netice'nin yanında güzel kızın yanındaki çirkin kız kontenjanını doldurandır. zira hatice'ye bakılmaz, netice'ye bakılır. demek ki netice taş gibi kız.
samimiyetsiz midir bu şekilde düşünen değil midir orası muammadır da hele babam bana açıklayın hele ahlak dediğiniz kavram nedir? iyi nedir? kötü nedir? sana göre iyi olan bana göre iyi midir, ya da kötü müdür? senin ahlaklı bulduğun durum, benim açımdan ahlaksızlık mıdır yoksa ahlaksızlıkla bile bağdaştıralamayacak kadar gereksiz bir şey midir? yüzyıllardır muallakta kalmış felsefe sorularını bir kenara atıp her şeyi yerli yerine oturtmuşsunuz bakıyorum gençler, bir de üzerine yorumlar düzmüşsünüz.
hayır ben mi kuruntu yapıyorum dedim ama evet arkadaş benziyor bunlar. hele bir de profilden baktığınız zaman van basten bizim ajdar'ın biraz eli yüzü düzgünü ve kalıplısı. hayır ajdar'ı da nasıl benimsemişsem artık, bizim demişim. vay be, işte öyle.
netice olarak 1 adet yaratıcı olmasından kelli ister tanrı, ister allah, ister göktengri ya da her ne olarak adlandırırsanız adlandırın hep aynı kapıya çıkar. o yüzden hiç heyecana gerek yok, valla.
(bkz: #3292288) referans numaralı entry'i görünce aklıma geldi. efendim insanlar övüp duruyor, süper cover yapıyorlar bilmem ne felan diye de, hakkaten bazı şarkılar alaturka olmuyor. o zaman ne diye kasarsınız ki her şarkıyı alaturka yapıcaz diye, kendiniz özgün bir şeyler çıkartsanız daha süper olmaz mı? hayır ne bileyim bir drinking song,bir englishman in newyork ya da ne bileyim bir la isla bonita dinlediğim zaman bu gruptan sanki o şarkılara saygısızlık yapıyormuşum gibi, tuvalette bir şarkıyı kendi kendime yorumluyormuşum gibi geliyor. yani sırf entel dantel olmak uğruna, "efenim doğu ile batıyı mükemmel sentezlemişler" felan demek biraz işin kolayına kaçmak gibi, daha iyi nedenler olması lazım gibi geliyor. ayrıca doğu-batı sentezi dediğin şey, batılı müziğin sözlerini alıp, doğu kültürünün enstrümanlarıyla birleştirmek değil de, batıdaki ve doğudaki sesler ve enstrümanlar ile bir harmoni yaratıp, özgün eserler çıkartmak olmalıdır.
sözlük yazarlarının kendisiyle ilgili cm tecrübelerini sözlükle paylaştığı futbolcudur. anladık cm diyosa doğrudur da bir maxim tsigalko vardı ne oldu ona?
7/24 slogan attıklarından pek de şaşırılmaması gereken eylem. anca slogan atın, dergi satın amına koyim, başka bi olayınız yok zaten. sordun mu da halkı bilinçlendiriyorlarmış, gördüğüm zaman erotik shop reklamı dağıtan insanlar kadar dikkatimi çekiyorlar anca. çünkü yaptıkları işin hiçbir farkı yok. halk miting düzenleyerek, dergi satarak, bildiri dağıtarak bilinçlenmez. her şey eğitimden geçer. o kavga ve halay pisti haline çevirdiğiniz üniversiteleri o şekilde kullanacağınıza, oturup adam gibi derslerinize bakın, efendi gibi bitirin okulunuzu, ondan sonra kendinizi halkı eğitmeye adayın. ama bunları göndersen doğu'nun bir köyüne, mecburi görev için gün sayarlar. hiç demezler bulunduğum yerden başlayayım bir şeyler yapmaya...türkü barlara gidip, halk müziği korosuna katılmakla halkçı olunmuyor, pabucumun komunistleri...
mersin'in en prestijli okuludur. içindeyken farketmezsiniz ne kadar kaliteli olduğunu...ya mezun olup dandik bir kampüsü olan üniversiteye gidince anlarsınız ya da insanlara ben ordan mezunum dediğinizde yüzlerinde oluşan ifadeye bakınca anlarsınız. uzun yıllar geçtikten sonra da anlamak olasıdır tabii, kimseye ihtiyaç duymadan...
arkadaş yakışıklıdır değildir ona karışmam da bu adamla oturup muhabbet etmek acayip zevklidir eminim. oturacan onla bunla kafa bulacan, yeri geldi mi birbirine saracan felan, ne bileyim play station'da maç yapıp eline verecen, kafa bulacan, o seni yenecek lakap manyağı yapacak felan...