sil beni lan
395 (örnek şahsiyet)
altıncı nesil yazar 1 takipçi 17.00 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    gpb

    1.
  1. girl per boy'un kısaltması. erkek başına düşen kız sayısı.
    0 ...
  2. premier lig varken ezik süper toto ligi izlemek

    1.
  3. (bkz: tutku)

    heded: (bkz: başlık başıma) hayda, ben açmışım görünüyor. şimdi silsem sol frame'de kalır, açan bakar kim açmış diye, hmm asdasdyazsam, içinden salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk ya bakınızı verilir. kalsın n'apalım.
    1 ...
  4. piç başlık

    ?.
  5. entry bekleyen başlıklardır. konunun sağlam olduğuna inanılır ama bir şeyler olur tutmaz işte. kimse siklemez durur orada öyle.
    bende çok var bundan amk.

    (bkz: demokrasi vs özgürlük)
    (bkz: evet diyen seçmenlerin sonucu konvoyla kutlaması)
    (bkz: omegle de kankayla karşılaşmaya çabalamak)
    (bkz: brutal geğirik)
    (bkz: burcu esmersoy nickiyle sözlüklere kaydolmak)
    (bkz: john rostill)
    (bkz: sigarayı söndürürken filtrenin kırılması)

    hayrına bi el atın gençler. *
    0 ...
  6. facebook ta mark zuckerberg i engelleyememek

    16777208.
  7. rge

    1.
  8. inşallah demenin önemi

    1.
  9. umarım demek iyi bir alternatiftir. malum, yukarıda bürokrasi var işler ağır ilerliyor, şakirtçiklerimiz hamili kart yakınımdır dualarıyla sırada önümüze geçiyor.

    ben asdasdyazsam, yarışmaya götümün üstünden katılıyorum, hobilerim arasında troll beslemek var.
    0 ...
  10. demokrasi vs özgürlük

    1.
  11. --spoiler--
    demokrasi, iki kurt ve bir kuzunun akşam yemeğinde ne yiyeceklerini oylamasıdır. özgürlük ise; tam teçhizatlı bir kuzunun bu oylamaya karşı çıkmasıdır.
    --spoiler--
    (bkz: benjamin franklin) * *

    bazen yüzde 42 yüzde 58 den daha anlamlıdır başlığından koklanan "çoğulcu faşizm"* sonrasında akla gelmiştir. not.
    2 ...
  12. evet diyen seçmenlerin sonucu konvoyla kutlaması

    1.
  13. kahramanmaraş'ta* şahit olunulan sevinç gösterisimsi tavırdır. bol bol havaya ateş de edilmiştir.
    memleketimize demokrasi gelmiştir, medeniyet gelmiştir, magandalıkla bunu kutlayalım demiştir evet diyen güzide vatandaşlarımız. yeni anayasamız tankla değil maganda kurşunuyla kan akıtmakta kararlıdır filan işte. içlendim lan sözlük, az da olsa ümidim vardı sanki. hele var ya az sonra alacağım hunhar eksiler seneye ampüle oy vermeme sebebiyet verecek kadar çok da olabilir. hadi hayırlısı bakalım. ahah bakın istemsiz olarak oylarımızı alan chpciğimizin laf oyunlu propagandasından bile yaptım, nelere kadir şu referandum.

    ve tabii ki: (bkz: evet diyen seçmenlerin toplumsal statüsü) çatır çutur genellemedir, bölücüktür bu bkz. * *
    1 ...
  14. yastık bafilemek

    1.
  15. şakirt yazarlar keyifli

    1.
  16. 12 eylül 2010 referandumu sonuçlarının evet çıkması halinde sözlükte uçuşabilecek bkz.

    vurma. ukteydi.

    editişyın: vaaz kasetlerinize sıçıym eksileyin lan ibneler.
    2 ...
  17. image resizer

    1.
  18. görüntü boyutlandırıcı diye çevirmek uygundur sanırsam. bilgisayardaki görüntülerin ölçülerini -haliyle dosya boyutlarını değiştiren programların hepsinin sonunda bu ifade vardır. sözlükte açılmış başlıklarda örnek verelim; (bkz: batch image resizer) (bkz: fast image resizer) (bkz: asdasdyazsam image resizer)**

    he bi de, ukteydi.
    1 ...
  19. iliklerine kadar boşalmak

    1.
  20. seks disiplinleri* * * önerilerinin uygulandığı bir birleşme sonrası aldığınız hazzın dışavurumunu nitelendirmek için kullanılır. argo bir şekilde postanın çokluğunu da ifade etmek için söylenmektedir.

    (bkz: ukteydi doldu)
    0 ...
  21. hey good yazar

    1.
  22. hank williams eseri tatlı bir şarkıdır.* neşe enjekte eden yüce insan johnny cash de yorumlamıştır. **
    hank williams:

    &feature=related
    johnny cash:



    he bi de (bkz: ukteydi doldu)
    1 ...
  23. 2010 vs 2011

    1.
  24. 2010 referandum konuşulan yıl olmuştur, 2011 ise genel seçimin konuşulduğu yıl olacaktır. umarız 2012'de sol frame ferahlar biraz.

    (bkz: ukteydi doldu)
    1 ...
  25. bulletstorm

    1.
  26. people can fly ve epic games'in ortak ürünü olan geliştirilen ve 22 şubat 2011 piyasaya sürülecek olan FPS oyunu.

    şöyle bir ön inceleme yapılmış;
    --spoiler--
    People Can Fly ismi kimseye yabancı gelmeyecektir. Özellikle Painkiller konseptiyle FPS severlerin ilgisini çekmişti. Hatırlarsanız, Painkiller'da bulmaca çözme ya da çıkış yolu bulma olaylarına çok fazla takılmıyorduk. Haritaların belli başlı noktalarında, üzerimize direkt olarak saldıran düşmanları yok etmek için uğraşıyorduk ve mücadelemiz, cehennemin derinliklerine inene kadar devam ediyordu.

    Kimi FPS'ciler, aksiyonun yanında bulmaca öğelerini tercih ederken, kimisi de sorgusuz sualsiz direkt aksiyona dalmaktan hoşlanıyor. işte bu açıdan bakıldığı zaman Painkiller, gerçekten de bir ağrı kesici niteliğindeydi. People Can Fly, şu sıralarda da hummalı bir çalışma içerisinde ve yakın zamanda Bulletstorm ile ortalığı sallamayı düşünüyor.

    Nereden nereye

    Öncelikli olarak şunu belirtilelim, yapımın dağıtımını Electronic Arts üstlenecek. Bu bilgi duyulduğu zaman yapım daha dazla merak uyandırır hale geliyor. Bilim kurgu öğeleriyle donanmış olan Bulletstorm, Stygia isimli bir gezegende geçecek. Bu gezegen, daha önceleri cennet gibiyken, maruz kaldığı bazı sıra dışı reaksiyonlardan sonra vahşi yaşamın odağı haline geliyor. Tüm gezegen, vahşi yaratık ve bitkilerle doluyor ve cehennemden farksız bir hale geliyor.

    Ana karakterimiz Grayson Hunt. Kendisi, daha evvel Federation isimli askeri grupta yer alan bir asker. Zamanla yanlış tarafta olduğunu anlayarak gruba ters düşen hareketlerde bulunmaya başlıyor. Neticede kendisi gruptan ihraç edilerek, ortağıyla birlikte uzayın derinliklerine sürülüyor.

    Hunt, bu duruma daha da sinirleniyor ve kendi kurduğu koalisyon ile birlikte Federation uzay gemisine saldırıyor. iki gemi de ağır hasarlar alarak, Stygia isimli gezegene düşüyor. Şans eseri Grayson Hunt ve ortağı hayatta kalıyor, fakat şimdi onları daha zor şartlar ve insan etine hayır demeyecek bir vahşi hayat beklemektedir.

    Bulletstorm'un videolarından edindiğimiz izlenime göre, FPS mantığı yine Painkiller'daki gibi olacağa benziyor. Karşımıza bol bol bitkiler ve yaratıklar çıkacak ve amacımız bu saldırıdan sağ olarak çıkmak. Silahımızı kaptığımız gibi mermileri düşmanların üzerine boşaltmak gerekli, ancak yapımcılar Bulletstorm'da bunu biraz daha renklendirmeye çalışmış. Her düşman öldürdüğümüzde puanlar kazanacak ve hem kendimizin, hem de silahlarımızın yeteneklerini bu puanlar ile geliştirebileceğiz. Kilit nokta ise şu, düşmanları sadece üzerlerine mermi sıkıp öldürmektense, farklı yollarla öldürüp daha fazla puan kazanmaya çalışacağız. Daha güçlü silahlara ulaşabilmenin yolu da buradan geçiyor.
    Düşmanları kritik noktalardan vurmak, kafalarından vurmak, bomba ile toplu katliam yaratmak gibi öldürme şekilleri, bize fazladan puanlar kazandıracak. Bunların dışında kullanabileceğimiz bir kancamız ve tekmelerimiz bulunuyor. Silahlarımızla birlikte bu yeteneklerimizi kullanıp, kombinasyonlu öldürme şekilleri uygulayabilir ve daha fazla puan kazanabiliriz.

    Bir düşmanı kancayla kendimize çekip, bir tekme atıp, ardından kafasına kurşunu sıktığımızda gerçekten yüklü miktarda puan kazanabiliriz. Çevresel etmenler de puan kazanmamızda son derece önemli. Gezegen üzerinde dikenleri olan kaktüse benzer bitkilerle karşılaşacağız. Düşmanları bir tekme ile bu dikenlere saplamak bizi hem mermi israfından kurtaracak, hem de ekstra puanlar kazandıracaktır.

    Yapımcılar, boss savaşlarına önem verileceğini belirtiyor. Bol bol boss'lar ile çarpışacağız ve onları yok etmek için stratejik düşünmemiz gerekecek. Zayıf noktalarını yakalamaya çalışacağız ve bunlardan yararlanabilmek için daha farklı kombinasyonlar geliştireceğiz. Ekran görüntülerine baktığımız kadarıyla bu boss'lardan birisi de, dev bir bitki ve özellikle kollarından kurtulmak için epey efor sarf etmemiz gerekiyor gibi.
    Su verme, mermi sık

    Patlama efektlerinin ve ekrandaki düşman sayısının çok fazla olabileceğini varsayarak, yapımcıların grafik motoru üzerinde de fazlaca çalışmaları gerekiyor. Yine de People Can Fly, bu konuda Painkiller'dan tecrübeli olduğu için sağlam grafiklerle birlikte iyi bir optimizasyon sağlayabilecektir. Bulletstorm, 2011'in ilk çeyreğinde, PC, PS3 ve X360 için de piyasalarda olacak.
    --spoiler--
    kaynak:merlininkazanı.com

    şöyle de ekran görüntüleri:

    http://www.merlininkazani...m/images/games/6430/2.jpg
    http://www.merlininkazani...m/images/games/6430/3.jpg
    http://www.merlininkazani...m/images/games/6430/4.jpg
    http://www.merlininkazani...m/images/games/6430/5.jpg
    http://www.merlininkazani...m/images/games/6430/6.jpg

    (bkz: ukteydi doldu)
    1 ...
  27. bir hackerin manifestosu

    1.
  28. sol framede bir kaç hack başlığı gördüm, bir tanesinin sonuna bu manifestoyu bkz. olarak vermek istedim bulamadım. aranan bir yazı, kenarda dursun be sözlük. * *

    the mentor nicklilloyd blankenship'in 1986 yılında phrack adlı hacker dergisinde yayımlanmış hack adına yazılmış en popüler yazılardandır
    --spoiler--
    Bugün birisi daha yakalandı, bütün gazeteler yazdı. "Bilgisayar Suçu Skandalının Sorumlusu Çocuk Yakalandı.", "Banka Hesaplarıyla Oynayan Hacker yakalandı"

    Kahrolası çocuklar . Bunların hepsi aynı.

    Fakat sizler hiç üç parçalı psikolojiniz içinde ve 1950'lerden kalma teknobeyinlerinizle, bir hacker'in aklından neler geçtiğini düşündünüz mü? Onu nelerin gıcık ettiğini, nelerin şekillendirdiğini ya da motive ettiğini merak ettiniz mi?

    Ben bir hacker'ım. Dünyama hoşgeldiniz…
    Benimki, okulla başlayan bir dünya. Ben diğer çocukların çoğundan akıllıyım, bizlere öğrettikleri bu çöplük canımı sıkıyor...

    Kahrolası başarısız çocuk. Bunların hepsi aynı.

    Ortaokul ya da lisedeyim. Öğretmenlerin bir kesirin nasıl sadeleştirileceğini anlatmasını tam on beş kez dinledim. Nasıl yapılacağını anladım. "Hayır, Bayan Smith, yaptığımı göstermedim. Kafamdan hesapladım."

    Kahrolası çocuk. Büyük ihtimalle kopya çekti. Bunların hepsi aynı.

    Bugün bir şey keşfettim. Bir bilgisayar buldum. Hey bir saniye bu gerçekten cool. Yapmasını istediğim şeyi yapıyor. Eğer bir hata yaparsa bu, işi ben mahvettiğim içindir. Benden hoşlanmadığı için değil...
    Ya da benden korktuğu için değil.
    Ya da benim küstah olduğumu düşündüğü için değil.
    Ya da öğretmeyi sevmediği ve burda olmaması gerektiğini düşündüğü için değil.

    Kahrolası çocuk. Bütün yaptığı oyun oynamak. Bunların hepsi aynı.

    Ve sonra bir şey oldu...farklı bir dünyaya bir kapı açıldı...bir bağımlının damarlarındaki eroin gibi telefon hatlarına hücum ederek...elektronik bir kalp atışı duyulmaya başlandı...günlük yetersizliklerden kaçmak için bir sığınak aranıyordu... Burası bulundu.
    "işte bu.. Ben buraya aidim."
    Buradaki herkesi tanıyorum, hiçbiriyle tanışmamış, konuşmamış yada bir daha hiç haber alamayacak olsam da... Hepinizi tanıyorum.

    Kahrolası çocuk. Yine telefon hatlarını meşgul ediyor. Bunların hepsi aynı.

    Kıçınıza bahse girersiniz ki hepimiz aynıyız. Biz okulda bir dilim biftek için açlık çekerken bebek maması yedirildik... Pişirdiğiniz etin lokmaları önceden çiğnenmiş ya da lezzetsizdi. Sadistlerden tarafından yönetildik, ya da duygusuzlar tarafından görmezden gelindik. Öğretecek birşeyleri olan insanlar bizim öğrenmeye istekli öğrenciler olduğumuzu gördüler fakat bu insanlar çöldeki su taneleri kadar az sayıdaydılar.

    Bu şimdi bizim dünyamız...Elektronların ve elektrik düğmelerinin dünyası...baud'un güzelliği...Fırsatçı oburlar tarafından işletilmese çok ucuz olacak bir hizmeti para vermeden kullanıyoruz ve siz bize suçlu diyorsunuz. Araştırıyoruz ve siz bize suçlu diyorsunuz. Bilginin peşinden gidiyoruz ve siz bize suçlu diyorsunuz...Biz derimizin rengi, milliyetlerimiz, dinlerimiz olmadan varız ve siz bize suçlu diyorsunuz. Atom bombaları yapıyorsunuz, savaşıyorsunuz, cinayet işliyorsunuz, aldatıyorsunuz ve bize yalan söylüyorsunuz; bizi bütün bunların kendi iyiliğimiz için olduğuna inandırmaya çalışıyorsunuz, yine de biz suçluyuz...

    Evet, ben bir suçluyum. Suçum merak etmek. Suçum insanları ne söyledikleri ya da ne düşündüklerine göre yargılamak, nasıl göründüklerine göre değil. Suçum sizden daha akıllı olmak ki beni bu yüzden hiçbir zaman affetmeyeceksiniz.

    Ben bir hacker'ım. Bu benim manifestom. Bu bireyi durdurabilirsiniz, ama hepimizi durduramazsınız... çünkü herşey bir yana hepimiz aynıyız.
    --spoiler--
    (bkz: el emeği değil copy paste)
    3 ...
  29. islam da ve türk toplumunda kadının sınıfı

    1.
  30. polemiklerden uzak durma çabama karşın gündemde olmasından ötürü ahmet taner kışlalı'nın tespitlerini hatırlamanın gerekli olduğu konudur.

    yazının asıl başlığı: islamda ve türklerde kadın
    --spoiler--
    Eski Türk boylarında kadın özgür ve eşit bir toplumsal konuma sahipti.
    Ziya Gökalp'e göre eski Türkler; hem demokrat, hem de feminist” idiler.
    Türklerde feminizmin birinci nedeni, toplumda var olan demokrasi, ikinci nedeni ise Türklerin o zamanki dini olan şamanizmin, kadındaki kutsal güce dayanmasıydı.
    Hukuksal açıdan kadın ve erkek tamamen eşitti.
    Erkeğin yanlızca bir tanesi, yani karısı olabilirdi.
    Kadınlar doğrudan doğruya hükümdar, kale muhafızı, vali ve elçi olabilirlerdi.
    Kızlar, kendileriyle evlenmek isteyen erkeklerle bir çeşit düello yapıyor ve kendilerini yenemeyen erkeklerle evlenmiyorlardı.
    Ev, karı ile kocanın ikisine aitti. Çocukların velayeti konusunda baba kadar ana da hak sahibiydi.
    Eski Türk topluluklarında, devlet başkanlığı hatun-hakan'ın ortak sorumluluğu ile yürütülürdü. Yasa niteliğindeki emirnameler, her ikisince imzalanmadan uygulanamazdı.
    Kadın devlet yönetiminde, hatta askerlik ve sporda bile etkin rol oynuyordu. Elçi kabulü dahil, bütün önemli törenlerde, hakan ile hatun beraber bulunurlardı. Kadınlar savaşın her aşamasında erkeklerle eşit koşullarda katılırlardı. Hatun bizzat savaş kurulunun üyesiydi.
    Tarihte devlet başkanlığı yapmış ilk kadınlar da Türklerdi.
    Delhi Türk Devleti'nde Raziye Sultan, Kirman'daki Kutluk Devletinde Türkan Hatun bunun en ünlü örneklerini oluşturuyordu.
    Türklerin islam'ı kabul etmelerinden ve Anadolu'ya yerleşmelerinden sonra bile bu kültürel etkiler, belirli ölçüler içinde, azalarak sürebilmiştir.
    Eski Türk kadınlarında örtünme ve erkeklerden kaçma yoktu.
    Şerafettin Turan, Arap gezgini ibni Fadlan'ın onuncu yüzyıldaki Türk kadınının yabancı erkeklerden bile kaçmadığını ve bedeninin hiçbir yerini saklamadığını görerek, hayretler içinde kaldığını aktarıyor.
    Aynı kaynağa dayanarak, Bulgar Türklerinde kadınlarla erkeklerin birarada nehirde yıkandıklarından söz ediyor.
    Türklerin islam dinini kabul etmelerinden sonra da kadına Arap ve iranlılardan farklı yaklaşımlarını sürdürmüş, geçmiş birikim dolayısıyla da kültür farkının yansıması olmuştur.
    --spoiler--
    can alıcı nokta:
    --spoiler--
    islamın kadına bakış açısını, kadınla ilgili olarak getirdiği kuralları anlayabilmek için, islam öncesi Arap toplumlarında kadının hangi koşullar içinde yaşadığını ve konumunu bilmekte yarar var.
    Kuran'ın, cahiliyye dönemi olarak adlandırdığı islam öncesi Arap toplumlarında, kadın Türk toplumlarının tersine, toplumun en aşağılanan öğesini oluşturuyordu.
    Bazı hayvanlar, örneğin deve bile kadından daha değerli sayılmaktaydı. Kız çocuklarının ölüme terk edildiği, hatta diri diri gömüldüğü durumlar yaygındı. Kız çocuk doğuran kadınlar cezalandırılıyor kadın mal gibi satılıyordu.
    Erkek istediği kadar kadınla evlenebiliyor ve dilediği zaman terk edebiliyordu.
    islam dini Arap kadınını işte bu konumdan aldı ve hiç değilse erkeğin yarısı kadar haklara sahip olduğu bir konuma getirdi.
    Bu gelişme, islam'ı kabul eden Arap kadını için büyük bir ilerleme, ama Türk kadını açısından da aynı ölçüde gerileme anlamı taşımaktadır.
    islam dinini ilk kabul eden Türkler, Karahanlılar ve Hakaniler (926) oldular. 990-1000 yılları arasında da onları Selçuklu Türkleri izlemiştir.
    Kadının da bir insan olduğu, Arap toplumunda, ancak islam dini sayesinde kabul edilmiştir.
    islam dinini kabul ettikten sonra, Türk toplumu da ağır ağır değişmeye başladı. Bu konuda, dinin getirdiği kurallardan çok, iran ve Arap kültürlerinin olumsuz etkileri görüldü.
    Eski Türk destanları kadını hep yüceltirken, Türklerin islam dini kabulünden sonra, 1070 yılında yazılan Kutadgu Bilig, artık kız çocuğunu değersiz sayıyor, kadınların örtünmemelerini eleştiriyordu.
    --spoiler--
    yazının devamı:
    --spoiler--
    Örtünme olayı ancak Fatih döneminden sonra, özellikle Bizans’la ilişki içine girilmesinin etkisiyle başladı.
    Çok kadın ile evlenmek, harem oluşturmak gibi uygulamalar daha çok saray ve saray çevresinde yerleşti.
    Evlenmede kızın rızası alınması giderek kaybolurken, boşanmak sadece kocanın hakkı olarak görülür oldu.
    Mirasta kadının payı azaldı mahkemelerde iki kadının tanıklığı bir erkeğe eşit sayıldı.
    Kadın eğitim olanaklarından yoksun bırakıldı, sokağa çıkması sınırlandı hatta bazı durumlarda tamamen yasaklandı.
    Türk kadının konumundaki iyileştirmeler Tanzimattan sonra yeniden başladı.
    Kız çocuklarının ilk ve orta okullara gitmesine 1858 yılında izin verildi, ebe okulu ve kız öğretmen okulu açıldı. ikinci Meşrutiyetin ilanından sonra ilk kız lisesi açıldı.
    Atatürk, Türk kadınına çağdaş bir konum kazandırma düşüncesini uygulama çalışmasına başladı ve kadının vatandaş sayılmasına bile karşı çıkan milletvekillerinin neredeyse çoğunlukta olduğu bir Mecliste ve Kurtuluş Savaşı'nın en korkulu günlerinde, Türk kadının en ileri toplumlardaki yasal haklara sahip kılmak için ilk adımları attı.
    Bu sürecin son aşaması olarak Türk kadını 5 Aralık 1935'te Seçme ve Seçilme Hakkına kavuştuğu zamanlar, demokrasinin beşiği sayılan bazı batı ülkelerinin kadınları henüz bu hakka sahip değildi.
    Türk kadının, Atatürkçü bir devrim anlayışı içinde elde ettiği kazanımların önemini iyi değerlendirebilmek için iran Cumhuriyet'nin devrimini, iran kadınına layık görülen konumu incelemekte yarar var.
    Dünyada yalnız son altı bin yıldır ataerkil düzen görülmektedir. Daha önce tam bir milyon yıl, toplulukları kadınlar yönetmiştir.

    Bu millet modern olmaya devam edecekse bu, kadınlar sayesinde olacaktır.
    Kadınlar özgürlüğünüzü ve ruhunuzu baskılardan kurtarın.
    Mustafa Kemal Atatürk
    --spoiler--
    ahmet taner kışlalı - siyaset bilimleri

    editişyın: noktalama işaretlerinin saçmalaması...
    1 ...
  31. asss

    1.
  32. Atatürk'ü Sevip Sevmediğimi Sorsana * * *
    0 ...
  33. 2 litre sprite içtikten sonra gürültüyle geğirmek

    ?.
  34. robert allen zimmerman

    1.
  35. sigarayı diyaframdan çekmek

    1.
  36. sigara yakarken kolaylık yaratan eylemdir. çekim süresi kısadır. diksiyon derslerinde öğrenilen diyaframdan nefes almayı farklı alanlarda da kullanmış olmaktır. * * *
    0 ...
  37. tarkan ın sahnede kendi kendiyle sevişmesi

    1.
  38. hülya avşar'ın, yetenek sizsiniz türkiye yarışmasında tarkan tevetoğlu için sarfettiği "tarkan dans ederken kendi kendisiyle sevişiyor" sözünden yola çıkılarak tekrar düşünülen ya da düşünülmeye bile çalışılmayan olaydır.

    (bkz: sahnede striptiz direği ile sevişmek)
    (bkz: sahnede dalgayla sevişmek) * *
    2 ...
  39. döşeği kalın serilmek

    1.
  40. misafir kalınan yerde ev sahibinden görülen ilginin, ağırlamanın çok ve iyi olduğunu ifade etmek için kullanılan deyim.
    1 ...
  41. kont drakula

    1.
  42. III.Vlad (Tepeş) ve Kazıklı Voyvoda olarak da bilinir. Kazığa oturtulma işlemi erkeklerde kuyruk sokumundan, kadınlarda vajinadan başlatılmaktadır. Eflak prensidir. Elizabeth Kostova'nın Tarihçi adlı romanına konu olmuştur
    3 ...
  43. burcu esmersoy nickiyle sözlüklere kaydolmak

    1.
  44. iki ihtimal söz konusu olan olaydır. Yapılası ve denenesidir.
    1- Hiçbir zaman yazar olamaz, çaylak olarak sözlüğü okursunuz ki bunu atraksiyonsuz olduğu gerekçesiyle istemeyiz sözlükseverler olarak.
    2- Ucu bucağı belli olmayan polemiklere, ayarlara maruz kalırsınız. sözlük sallanır, en çok entry girilen başlığa sahip olursunuz. Ve yazar tayfasının akla hayale gelmeyecek yaratıcılığından doğacak bir kamyon olaya şahit olursunuz.
    Ayrıca
    (bkz: seri eksi almak)
    (bkz: yazara ait başlığın +18 öge içermesi)
    (bkz: bayan yazara yağ çeken yazar)
    edit: canlandır kısmında kalmış bu başlık, bir benzeri olduğu gerekçesiyle iptal etmiştim. * * * * benzeri olan başlık için (bkz: burcu esmersoy un uludağ sözlük yazarı olması)
    0 ...
  45. yazarlar için imla kuralları

    1.
  46. Haddime mi bilmiyorum. Ama bir imla kuralının ihlalini belirten kişi başka bir hata yapıyor. Bunun üzerine kendi bilgilerimi tazelemek üzere imla kurallarına tekrar göz attım. önemli noktaları sizlerle de paylaşmak istedim. Hatalarımızın farkına varmak dileğiyle.

    => Kısaltmaların Yazımı:

    +Kurum, kuruluş, müessese, makam, üniversite adlarının kısaltmalarında bütün harfler büyüktür. Harfler arasına nokta koymaya gerek yoktur.
    TRT, TBMM, iTÜ, DSi, TDK, TTK, MEB, AÜ DTCF, DAÜ, D, B, K, G, KB, GB, KD, GD (son sekiz yön adı)

    Bu kısaltmalardan sonra gelen çekim ekleri kesme ile ayrılır. Ekler son harfin okunuşuna göre belirlenir; kelimenin uzun şeklinin okunuşuna göre değil:
    MEB'e, TBMM'nin, DTCD'ne değil DTCF'ye, iTÜ'nden değil iTÜ'den

    +Bazı kısaltmalar da kelime gibi oluşturulmuştur.
    ASELSAN, BOTAŞ, iLESAM, SEKA, TÖMER, TEDAŞ

    +Bunlara getirilen ekler de düz okunuşa göre belirlenir:
    ASELSAN'da, BOTAŞ'a, iLESAM'n, SEKA'nın, TÖMER'den, TEDAŞ'ta

    +Nokta kullanılan kısaltmalar da vardır. Bunlardan sonra getirilen ekler kesmeyle ayrılmaz:
    K.K.K., M.Ö., M.S., P.K., T.C.

    +Özel isim veya unvan olan bir kelime birkaç harfle kısaltılmışsa kelimenin uzun şeklinin okunuşu esas alınır; ekler kesmeyle ayrılmaz:
    ist.da, Alm.yı, ing.ye

    +Özel isim olmayan kelimelerin kısaltmalarına ek getirilirken kelimenin uzun şeklinin okunuşu esas alınır; ekler kesmeyle ayrılmaz:
    vb.leri, vs.den, is.ler, sf.lar, hz.da, çev.e, ed.ı, fiz.le, kim.da

    => Mi soru ekinin yazımı:

    + -mi, kendinden önceki kelimeden her zaman ayrı (bir kelime gibi) yazılır:
    Geldi mi?, okuyor mu?, onlar mı?, özgün mü?...

    +Soru ekinden sonra gelen ekler kendisine bitişik yazılır.
    Seni çağıran bu çocuk muydu?

    +Soru anlamı vermediği zamanlarda da ayrı yazılır.
    Yağmur yağdı mı dışarı çıkmak isterim.

    => "de" Bağlacı

    +Her zaman kendinden önceki ve sonraki kelimelerden ayrı yazılır; bitiştirilmez, "te, ta" şeklinde yazılmaz.

    +"ya" ile birlikte kullanıldığında da ayrı yazılır: "ya da"
    isimlerden sonra da kullanılabilir, fiillerden sonra da.

    +Kelimenin son hecesine kalınlık-incelik bakımından uyar. Ama ünsüz uyumuna bağlı değildir, yani -te, -ta şekilleri yoktur.
    Gölgende ban da bana da yer ver.
    Ateşten kızaran bir gül arar da
    Gezer bağdan bağa çoban çeşmesi.
    Bu soruyu Ali de mi bildi?
    Sorsan da söylemem.
    Çalış da çalış...
    Büyüyecek de bana bakacak.
    Çalışıp da kazanacaksın.
    Alacak ya da almayacak.

    => "de" hal eki

    +"-dE" hâl ekinin "-de", "-da", "-te", "-ta" biçimleri vardır. Bunun sebebi ekin bitişik yazılıyor olmasıdır. Yapım eki olarak da kullanılabilir.
    Eski istanbul'da ne güzel günler yaşanmış.
    Saat yedide mi gelecekmiş?
    Her şey yerli yerinde.
    Suyu bir yudumda içti.
    Siz ayakta kaldınız.
    Çamaşırları elde yıkıyormuş.

    => "-Ki" bağlacı
    +Kendinden önceki ve sonraki kelimelerden ayrı yazılır.
    Atatürk diyor ki: ...
    Bir şey biliyor ki konuşuyor.
    Ben ki hep sizin için çalıştım.

    +Ancak bu bağlaç birkaç örnekte kalıplaşarak bitişik yazılmaktadır.
    belki, çünkü (ünlü uyumuna girmiş), hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki.

    => "-ki" ilgi zamiri

    +Eklendiği kelimeye -ki sadece isim tamlamasında tamlayana eklenir- bitişik yazılır ve bir ismin (tamlananın) yerini tutar.
    senin kalemin-seninki, Ali'nin eli-Ali'ninki, onun düşüncesi-onunki...

    => "-ki" Yapım Eki
    bu yılki sınav, yarınki maç, dünkü film, bugünkü aklım...
    masadaki kitaplar, duvardaki saat, evdeki hesap...

    => Birleşik kelimelerin yazımı

    a. Anlam kayması yoluyla kurulan bileşik sözcükler bitişik yazılır:
    Akbaba, suçiçeği, devetabanı

    b. Ses değişimi yoluyla oluşmuş bileşik sözcükler bitişik yazılır:
    Güllaç (güllü aş), Kahvaltı (kahve altı), Niçin (ne için)

    c. Tür değişmesi yoluyla oluşmuş bileşik sözcükler bitişik yazılır:
    mirasyedi, uyurgezer, sıkboğaz

    d. Yardımcı birleşik eylemler, bileşme sırasında ses değişikliği olmuşsa bitişik; ses değişikliği olmamışsa ayrı yazılır:
    hal-olmak, zan-etmek, seyir-etmek, kayıp-olmak, fark-etmek, muhtaç-olmak
    -> hallolmak -> zannetmek -» seyretmek
    -> kaybolmak -» fark etmek -»muhtaç olmak

    e. Kurallı birleşik eylemler her zaman bitişik yazılır
    anlayıvermek, görebilmek, uyuyakalmak, düşeyazmak

    +Anlamca kaynaşmış birleşik fiiller bitişik yazılır:
    vazgeçmek, başvurmak, hoşgörmek

    => Sayıların yazımı

    +Küçük sayılar, yüz ile bin sayıları ve daha çok edebî karakter taşıyan metinlerde geçen sayılar harfle gösterilir.
    dört kardeş, üçüncü sınıf, yüz yıllık tarih, bin yıldan beri...
    Yaş otuz beş, yolun yarısı eder.

    +Buna karşılık saat, para tutarı, ölçü, istatistik verilere ilişkin sayılar ile büyük sayılarda rakam kullanılır.
    150 kg, 15 metre kumaş, 60.000.000.000 insan...

    +Saat ve dakikaların metin içinde harfle yazılması da mümkündür.
    Saat dokuzda, dokuzu beş geçe, yediye çeyrek kala, sekizi on dakika üç saniye geçe...

    +rakamlardan sonra getirilen ekler kesme işareti (') ile ayrılır:
    1972'de, 2000'den, 12'nci...

    +Üleştirme sayıları harfle gösterilir:
    ikişer, yedişer, dokuzar, üçer üçer, onar onar, ellişer bin lira...

    +Harflerle yazılan birden fazla sayının her biri ayrı yazılır.
    Yüz yirmi beş milyon, on yedi, yedi yüz iki,

    =>Pekiştirme sıfatları ve zarfları bitişik yazılır:
    dümdüz, sapsarı, mosmor, kapkara, apaçık, tertemiz, çepeçevre, sapasağlam, darmadağınık, yapayalnız, çırılçıplak, çepeçevre...
    1 ...
  47. ayrı yazılmış ya da ya da ayrı yazılmamış ya da

    1.
  48. "x ...an(en) yada y ...an(en)" gibi, ya da'sı ayrı yazılmamış başlıkların altına verilebilecek bkz. tümcesi.
    0 ...
  49. devasa vajina taksi

    1.
  50. http://1.bp.blogspot.com/...iant-vagina-bike-taxi.jpg
    http://cache.gawker.com/a...x_Naked-Vagina-bike-2.jpg
    sözlükte bir başlıkta fotoğrafını görüp ve bu neyin nesidir diye inceleyip şu bilgilere ulaştığım icattır: Finlandiyalı sanatçı Mimosa Pale'nin dünyanın çok "vücut parçası odaklı" bir yer olduğunu duyurma amacıyla yapmış olduğu bisiklet taksidir. Helsinki sokaklarında içine giren yolcularla turlamışlardır.****
    4 ...
  51. sözlükte sevişken olan yazarın reelde loser olması

    1.
  52. john rostill

    1.
  53. 1973 yılında elektro gitarındaki elektriğe tutularak ölen şahsiyet. Elektro gitardan elektrik çarpılınır mı sorusunun cevabı olmuş bir kişiliktir. Ayrıca ölüm nedeni john'a benzer olan Leslie Harwey vardır ki, o da 1976 yılında mikrofonunun elektriğine kapılıp ölmüştür.
    (bkz: leslie harwey)
    1 ...
  54. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük