aslında fikirsizliğinin bile farkında olmayan kişidir. bir şeyleri ilerletmek için karşıt fikirler çarpışabilir , eyvallah iyidir de bu ; ama birikimsiz , kulaktan duyma bilgilerle harmanlanmış gereksiz insanlarla neyi tartışacaksın ki ?
anadolu'ya özgü bazı şeylerin kendini göstereceği olasılıklardır.
biraz zorlarsak misal atın kılını hasat etmek yerine sütünü alabilirdik. kımız hesabı. ayrıca hükümet bazı ürünlere kota koyar dilediğimiz kadar ekemezdik.
yerli üretim gittikçe düşer bir şekilde en temel ürünlerde bile dışa bağımlı olurduk heralde.
insanı mutluluğa götürme ihtimali olan eylem. zira insanoğlu en'leri sever , en'siz yapamaz. ama ben uygun bulmuyorum. gerçi insan taklit ede ede kendi özünü bulur ama aşk dediğin sanat değil ki ?
içinde bulunduğumuz küçük zaman diliminde - takriben 10 yıllık- oldukça sükse yapmış özgüvendir. ziller bülo için çalmaktadır. ama devir değişebilir. ne yapsak doğru, bize karşı olanlar düşman , halkımızı çok seviyoruz bakın tv karşısında ağlıyoruz ayakları - ki el altından halka karşı her türlü zorbalık ve baskı- ... neyse efenim..
türkiye'mizde bolca gerçekleşen olay. hemen hemen her türlü ortam , iş vs. gibi yerde bir ton berbat durum var . biz bu durumları iyileştirmek yerine başımızdaki belaları karşılaştırıyoruz.
- efenim hede hödeler 1000 lira maaş alıyormuş hala bıdı bıdı ediyorlar. burda 500 liraya çalışan adam var. nankör bunlar.
-efenim aynı hedeler x gün tatil yapıyormuş biz y gün çalışıyoruz. sizi gidi tembeller.
-efenim devlet bunların bi yerlerine 10 cm sokuyormuş , tüü utanmazlar konuşuyor musunuz hala ? bize 20 cm sokuyor...
bu kafa yanlış kafa. böyle olmaz. içinde bulunduğuz boktanlığı karşılaştırıp boka az batanı suçlarsanız eğer , topyekün o bokun içinde batarsınız. onların bunların ne aldığı değil bizim ne almadığımız önemli.
sen aldığın maaşı , içinde bulunduğun durumu protesto eden memurlara bakıp '' bak hele bugün kaytarıyor ibneler'' şeklinde konuşursan eğer senden cacık bile yapılmaz sevgili kardeşim.
kötü durumu eleştirmek yerine herkesin daha beter durum içinde kaybolmasını istersen ne diyeyim, bir şey demeyeyim.
her koyun kendi bacağından asılmaz.
öğrenilmiş çaresizliği aşıp insana insan gibi değer veren, insanlık onurunun korunduğu bir dünyayı mümkün kılana kadar ter akıtmazsanız , o ter başka yerinizde bolca akar.
ahlak sadece allah inancı ile olur (1)
ateistler allaha inanmazlar (2)
o zaman ateistler ahlaksızdır. hmm. bu önerme doğrudur. ama Piaget'e göre ahlak öncesi dönemde olduğunuz çocukluk evresindeyseniz. ne kkadar da ironik yahu.
ha çocuk değilseniz. işte o vakit iş daha çetrefillidir. sizin için yapacak bir şey yok.
dünyayı çözmüşsünüz deyip diplomayı vermek için büyük ahlaklı insan sayın erdoğan'ı kürsüye davet ediyoruz.
insanlığa kitlesel ölümü getirme olasılığı olan dünyadır. oysa içinde yaşadığımız dünya adaletsizdir. haksızlık , eşitsizlik ve yüzlerce boktan şey içinde yüzüyoruz ne güzel. bu pisliklerle uğraşalım derken hayat gelip geçiyor. dünyanın adaletli olması mı ? ne de tekdüze olurdu. her şeyin yerli yerinde olduğu , olması gereken her şeyin sırayla olduğu bir cehennem. yok yok gerek yok. yoksa var mı?
israilli bir şarkıcı. böyle ispanyol havası var. aşık oldum kendisine. kendisi hakkındaki araştırmalarım devam etmekte. albümü de mevcut nette. ama indirmeyin korsan çok ayıp.
''ihtiyar adam geldi '' cümlesindeki adam kelimesi düşünce ''ihtiyar geldi'' oluyor ve de bu ihtiyar adlaşmış sıfat oluyordu ya , adlaşmış sıfat fiil de aynı mantıkla yapılır.
misal :
'' gelen, gideni aratır'' cümlesi '' gelen insan giden insanı aratır'' şeklinde olsaydı gelen ve giden sözcükleri sıfat fiil idi ama bu şekliyle adlaşmış sıfat fiil olmuşlardır.
''minareyi çalan kılıfını hazırlar'', '' söylediklerimi dinle'' vs. gibi örnekler de verilebilir. sorularda dikkat edilmesi gerekilen olay da şudur: aşağıdaki sıfat fiillerden hangisi sıfat görevinde değildir ? gibi bir soru gelirse cevabı adlaşmış sıfat-fiildir.
aslında '' öğrencisinin önlüğüne koli bandı ile ihtiyaç listesi yapıştıran öğretmen'' olan başlık.
tamam kabul öğrencisini bu şekilde küçük düşüren insana öğretmen demek ne kadar doğrudur. valilikler , il milli eğitim müdürleri falan da soruşturma açıyor. ama benim üzerinde duracağım nokta bu değil bu vali veya il milli eğitim müdürü öğretmenlik mesleğini dilenciliğe dönüştürürken neredeler ? böyle talihsiz olaylar yaşanması mı gerek her zaman.
öğretmen ne kadar suçluysa milli eğitim bakanlığı , valilik de onun 10 katı kadar suçludur. günlük 150 trilyon faiz ödediğimiz bir ülkede eğitim yuvalarına yatırım yapmayan hükümetler utansın.
öncelikle ilk kural okunuşta türkçe'de ünsüz harflerin sonuna -e ünlüsü getirilir. kısaltmalarda ona göre okunmalıdır.
misal :
TDK '' te de ka'' TSK '' te se ka '' , SSK '' se se ka '' gibi okunmalar var. bunlar kurala göre yanlıştır. ama halk arasında bu şekilde kalıplaşmışlardır.
ama gelin görün ki bugün ösym başkanı bile yaptığı konuşmalarda bu şekilde kullanım yapıyor.
misal:
KPSS : ''ka pe se se ''
kurala göre bu da yanlış. sınavı yapan hatalı kullanırken sınava girenden bunları yapması bekleniyor.
pkk olayı da bu şekilde hatalıdır. ama ironik biraz bu işler neyse.
--spoiler--
TARiKATIN iSTiHBARAT KAYNAĞI KiM?
Açık Öğretim Fakültesi dışında 631 bin öğrencinin üniversiteye yerleştiğini Yurtkur un toplam yurt kapasitesinin ise 214 bin civarında olduğunu anımsatan ince,Devletin kurumunun yurt kapasitesinin yetersiz olduğu ve başvuruları bile almakta aciz kaldığı gerçeğine rağmen, ülkemizi karanlığa götürmek isteyen bazı kurumlar üniversiteyi kazanan öğrencilerimizin iletişim bilgilerini ele geçirip onlarla iletişim kurmanın yollarını arıyorlar. Adeta devlet uyurken, birileri organize bir şekilde çalışmaktadır.
Yerleştirme sonuçlarının 12 Ağustos 2009 tarihinde saat 09:30da açıklanmasından 1.5 saat sonra aranan bir öğrenciye bir cemaat tarafından ev veya yurt imkanı sağlanacağı söylenmiştir. Bu şekilde özellikle bir cemaat tarafından binlerce öğrencinin arandığını biliyoruz. Bu durumdan şikâyetler alıyoruz. Bu öğrencilerin iletişim bilgileri kimler tarafından tarikat ve cemaatlere verilmektedir? Bu kişiler bu öğrencileri arama, ev ve yurt imkânı sağlama vaadiyle kandırma cesaretini kimden almaktadır, diye konuştu.
--spoiler--
madrugada'nın aynı isimli albümünden güzel bir akustik şarkı. albüm genel itibariyle hoştur. alternatif rök tadında. sözlerini yazalım da tam olsun :
You don't know where you going
and you don't know where you've been
There's a billion lights of shining
and you're somewhere in between
look away look away
look away Lucifer
look away look away
ooh look away Lucifer now
You greet me as a brother
as you come in from the street
there's a reason you have come here
there's a reason that we meet
look away look away
look away Lucifer
look away look away
ooh look away Lucifer now
You come looking for a handdown
And you said that you're alright
But I can see that you're inslaved
among the legions of the night
look away look away
look away Lucifer
look away look away
ooh look away Lucifer now
You look over my shoulder
and a tear comes to your eye
then you thank me for the money
and you kindly say goodbye
look away look away
look away Lucifer
look away look away
ooh look away Lucifer now
It's a selfplaying piano
and it's so hard to stay afloat
If you wanna make a living here
you're gonna need a bigger boat
look away look away
look away Lucifer
look away look away
ooh look away Lucifer now
Now I have tried to help you
and I hold this to be true
But I can't just be breathing
out of sympathy for you
that's a hard one to be hearing and
it's hard on me to say it
but it was you who entered in this game
and now you alone must play it
Yeah that's a hard one to be hearing and
it's hard on me to say it
but it was you who entered in this game
and now you alone must play it
You still walk among the living
but there's a place you rather be
With a shepards of ?arcadia?
and your home across the sea
ağustos atamasını yalan eden atamadır. atamasaydınız bari. bu kadar geç atayıp 15 inde verilen maaaşı kurtardınız büyük başarı helal olsun. üç kere yazıklar olsun.
anadolu ajansının geçtiği haber :
--spoiler--
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 10 bini sözleşmeli, 5 bini kadrolu toplam 15 bin öğretmen ataması yapacak.
Bakanlık atamalar için 26 Ağustos 2009 tarihinde sonuçlanacak öğretmenlerin özür grubuna göre yer değiştirme sonuçlarını bekliyor.
Buna göre bakanlık, illerden 31 Ağustos-4 Eylül 2009 tarihleri arasında yer değiştirme sonuçlarına göre boşalan kontenjanları kurum ve alan bazında isteyecek. Buna göre atanacak öğretmenlerin hangi branşlarda olacağı belirlenecek.
MEB, 10 bin sözleşmeli ve 5 bin kadrolu öğretmenin ataması için başvuruları 4-14 Eylül 2009 tarihleri arasında almayı, atamaları da 15 Eylül 2009 tarihinde yapmayı planlıyor.
avustralya'lı eğlenceli bir grup. bugün keşfettiğim için sonradan editlemek isterim bu entatiyi. tür olarak '' Indie, Rock, Ska, Jazz ,Reggae ,Alternative'' olarak söyleniyor.