salon yetkililerini kyusho noktalarına baskı uygulayarak tek tek bayıltmak sonra da seçilen kurbanı bir makinanın arasına sıkıştırıp hard core yapmak (bkz: yaratıcı şeyler bunlar)
türkler uzun süre çin imparatorluğu çatısı altında yaşadılar ve demir işçiliği yaptılar. sonra hun devleti kuruldu. ama çinlilerin kıvrak zekası sayesinde yıkıldı. mağlum göktürk devleti kuruldu. göktürk devletini çinliler yıktı. 2.göktürk devletini çinlilerin köpeği olan uygurlar yıktı. sonra türkler çinlilerden kaçmak için arabistana geldiler ve araplarla anlaştılar.
fen bilimlerinde ustalaşmak için gece gündüz çalışan ve dövüş sanatlarıyla insanı büyüleyen kendinden emin japon gençleriyle, götünü silmek için annesinden yardım isteyen türk gençelerini karşılaştırmak olayı.
herkesin yapabileceği iş değildir. çürkü her şeyimiz her düşüncemiz taklittir. bu sözlük bile taklit farklı gibi görünmeye çalışan insanlar birer özenti sadece.
ilahi taktirdir efendim. zaman kavramı allah ı sınırlamaz melekleri sınırlamaz. cinleri de sınırlamaz. sadece gariban insanoğlunu sınırlar insanın bedeni olduğu içindir tüm bunlar, insanda bir cin gibi bedenin ötesine geçebilseydi, o galaksi senin bu galaksi benim fing atardı.
bir kaç hafta önce televizyonda herkese doğruluğu kanıtlanan önerme, 120 kiloluk polis koşarken yıkılıyor ve ayağı kırılıyor. 168 kiloluk arkadaşı onu kaldırmaya çalışırken düşüyor ve 8 derece hipermetrop gözlüğü kırılıyor.
bir shaolin aforizması, gerçekten çok anlamlı bir söz. hiçliğe ulaşmak maddelere her türlü emri verebilmek, maddelere üstünlük sağlamaktır. boşluğa ulaşmak zaman kavramının üstüne geçmektir. ayrıca boşluk ninjutsu sanatındaki son seviyedir.
olsa olsa 4 yaşındaki insandır. başka bir açıklaması olamaz. eğer bir insan kurtlar vadisi izlerken heyecanlanıyorsa prison break izlerken altına patır patır doldurur.
istanbul kentini yeterince kirleten milletin yapması gereken şey, roma zamanında bir cennet olan istanbul türkiye cumhuriyeti yönetimi altında resmen çöplüğe döndü. boğaz intihar eden cesedlerden geçilmez oldu. şehir insanları oksijen solumuyor egzoz gazı ve sigara dumanı karışımı ilginç bir gaz soluyor. varoş her yerde bu güzel şehrin çığlıkları duyulsun artık.
çoğu insanın göremediği gerçek, görememelerinin bir sebebi var tabi ki, türkler futbolu eğlenmek için oynamazlar kavga çıkarmak için oynarlar. bu yüzden futbol sistemlerinin işleyişlerini kavrayamazlar.
iç anadolu halkının obez olmasının altında yatan temel sebep, türk insanı günlük spora harcanan parayı israf olarak görüyor. spor salonuna ödenen aylık ücreti, eve spor aleti almayı, dışarıda koşuya çıkmayı, lüks ve gereksiz buluyorlar. oysa egzersiz yapmak insanın temel ihtiyaçlarından biridir. yemek yemek gibi, nefes almak gibi, ayakkabı giymek gibidir olmazsa olmazlardandır. asıl lüks tüketim olan şey sigaradır.
türk gençlerine bakarak kolayca anlaşılabilecek durum, türk gençleri boş insanlar gerçekten, gereksizler. hele japon gençleriyle türk gençlerini karşılaştırınca acı gerçek su yüzüne çıkıyor.
kendimle light yagami yi, amcaoğlumla uchiha sasuke yi, komşumuz orhan abi ile uchiha itachi yi karşılaştırıyorum. arada dağlar var.
bir kere türk gençlerinin dili kullanımıyla japonlarınki bir değil dil demek düşünce demektir. konuşmak düşüncenin ikinci evresidir. japonlar düşünce olarak gelişmişler türkler düşünce olarak basitler.
dalgıç kuşarı, adlarından da anlaşıldığı gibi, çok iyi dalabilen, su altında beş dakikaya kadar kalarak 400 metre gidebilen, ama karada olduğu gibi gene sola doğru eğri yer değiştiren kuşlardır. dalgıç kuşları amerika ve avrupa nın kuzeyindeki ormanlık tundra bölgelerinde yaşar, ama kışı ılıman bölgelerde geçirirler. ağlamaklı ve tuhaf bir ötüşleri vardır. dalgıç kuşları, insandan kaçan, oldukça ürkek ve kuşkulu hayvanlardır.
istanbul da doğan jale yılmabaşar, 1957 de A.B.D de lise öğrenimini yaparken seramik çalışmalarına başladı ve eğitiminin 1. yılında ilk sergisini açtı. 1958 de istanbul tatbiki güzel sanatlar okuluna girdi. öğrenimini sürdürdüğü 4 yıl boyunca yaz aylarında arzberg schonwald porselen fabrikasında eğitim gördü. 1962 de tatbiki güzel sanatlar okulunu bitirdi. 1966 da aynı okulda ders vermeye başladı. bir çok uluslar arası seramik yarışmasına katıldı, 1968 de faenza uluslararası seramik yarışması nda altın madalya, 1969 münih el sanatları fuarı nda altın madalya kazandı.