gereksiz bir atarlanmadır. eli dursa, ayağı durmuyor, ayağı dursa, eli durmuyor. hepsi dursa bu sefer de başı durmuyor herifin. götü başı ayrı oynayan bir varlığa bu yapılan saçma. direkt kafayı koymalı. evet.
mantık dışı bir harekettir. her boku da mantığa bağlamamız da ayrı bir saçmalık da, bu konuyu bunun dışında tutabiliriz.
şimdi bu eylemi yapan kişinin gayesi; ''bakın bunlar yeni fotoğrafım.'' dır. buraya kadar tamam. fakat adının neden ''yeni'' olduğu konusunda net bir bilgi yok. yani sen o fotoğrafı yükledin ve biz o fotoğrafı görüp, ''eski lan bu, eski. yalancı seni! çabuk sil bunu.''' mu dedik?
yani demek istediğim, fotoğrafını gören kişilere neden salak muamelesi yapıyorsun? vallaha bak, sen fotoğraf yükleyince biz onun yeni olduğunu anlayabiliriz. yapabiliriz bunu. evet.
kederli, dertli olduğu her halinden belli olan insanı görünce yapılan eylem. yastan ayakta duracak hali olmadığı her halinden bellidir. merhamet kokar.
çoğu zaman minibüsler öylesine doludur ve siz de öylesine kör bir noktada durursunuz ki, ''buradan çıksa çıksa, ölüm çıkar'' düşüncesinin sonucu olarak bu eylemi aklınızdan geçirebilirsiniz.
sınava son gün çalışan öğrenciyle aynı mantığı yürütür. notları teslim edeceği son gün okur bütün kağıtları. sınava son gün çalışan öğrencinin büyümüş halidir.
kömürün torba torba değil de, tane tane, kilo olarak satıldığı zamanlarda, çocuk bünyemizle taşımaya çalıştığımız kavun ebatında kömürlerin sahibi tarafından, bizlere uygun gördüğü mükafattır.
sanırım başka bir mükafat, bu kadar kalıcı olamazdı diye düşünüyorum. o yorgunluğun ve terlemenin ardına, plastik bardağa doldurulmuş olan kolanın verdiği ferahlık, insanın büyüse bile içinden kaybolmayan bir ferahlık imiş.
özellikle farka gidilen zamanlarda başlayan süreçtir. arkadaşımız, sözüm ona, ''ehehe. olum var ya, ben seninle taşşak geçiyorum aslında'' izlenimi yaratmak ister. canım ya, çok tatlıdır. önce o beş golü nasıl çıkartması gerektiğini düşünmelidir.
