eşinin mahalledeki imajına zeval getiren ve dahi arkasından 'godoş' söylentileri çıkarılmasına neden olan düşüncesiz hareket. bunu yapan muhtemelen sosyal demokrat bir insandır. demokrasi herkese yararlı bir şey ama bu kadarı da fazla be abla. o ağabeyin arkasından dönen ya da bizzat senin arkandan dönen muhabbetlerin az çok farkındasındır ama gene de yapamıyorsun illa tayt giyerek koşuya çıkıyorsun mahallelinin gözü önünde.
özellikle yaz aylarında terlemiş koltuk altları, insanların doğaya saldıkları gazlar, klimasız otobüs ve yaşlı teyzenin rüzgar geliyor diye camı kapattırması.
vurucu repliği hiç bir filmde değişmiyor. '' beni bırakın, kurtarın kendinizi'' en son eline ya el bombası ya da tabanca verilip terk edilirken görünür.
orjinali "lovely legs, what time do they open?" olan bir pickup şeysi. kaldırma repliği. internette bi yerde gördüm, benim değil, olaydı iyiydi ama çok piç olmam gerekirdi o zaman ki olamam.
büyük bir vitrine ve dolayısıyla genişçe bir cama sahip olan herhangi bir mağaza önünden geçmekte olan kadınların istisnasız tepkisi bu. "oğlum kadın ürünlere bakıyor " denebilir ama öyle değil, eczane, otel, cafe vs fark etmiyor. sabah otobüs beklerken 10-15 dakika sayayım dedim kaç tanesi bakıyor diye sonra vazgeçtim bakmayanları saymak daha mantıklı geldi.
tamam vallahi güzelsiniz bu kadar abarmayın yahu !
her gün ortaya çıkan yeni bankalarının türkiye'yi iyi(!) bir pazar olarak görmesi ile türkiye'de şube açmalarıdır.
her köşe başında bir avm, herkesin elinde bir-iki-üç kredi kartı eğey cazip tabi. sonuçta bankalar milleti iyi sövüşlüyor. hesap işletim ücreti, kredi kartı aidatları, kredilerden aldıkları paralar, aylık alışverişlerden alınan faiz gibi gibi gibi onlarca yüzlerce kalemden para alan, türkiye'deki bankacılık sisteminin başına buyruk olması ve istediği her şeyi yaptıktan sonra devletin bunlara sözde ceza kesmesi sonucu bu paranın bir kısmını topluca tahsil etmesi gibi komiklikler var. yani yapılırken kimse bir şey demiyor sonra ceza kesiyor devlet. sonuç: giren vatandaşa giriyor.
eee bunu duran hoca durur mu hiç, biraz da yabancılar söğüşlesin bizi bakalım. üretim yapmadan tüketim toplumu olmak çok güzel ne de olsa.
bu ikramlardan yararlanan yolcuların büyük bir kısmının biletleri çalıştıkları şirket tarafından alındığı için ikramı tüketen kişi ulan o kadar para verdik tabi, bu kadar ikram olacak diye düşünmez.
kendi parasıyla business class bileti alabilen bir adam zaten üçün beşin hesabını yapmayacak kadar parası olan bir insandır.
ciddi bir gerginlik sebebidir bu çift. bir yandan da kavgayı dinleyip kimin haklı olduğuna karar verme yarışı başlar. bayanlar kadını, erkekler adamı haklı bulurlar çoğunlukla.
çocukken misafirliğe gidilen evde kavga eden ebeveyn kadar gergin bir durumdur.
biriken libidonun öfke ya da kaprise dönüşmemesi sonucunda insanların daha az kavga etmesi, daha az birbirine sarması ile dünyanın daha huzurlu bir yer haline gelmesi. prezervatif şirketleri bayram ederdi ve pek tabi ben de.
kurtlar vadisi pusu'ya tekrar göz atmamı sağlayan adamdır. memati'nin ölümünden sonra dizide oyunculuk anlamında birisi kalmayınca zaplarken "ana kurtlar vadisinde oyuncu gördüm sanki" diyip geri döndüm. fanatikte bjkli kendisi.
bileğe ya da boyuna geçirip yemek için düşünülmüş olabilir. benim aklıma başka bir şey gelmiyor. ya da malzemeden çalmış olabilirler. sırf şekil olsun diye yapmamışlardır heralde.
