ileride "üniversite neymiş ben hayat üniversitesinden mezunum" ya da "kim demiş 2 yıl repeat yapıp kaldığımı, dekanı tartakladım da ondan atıldım" triplerini yapmak zorunda kalacak, öahalle kahvesinde oturup; beğenmediği 0 alacağım diye ağlayıp 95 alan kizlari ağzının suyu akarak izleyecek ve muhtemelen de olgunlaşma enstitüsü bir hanımla evlenecektir.
Çok dertli erkektir, zira kağıdını tam yapmış hatta bir kaç yere de fazladan bilgi eklemiştir, nasıl olur da 93 gelebilir? Sınıfta trip yapılır, hocanın odasına gidilir dırdır yapılır, hoca korkulacak ya da daha sonra yeniden karşılaşılacak bir hoca değilse dilekçe verilir, kağıt komisyona okutulur. Kıskanç hocanın kestiği o 7 puan alınır böylece.
Gayet haklı erkektir çünkü bilinir ki 93 A- gelir ama 100 A gelir ki, A dünyanın en güzel harfidir çoğu zaman
Bir yarıyıl boyunca her derste okuyunca kabak tadının doruğuna çıkaran; insanın her yerde "hanum hey", "görelim hanum ne soylamış", "boy boyladım soy soyladım" gibi enteresan kalıplarla konuşmasına sebep olacak hikayeler.
Çok övülür pohpohlanır ama döneminin dil özelliklerini yansıtmak dışında çok bi önemi yoktur; oğuz kağan destanının islamiyet destekli ikinci sürümü gibidir. Yazımında bütünlük bulunmaması okuyanları zorlar çok.
salak salak esprilere malzeme olan, yoplumun daha gay deninca salyalarını akıta akıta gülmeye başlayan kesiminin eğlence malzemesi olan insandır.
büyük ihtimalle, hiç bir şeyden ahberi olmayan; haberi olsa bile bunu sessizce kabullenecek olan babadır. gidip arkadaşlarına bir kızım bir çekimserim var gibi zevzekçe espriler yapmaz; bilir ki eşcinsellik cinsiyet değil cinsel tercihtir. belki üzülebilir, canı sıkılabilir, oğlunu reddedebilir ama bunu millete anlatmaz.
sabaha karşı 04:45de bize veda eden yazar. halide edipden sonra en yetkin feministimiz. çok üzdü hepimizi ama öldüğü için üzülmediğini biliyorum, çünkü o türk kadınını bugünkü konumuna getirmek için çok çabaladı; adı olmayan yüzlerce kadın onda yaşadı ve yaşayacak
idolüm olan edebiyatçı. tariz ve eleştiride çığır aşmış, cesareti ve gururu ile ölmüştür. boğdurulduğu gün yalaka meslektaşları hemen
"gökten nazire indi siham-ı kazasına
nef'i diliyle uğradı hakkın belasına"
deyip, sevinçlerini belli etmişlerdir. unutulmamalıdır, unutulmayacaktır. osmanlı türkçesinin en kuvvetli ve zengin biçimini eserine yansıtmış dil konusunda ne derece usta olduğunu göstermiştir
kendi milleti dışında her milletin ona düşman olduğunu sanıyorsa, insanlığa yapılan katkılardan değil de katkıyı yapanın türk olmasından keyif alıyorsa, amacı dünyaya değil türklere yarar sağlamaksa, yüzyıllarca göt göte yaşadığı komşuna "adi yunan" "pis arnavut" gibi sıfatlar takarak dakkada satıyorsa, yüzlerce devlete ev sahipliği yapmış anadolu gibi bir toprağı türkiye türklerindir gibi bir cahil cesareti ile sahiplenmişse o kişi türktür.
bir de şu var;
yaptığı yemek kokuyor diye mutlaka komşusuna da götürüyorsa, evi temizlerken sokağı da süpüryorsa, güne gittiğinde bacaklarını hafifçe yana kıvırıyorsa, kahvede okay oynayıp bütün çayları ödüyorsa, hemencik duygulanıyorsa, gözlerinin dolduğu anlaşılmasın diye başka odaya kaçıyorsa, ayşeciği ömerciği biliyorsa, adile naşiti özlüyorsa, pazarda alışveriş yaparken giysinin kumaşına değil de yerine bakıyorsa, yunanistanla ilgili düşmanca bir söylev ortaya atıldığında "karşı komşudan düşman mı olur, adam sen de" diyorsa, bamyayı bile seçiyorsa, ayran yapıp, cacık yiyorsa, bu kişi de türktür.
başlık açmanın pasaport almaktan daha zor giri girmenin ise mülakata benzediği, nazi kampı sözlük. her girdiğinizde çöpünüzde bir sürü giri olur; ya noktalamadır ya "eksik bilgi"dir (evet herşey tam olmazsa olmuyor)... can sıkar biraz
kurtlar vadisi faciasının ülkemiz literatürüne kattığı, büyük bir kesimi etkilemiş ama aslında bir şeye benzemeyen söz öbekleridir. "korkaklar kahraman olmaaz", "ben gaz maskesiyle gül koklamam", "oyun bittiğinde şah da piyon da aynı torbaya konur" vb gibi dizinin izleyici kitlesimalumni etkileyecek nitelikte üretilmiş, ticari amaçlı, uyduruk, komik söz öbekleridir
gayet yerinde eylem. gerçekleştirebilmek için entel olmaya, ya da türkçe manyağı olmaya gerek yoktur, yalnızca özneti ya da moron olmamak kafidir. şiddetle uygulayınız
abartılı olduğuna inanmayı çok istediğim, eğer günümüzde geçerliliğini sürdürüyorsa vay halimize olan söz öbeği, buna benzer olarak azimle işeyen mermeri deler denir bir de
eksik ifade edilen bir durumdur. (ukteci arkadaş bir filolog istemiş ama filolog adayı olarak yardım edeyim isterseniz). türk kelimesinin kökeni çok tartışmalı olmakla birlikte arapça veya farsça olmadığı kesindir. ancak türk sözcüğünden türkiye sözcüğü türetilirken arapça gramer yapısında bulunan iyye yada nisbet i'si+ye biçimindeki ek kullanılarak türkiyye kelimesi türetilmiştir, buna benzeyen türkiyyat ve türki kelimeleri de mevcuttur.
ancak bir kelimenin kökü sadece aldığı eke bakara belirlenmez, şayet kelimenin kökü ve eki başka dilelrdense o kelimenin kökeni ikili olarak belirlenir. türkiye sözcüğünün kökeni tr+ar biçiminde gösterilebilir ama buna türkçe demek, yıllardır kullanıldığı için yanlış olmaz ve sanırım türkland yerine türkiyye tercihimiz olan bir sözcüktür