simdilik son
0 (düz adam)
on birinci nesil yazar 27 takipçi 484.34 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    radyo retro

    1.
  1. Yayın hayatına güzel bir başlangıç yapmış. içimizden insanların samimiyeti ve sıcaklığıyla hoş sohbetlere gark ettirmiş. Yeni mi yeni, güzel mi güzel bir radyodur efendim.

    Dinleyiniz.

    link: http://www.radyoretro.com/

    Facebook: https://www.facebook.com/radyoretro
    Twitter: https://twitter.com/radyo_retro
    Youtube: https://www.youtube.com/c/radyoretro
    Soundcloud: https://soundcloud.com/radyoretro
    instagram: https://www.instagram.com/radyoretro/
    2 ...
  2. fiziksel kusurlardan dolayı dışlanmak

    1.
  3. fiziksel kusur. dünyanın en acı gerçeği. hiç kimsenin kabullenemeyeceği en acı gerçek. kimse böyle doğmak istemediği gibi bu durumda olanlara da saygısı yok. sevgili vicdanımız fiziksel kusurlu bireyler ile ilgili bir video izlediğimizde ya da bir yazı okuduğumuzda harekete geçmeye başlıyor. bu durum ise kendimizi mükemmel hissettiğimiz en aşağılık yanımızdır. kendini normal hisseden empati yeteneğinden yoksun çürümüş beyinleriz hepimiz.

    neden bundan bahsediyorum?

    bu gün yaşadığım olay ve bana hissettirdikleri içimi 180° burktu.

    18:10 sularında işten çıktım. kafam insan sesinden yorulmuş. avm'den çıktığım gibi ev arkadaşımı aradım 2-3 dk telefonda konuşup bir ihtiyacı var diye sordum. telefonu kapadım. bir sigara yaktım. hem yürüyor hem de sağı solu keserek metroya doğru ilerliyorum. içerenköy carrefour 'u bilen bilir. avm'nin 3 katı büyüklüğünde bir otoparkı vardır. yürüyüş yolundan sigaramı içerek metro girişine geldim. girişin önünde bir sürü alışveriş arabası birikmiş. sigaram henüz bitmediği için metronun girişinde ki mermer çıkıntıya oturdum. hem sigarami içiyor hem etrafı kesiyorum. birden tam karşımda ki ağacın altında 5 güvercin gördüm. hızlı adımlarla etrafında daireler çizerek yerden birşeyler yiyorlar. içlerinden bir tanesi diğer 4 güvercinden 1 metre kadar uzak yerde yemleniyordu. lakin dikkatimi çekti ki diğerleri daireler çizerken o sakin sakin gaga darbeleri ile yemleniyordu, hareketsiz, ayakta ama çok yavaş. birden diğerlerinin yanına doğru yöneldi ve o zaman fark ettim ki sol ayağı sıkıntılı. sorunlu ayağının her adımında sola doğru düşüyor, kendini toparlayıp ayağa kalkıyor ve yine sol adımında düşüyor. diğerlerinin yanına ulaşana kadar sürdü bu durum. o arada sigaram bitti. güvercinlere dalmışım uzun bir kül birikmiş. son bir fırt daha çektim sigaradan ve yanıma attım izmariti. hemen bir sigara daha yaktım. derin bir nefes çektim sigaradan. kafamı kaldırıp kusurlu olan güvercini aradı gözlerim. onu fark etmek hiç o kadar zor olmamıştı. grubun efesi sayılan güvercin bu arkadaşımızı gagalayarak bölgesinden uzaklaştırıyordu. her gagaladığında güvercin sol tarafına düşüyor, kimi zaman kalkarken kanatlarından destek almaya çalışıyordu. sigaradan sağlam bir fırt daha çektim. nefesimi bıraktığımda birden alışveriş arabalarının yoğun sesinde kendime geldim. bu arada beni kendime getirdiği gibi diğer 4 güvercini de yerlerinden etti. arabaları toplamaya gelen avm görevlilerini teğet geçip üzerimden uçarak gittiler.

    kusurlu güvercinin uçamadığını düşündüm en başta. onu izlemeye devam ediyordum. uçup giden arkadaşlarını gördüğü gibi hemen onların bölgesine yöneldi. yalpalayarak zorla da olsa o bölgeye gelip biraz daha yemlendi. sigaraya baktım bitmek üzereydi. son kez sağlam bir fırt daha aldım sigaradan. bu arada görevlilerin işi bitmiş, bir alışveriş arabasını yan yatırarak uzerine oturmuşlar sigara molası veriyorlardı. güvercin ile arama oturmuşlar. görüş alanım kapanmış ve sigaramda bitmişti. bulunduğum yerden kalkıp metroya doğru yöneldim. ölü gibi yürüyordum . elim ayağım hareket etmek istemiyordu sanki. uzun bir süre kendime gelemedim. ilk tekel bayiinden 3 bira biraz fıstık ve bir paket sigara alıp eve geldim. ev arkadaşımla biraz konuşup odama geçtim. uzun bir süre hareketsiz yatağımda yattım. olay aklımdan çıkmıyordu.

    herkes kendini normal hissederken, fiziki yapısı veya psikolojisi farklı olan bireyleri o güvercin grubunun efesi olan güvercin gibi kendi alanımızdan o kadar rahat kovuyoruz ki. zaten kusurlu insanların alanları darken biz kendimizi normal hisseden insanlar, farkında olarak ya da olmayarak onların alanlarını daha da daraltıyoruz. onların yollarına araba park ederek, asansörlerin işgal ederek, toplu taşıma araçlarında onların yerlerini kendi yüklerimiz ile gasp ederek. ülke olarak empati yeteneğimiz sıfır.

    https://youtu.be/ZaXFSnveB98
    29 ...
  4. askerlik yapılan şehir

    1.
  5. Tekirdağlıyım ve istanbul da oturuyorum. Acemi birliklerinin açıklandığı dönemde Tekirdağ'a dönüş yapmak zorunda kalmıştım. Gün geldi çattı. Büyük bir heyecanla oturdum bilgisayarın başına. Girdim e-devlet şifremi. Gerekli yerlere tıkladım. Tam açıklanacak olan butona geldim ki hemen bir totem yapıp gözlerimi kapadım. 1 dakika boyunca hiç kıpırdamadan bekledim. Kalbim yerinden çıkacak. Gözlerim kapalı butona bastım. Bir kaç saniye sonra gözlerimi yavaş yavaş açtım. O kadar sıkmışım ki gözlerimi, bir kaç saniye bulanık gördüm ekranı. Ve işte o an. Okumam ile havalara fırlamam bir oldu. Büyük harflerle " Kenan evren kışlası ikmal maliye okulu istanbul / Küçükyalı." Deniz manzaralı olabildiğince büyük bir yer. Hemen telefona sarıldım. istanbul da ki ablamı aradım. Abla ben askere geliyorum. Bir kaç saniye cevap veremedi. Gideceğim yeri açıkladı. istanbul da oturduğum eve 15 dk uzaklıktaydı.

    Çok güzel 21 günüm geçti burada. Acemi birliği bitmesine 1 hafta kala usta birlikleri açıklanacak. Herkes heyecanla bekliyor. S ile başlayan isminden dolayı en sonlardayım. Tüm arkadaşlarımın yeri açıklandı. Biri çok şanslıydı. istanbul bastabyaya düştü, barış gücü olarak. Diğeri çok şanssızdı. Ankara beklerken hakkâri yüksekovaya düştü. Sıra bana gelmişti. Bir anda yüksek sesle okudu komutan. .... izmir / menteş. izmirli arkadaşıma yöneldim. Nerede olum menteş? Valla, dostum 25 yıllık izmirliyim öyle bir yer duymadım. içimden bin bir türlü küfür. Nasıl bir yere düştüm, tanrım?

    1 hafta geçti, terhis olduk acemi birliğinden. izne çıkmıştım. 15 dk uzaklıkta olan evime döndüm. 1 hafta sonra izmir'e geçtim. 1 gün öncesinden gidip izmirde 1 gece geçirip öyle teslim olacaktım. Süper bir gece geçirdim alsancakta. Ertesi gün sakal tıraşı olurken berbere, gitmem gereken yeri sordum. Tarif etti. Neyse ki biliyormuş dedim içimden. Yola koyuldum 1 saatlik minibüs yolculuğundan sonra urlaya varmıştım. 1 saatlik yol sürekli deniz kenarından giderek geçmişti. indiğimde benim gibi asker olan bir sürü kisi vardı. Taksiye bindim 5 dk'lık bir taksi yolculuğundan sonra dağların arasında olan menteşe ulaşmıştım. Teslim oldum ve 1 saat beklettiler beni nizamiye de. Bekledikten sonra bir askeri araç geldi aldı bizi. 10 dk'lık bir yolculuktan sonra asıl askeriyeye gelmiştik. Dağları aşıp deniz kenarına geldik. Çok sevinçliydim . Askerliğim. 1 yıl boyunca deniz kenarında geçti. izmir urla menteş'te. Çok güzel bir yer. Yazları denize bile soktu komutanlar.

    Şöyle bir aksilik vardı. izmir askeriyeden sonra yaşamak istediğim şehirlerden biriydi. Anne , baba olmayınca daha özgür hayaller kurabiliyorsunuz. izmir de benim hayalimdi. 1 sene doya doya yaşadım izmirli. Bu yetti bana ve askerlik anlarım geçtiği için sildim izmirli hayatımdan. Artık sadece tatile giderim.

    Kader buna denir diye düşünüyorum artık. izmir yaşamak istediğim şehir iken, istanbul'a döndüğümde küçükyalıda oturmaya başladım. Hemen askeriyenin alt tarafında ev arkadaşım ile ev tuttuk. Hayatıma istanbul küçükyalıda geçiriyorum artık.

    Edit: imla
    4 ...
  6. ayrılıktan sonra iyi gelen şeyler

    1.
  7. öncelikle ağlamak iyi gelir. kapanın odanıza hüngür sümük ağlayın. erkek adam ağlamaz diye bir kural yok arkadaşlar. kırın şu gururunuzu ve acınızın da tadını çıkartın.

    özellikle ezginin günlüğü şarkılarını dinleyin. sezen Aksu'nun git şarkısını es geçmeyin. Ne demiş Atilla ilhan?

    --spoiler--

    "ayrılığımızı hissettiğim an demirler eriyor hırsımdan
    ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu
    gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar yaseminler unutulmuş
    tedirgin gülümser
    çünkü ayrılık da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili..."

    --spoiler--
    3 ...
  8. veda sırasında sona bırakılanın en sevilen olması

    1.
  9. Sımsıkı sarılırken burun sızlatandır.
    Çünkü özlemin tadı vardır onda.

    Sevmekte bunu gerektirmez mi zaten.
    7 ...
  10. internette tanışılan kişi ile ilk buluşma

    1.
  11. internetteki kadar özgür olamıyorsunuz. Üniverste dönemimde adını hatırlayamadığım biri vardı.

    Msn üzerinden kamera açmalar bir birine şarkılar göndermeler falan derken bir gün benim bulunduğum şehirde ev tuttu ve buluşma kararı aldık. Ev arkadaşım da var. evde oluruz buraya gel istersen dedikten sonra bende hemen arkadaşımı devreye sokarak bunların evine gittik. Yemek yapmışlar. Öyle karşıladılar bizi. Herşey çok güzel başladı lakin benim bir ara kiltlenmem ile son bulduğunu hatırlıyorum. Msn de kelimeler birbirini kovalarken yüz yüze gelen ben, kiz o kadar güzel olmamasına rağmen nutkum tutulmuş ve kiltlenmiştim. Bir ara kızın masada yemek yerken "- eee anlat bakalım msn de konuşmaya benzemiyor dimi ? " demesiyle yemeğin boğazıma takılması bir olmuştu.

    Bir şekilde günü bitirdikten sonra arkadaşım ile eve dönerken, arkadaşımın" neden öyle dedi lan? Bir an rengin attı, kendini görmeliydin." demesiyle ne kadar rezil olduğumu anlamıştım.

    Geçenlerde kızın Facebook adresine denk geldim, evlenmiş. Umarım eşinde bende ki kadar özgüven eksikliği yoktur. Mutlu olsunlar.
    24 ...
  12. küçükyalı kadıköy minibüs hattı

    1.
  13. yeni eve çıktık ev arkadaşımla. yeni evin yeni mobilyaları ile ilgili piyasa araştırması yapmak için Küçükyalı da ki spotçular çarşısını bir turladık. hem günün yorgunluğunu hem de hesabimizi kitabimizi yapmak için bir kafede saatlerce vakit geçirdikten sonra gece saat 11 civarları ablama gitmek üzere Küçükyalı Kadıköy minibusune bindim. olaylarda burada patlak vermeye başladı.

    minibuse kendimi atar atmaz bu göt şoför bastı gaza 2 adım geriye giderek zorla tutundum da ayakta durabildim. ferdi Tayfur 'un Sabuha filminde ki gibi neredeyse emekleye emekleye parayı adama uzatmak için sağda ki tekli koltuğun arkasına yapistim.

    biri şoför olmak üzere 3 kişi toplanmışlar en öne hebelehubele birşeyler konuşuyorlar. pek aldırış etmedim bunlara. derken yine aynı bir frenle durdu bu insan dışı varlık. bir kaç kişi indi minibusten de bende oturacak yer bulabildim. minibus hareket etmeden hemen oturdum koltuğuma. taktim kulaklığı mı Oscar harris-alta gracia eşliğinde yolculuk yapmaya çalışırken bunlar aralarında salak salak esprileserek Kurtce birşeyler mirildandilar birbirlerine. sonra diğer ikisi indi minibusten. bende olmesek bari lan daha yeni ev kiraladik içinde oturmadan olmeyim lan diye içimden sayikliyorum. bu şoför yine bastı gaza ama nasıl ilerliyor göreceksiniz. arabalara makas atmalar falan gidiyoruz. kırmızı ışık kültürü yokmuş o adamda onu anladım. neyse biz kadıköye yaklaşıyoruz, minibus seyreklesiyor. içeride 4 kişi falan kaldık. Kadıköy un girişinde bir çocukçağız daha inmek istedi son hız giden minibusten dengesini sağlamaya çalışarak. minibus şoförü ineceğini duyduğu gibi kökledi freni. çocuk ise hayatta kalabilmek için bir tutamaca tutundu ama zavalli nasıl asildiysa koptu tutamaç. Uçarak şoförün yanına gitti ve hiçbirşey yokmuş gibi elinde kalan tutamacı usulca şoförün yanına bıraktı. minibüs durdu ve kıpkırmızı olan çocukcağız indi. siktimi şoförü hayasızlığa doymadan bir de çocuğun arkasından nasıl tutunduysa geri zekalı gibi laflar sarf ediyor. tutamaç kopmuş amina koyduğum nasıl hızlı gidiyorsun sen diyemedim tabi bende. kırmızı ışık falan derken tam boğaya çıkan yokuşun başında biri daha indi sakin bir şekilde ve bir bayan arkadaş bindi minibüse. bu genç sapık minibüs şoförü de artistlik yapmak için açtı müziği son ses. sazlı mazli şarkılar çalmaya başladı bir anda kulaklarımda. kulağında kulaklık varken rahatsız olan ben, aptal aptal aynadan adama bakıyorum o ise minibüsçü edasını bozmadan abanıp taktığı 4 vitesin keyfini ve vitesten kurtulan elini 45 derecelik açıyla ensesine götürürken nasıl bir haz içindeydi görmeliydiniz. bir de artistlik yapacak ya kız para uzattı almadı koyduğum. insanın canını bedava'ya da tehlikeye atabilir demenin kibarca haliydi bu. bu arada müzik son ses Kadıköy minibüs duraklarına geldik.

    indim ve evime gidip 4-4 bölümünden bonus stage e geçmiş gibi bir sevinç kapladı içimi. eniştem esrpesso yapmış hemen su sıcakken sana da yapayım dedi ve beni mest eden espressomu izlediğim katalunya bisiklet turu ile bitirdim.

    Küçükyalı taraflarına taşınan ben en kısa surede o minibüslerin içerisinde kalp krizinden ölebilirim bu genç yaşında. otaraflara minibus yolundan gelecek olanlar da kesinlikle metroyu kullanmalı.

    Edit: Kürtçe demeyeydim de mağra adamı dili mi demeliydim sayın amına koyduğum. Sen ney diye adlandırıyorsun?

    Kürtçe bir tarafınıza mı battı diyor amına koyduğum ya...

    Başlık edit'i: ne kadar buraları bilmediğim başlıktanda belli olmuştur. Başlık için özür dilerim.
    6 ...
  14. kitap okumak için gidilecek en güzel yerler

    44.
  15. yeni bir mekan daha buldum genç arkadaşlarım. Sanıyorum sarp levendoğlu'nun mekanı (sürekli orada gördüğümden bu tezi ortaya attım.).

    Evet açıklıyorum. beyoğlu'nda ki Limonlu bahçe isimli mekandır. kedileri ve şömineli köşeleriyle evinizin bahçesi gibi hissettirir. Müzikleri abartı değildir ve sakin bir yerdir.
    2 ...
  16. neden kaju değil de fıstık gibi kız

    1.
  17. © 2025 uludağ sözlük