Bazıları kuranı okumadan, etrafındaki işid ve adnan oktar gibi kişilerin yaşadıkları dinlere ve bunlar arasındaki tutarsızlıklara bakarak dinden çıkmıştır.
Aynen dediğin gibi, kuran'ı herkes başka başka anlar. Kimi doğru anlar kimi yanlış. Doğru anlayanlar bile kendi içinde farklı anlar.
Hatta kuran öyle mucizevi bir kitaptır ki, her okuduğunda farklı bir doğruyu anlayabilirsin aynı cümleden.
Çok doğrudur. alman edasıyla her entryyi kurallara uymuyor diye silen modların bulunduğu yer nasıl eğlenceli olabilir. Biz burda ana britannica mı yazıyoruz.
Gerçi acele bi tanıma ihtiyacım olunca oraya bakıyorum, o ayrı.
Başlığı açanın kendini düzelten bir entry görünce kendi yazdığını silip, onun altına birşeyler yazdığı, başlığı açan bilgisinin görülmediğini sandığı, ama en önemlisi anlatım bozukluğu içeren bir başlıktır.
Edit: yazar burada şu anda birinci sırada bulunan uzun entryden bahsetmiyor. Zaten anlayabileceğiniz gibi uzun uzun birşeyler yazamayacak kişiler yapar bunları.
Okullarımızdaki türkçe dersinin amaçlarından birisi öğrenciye okuduğunu anlamak Becerisinin kazandırılmasıdır.
E sen türkçe dediğin kuran içine içine birsürü arapça kelimeyi sokarsan, aslına uygun olsun diye arapça cümle yapısıyla çevirirsen, yaptığın çevirilerde aklını mantığını kullanmayıp yüz yıllar öncesinde anlama yoksunluğu çeken birkaç alimin düşüncelerinden çıkmazsan... Tabi insanlar anlayamaz.
Benim de başıma gelmişti. Lisede diyanetin eski bir çevirisinden okumaya başladığım kuran'ı bakara'nın yarısında bırakıp, "bu allah ne demek istediğini anlatamıyor [haşa]" diye salakça bir düşünceye kapılmıştım.
Siz kuran'ı anlayabileceğiniz bir çeviriden okuyun. Buna rağmen anlayamadığınız, aklınıza yatmayan şeyler olur. Bunları anlayabilmeyi allah'tan isteyin. (bkz: dua)
Sözlüğe kullanıcı girişi yapmadan girdiğinizde görebileceğiniz hristiyanlık reklamlarına pas atarlar.
Yani önce islamdan soğursunuz, sona çıkan reklamı görürsünüz. içinizdeki inanç ihtiyacını gıdıklayan bu reklamlara tıklayıp, hristiyanlığa yaklaşırsınız.
"Aman tanrım ne kadar modern..."
Modernlik hangi dinde olduğunda değil arkadaşım, senin davranışlarında, düşüncelerinde. Bırak o alimlerin dediklerini, allah'ın sözlerini oku!
Ayrıca kendi dinini reklamla "pazarlamak" (dikkat edin allah'ın dininin güzelliğini göstermek demiyorum, bu inanan her insanın boynunun borcudur) ne kadar da aşağılık bir hareket. Hele bi de bunu "alternatif" olduğunu düşündüklerini kötüleyerek yapmak... Allah onları affetsin.
D vitamini içeren bu destek bağışıklık sistemini güçlendirmek açısından c vitaminin alternatifi olabilir.
Aralarındaki fark d vitamini içeren destekleri 3 ayda bir yani hastalığın h si yokken almak gerekirken, c vitamini içeren destek ve kivi gibi meyveleri hasta olacağınızı hissetmenizle beraber almanız yeterli olacaktır.
Edit: yukarıda anlattığım kullanım şekli farklılığının nedeni c vitamini ile d vitamini arasındaki etki mekanizması farklılığıdır. Dolayısıyla bu kullanım farklılığının belirtilmesi bunların birbirinin "birincil" alternatifi olmadığı bilgisini kendi içinde barındırır. Buradaki entryleri anlamakta sıkıntı çekenlerin koca koca tıp kitaplarıyla uğraşmaları ne kadar üzücü. Allah kolaylık versin.
Ayrıca c vitamini, b 12 vitamini ve multivitaminleri leblebi şeker gibi alınmasını öneren ortodoks tıp, d vitamini içeren desteklerin alınmasını asla önermez.
Çünkü bu destekler diğerlerine göre çok daha ucuz ve çok daha etkilidir. ortodoks tıpIn yegane amacı daha fazla para kazanmak olduğu için neden bunu önersinler, kötülemek daha karlıdır.
insan sağlığı üzerinden kar yapmak etik dışıdır, hipokrat'In kemiklerini sızlatır.
kemik erimesinin nedeni olan d vitamini eksikliği tedavisinde kullanılır. Ayrıca c vitaminine kıyasla taş yapma ihtimali yoktur, çünkü 3 ayda bir alınan 1-2 gramlık doz, bırakın taş yapmayı, boğazdan inerken emilmeye başlar. Kardiyak yani kalple ilgili bozukluk yaratması konusunda ise hiç bir makale görmedim. Ayrıca hakkında makale pek yazılmaz çünkü ucuz bir tedavidir.
islamcılık ya da diğer adıyla dincilik Allah'ın dinini kendi dünyevi (siyasi) çıkarları için kullanmak anlamında etik açıdan kabul edilemez bir durumdur. O adam namaz kılsa ne olur, kılmasa ne olur. Emin ol ki kıldığı namaz da gösteriş içindir.
Ancak burada kastedilen "namaz kılmadığı halde müslümanlık taslayan..." ise, işte orada kimse kimseyi yargılayamaz!
Ne namaz kılanlar gördüm allah korkusu olmayan... (bkz: atasözü coverı)
"Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur’an’a) sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz de O, kalplerinizi birleştirmişti. işte O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler olmuştunuz. Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. işte Allah size âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki doğru yola eresiniz."
Ayetine aykırı davranmaktan allah'a sığınmalarını dilediğim kişilerin içinde bulunduğu bir sorun.