Nasıl, hayırlı mı cumalar?
ATATÜRK heykeli indirilirken, askerler soysuzlar tarafından diri diri yakılırken hayırlı mı?
12 saati aşkın süredir herhangi bir sosyal medya uygulamalarına doğru düzgün baglanamıyoruz bile. Vergisini verdiğimiz herhangi bir şeyden yararlanamıyoruz bile. Yakında herkese hayırlı cumalar dilediğiniz facebook'unuz bile kalmayacak.
Yıllardır arakan da ölen insanları umursamadan sadece gözünüzün önüne sürülen filistin, halep vs gibi müslüman ülkelerin katledildiğini savunan ılıksu müslümanlarından nefret ediyorum.
insanları dini ile değil insan kimliği ile benimsemelisiniz.
bir aralar hiç el değmemiş, insanlardan uzak tutulan ilkel bir kabileyi ziyaret etmek için bulunduğu yerin bakanlığından izin alacam diye ciyak ciyak bağırıyordu. belirli bir süre sonra izni aldığını beyan etti ama bir daha hiç konuşmadı kabileler hakkında. sponsor bulmak için bağırdığını düşünüyorum.
samimiyetsiz ve büyük çıkarcı olduğunu düşünüyorum. ilk takip etmeye başladığımda "ne büyük işler başarıyor" demiştim kendi kendime lakin bir dağın tepesinde el değmemiş suya girip şampuan ile duş aldığını görünce herşey bitti benim için. kimyasalları ile orada ki hayvanların içme suyunu batırdığı için.
Sarmaşık
Bulantı
Kader
Masumiyet
Kaplumbağalar da uçar
Tabutta rövaşata
Gadjo dilo
Guguk kuşu
Aynı yıldızın altında
Bipolar
Koku
Kayıp otoban
Akıl oyunları
Hayat güzeldir
Makinist
Gizli pencere
Sil baştan
Yirmi üç
Ölü ozanlar derneği
Az önce bilgi içerikli entrysini görüp açık oyladığım nadir yazarlardan. Bir kaç entrysini okuyup, diğerleri de bilgi içerikli ise takipte olacağım. Çizgisini bozmaması dileğ ile...
Buralarda ne kadar yazılırsa yazılsın, ne kadae halk arasında söylenirse söylensin kişi kendi parçası gibi gördüğü bir bireyi kaybetmeden bu cümlenin gereksizligini anlayamayacaktır.
Anlamak istiyorsa da empati kurulması gerektiğini düşünüyorum. Çok sağlıklı bir önerme olmayabilir farkındayım ama biraz konu üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Bu acılar yaşanmadan kabullene bilecek bir cümle değil.
Herhangi bir bireyi vefat etmiş. -ölüm sebebi ne olursa olsun- bir kişi için yapılabilecek en iyi şey bu cümleyi sarf etmek yerine normal gündelik hayatına devam edermiş gibi davranmak daha mantıklıdır. Birşey soylemenize yada birşey yapmanıza gerek yoktur. Böyle bir sorumluluğu siz kendi kendinize yüklüyorsunuz. Adam zaten zamanı gelince ve dogaçlama bir şekilde konusu açılınca anlatacaktır.
Yani sizlerin "başın sağvolsun karşim" demenizle o kişinin acıları geçmiyor, kendimden biliyorum.
Edit: konuyu açan arkadaşa teşekkür ediyorum. Yıllardır aklımda bu konu. Yakin çevreme konusu açıldıkça dile getiriyorum. Şimdi başlığı görünce tüm duygularım örselendi yine.
Önümde uzun bir süreç var. Anne baba vefat etti ve birlikte yaşadığım abim kendini geçindiremiyor. Kendi yolumu çizmeliyim ama abimi de bu durumda birakmak istemiyorum.
28 yaşımda ilk defa istekli bir şekilde evlilik yolunda adım atmak istiyorum. Bu hemen oluşabilecek birşey degil, biliyorum. 1 haftadır planlar kuruyorun kafamda. Abimi düşünüyorum, kız arkadaşımı düşünüyorum, maddiyatı düşünüyorum...
En başta abimi yalnız yaşayabileceği bir eve yerleştirmem gerekiyor. Sonrasında hayatımı adayacağım kadının mutluluğu için sarf etmem gerekiyor.
işin en gülünç kısmı ise ben bunları yapabilecek güçte bir insan olarak göremiyorum kendimi. Korkak herifin tekiyim. Hayatımda ciddi adımlar atamıyorum.
Son zamanlarda kitapçının önünden her geçişim de kendimi içeri atmamak için bahaneler türetirken bulmamla bu hastalığa yavaş yavaş kapıldığımı düşünüyorum.
Aktif bir şekilde kitap alıyorum ve işin kötü tarafı aldığım kitapların bazılarını henüz okuyamadım bile. Kitap almaya devam edersem sanki okumadıklarıma ihanet ediyormuşum gibi geliyor. Sonra durup düşünüyorum ve her seferinden şu cümle ile avutuyorum kendimi "kitaplar sadece okumak için değil aynı zamanda birlikte yaşamak içinde satın alınır..." sonra elimi cebime götürüyorum, bir bakıyorum param yok. Evde ki kitapların yüzü gülüyor.