı var ki aman aman. düşünün henüz ilkokul ikinci sınıftasınız askeri yönetimin etkisi ile okulda öğretmen size soruyor evde anne babanız kitap okuyor mu diye ve bu kitapların ne kitabı olduğunu anne babamıza çaktırmadan en azından kitabın ismini öğrenmemiz isteniyordu. küçücük çocukları farkında olmadan ailesine karşı ajan olarak kullanma çabalarıydı bunlar. neyseki geçti gitti.
onun çağ kapatıp çağ açtığı yaşta olup hala kendi emeğiyle beş kuruş bile kazanmamış ana baba parasıyla okumaya çalışan okumak dediğide sadece ezberden ibaret olan bunu bile dershane özel hoca gibi desteklerle ite kaka yapmaya çalışan, yaptığı tek şey oturduğu yerden ahkam kesmek olan günümüz gençliğinin acınası durumunu anlatan başlıktır.