elinizin kolunuzun, kıza bok atacak olan her bir tarafınızın bağlanması demektir.
vakti zamanındaki hayatımın iti, şimdi yeni sevgili yapmış.
utanmaz arlanmaz facebookdan bir de mesaj atar; *
"ahaha şeytanin fisildadiklari bak, aynı sana benziyor değil mi?"
lan baktım hakikaten de şaşılacak derecede bana benziyor. çirkin desem olmayacak, kaşar gibi duruyo desem hiç olmayacak... ben şimdi bu kıza, eski sevgili olarak nasıl bok atıcam bilemiyorum, cok zordayım.
eski sevgili değil mi işte, her türlü keyfinizi elinizden almayı kendine görev sayar ipne.
edit:bu arada başlık da saçma oldu, farkındayım ama neyse.
http://ihbarhatti.meb.gov.tr/ adresinden ulasılabılecek adı üstünde internetteki zararlı içerikli siteleri ihbar edebileceğiniz site.
bugun incisözlük te meydana gelen bir olaya denk geldim. inci sözlükte dolasmadıgımı, sadece baska bir sözlükteki linki kullanarak girmiş olduğumu söylemek isterim.
karsılasılan durum vahim, adamlar artık sex anılarını fotoğraflayıp siteye vermiş durumda. Bu sebepten olusabılecek ikinci liseli serap durumundan korkarak, cidden saf ve temız duygularla gittim siteyi ihbar ettim.
bi de paşa paşa gercek ısım soyısım kullandım, hadı hayırlısı gelişmeleri hep birlikte takip edicaz.
bir antidepresan. Duyuları son raddeye getiriyor, her seyden tırsan, ürken bir hale geliyorsunuz. Bunlar genelde tüm depresanların gösterdiği yan etkilerdir. serdep diğerlerinden farklı olarak, cinsel isteği çok çok arttırıyor. Bir örnekte tepişelim; iş makınasının sesi, kapı zili gibi gündelik hayatta karşılaştıgınız seyler azmanıza sebep olabılıyor.
Fakat işin pis yanı şu; boşalamıyorsun.
Zorunlu kalmadıkça kullanmayın aq.
Necip mahfuz'un kahire üçlemesinin ilk kitabı. yazarın 1988 nobel edebiyat ödüllünü almasıda bu üçlemenin büyük payı olduğuna inanılıyor.
1900'lü yıllardaki Kahireli tüccar ailenin yaşadıkları binbir gece masalları tadında anlatılıyor. Arap edebiyatının alışılagelmiş dilinin bugünün anlatımıyla uyumu edebiyat ödülünü haketmesini sağlamıştır.
uuserin dış ve iç etkenler sebebi ile kendini kaybetmesi sonucu oluşan durumun entry üzerindeki etkileridir.
dış sebeplere örnek vermek gerekirse: aile baskısı, sevgili baskısı, siyasi baskı, baskın baskısı vb.
iç sebepleri ise şöyle özetleyebiliriz: psikolojik bunalım, fizyolojik bunalım, erken boşalma, saç boyasının çok erken akması.
sevgili anneannemin vecizelerinden biri olan söz. bir yabancının (yabancıdan kasıt kendi evi dışında bir yer) evinde uyumaktır.
gençliğimde gidemedim arkadaşlarıma. hep bunun ezikliği ile büyüdüm.
bütün kızlar toplanmış toplanmış toplanmış, bir ben sap gibi evde... sonra bu kız niye mutsuz?! mutsuz olurum elbet.. psikolojimi yediniz lan..
işte bu söz lise yıllarımın b*ktan geçmesine sebep olmuştur. hiç öyle pijama partilerim, sevgilileri çekiştirmek için arkadaş toplantılarım, ağda günlerim... (pardon sonuncusu içsesti.) neyse işte bu tür arkadaşlarla geliş gidişim olamadı.
karşıma hep bu veto edici söz çıktı. annem gençlik yıllarının acısını alırmış gibi hönkürdü bu sözü bana. "ben gidemedim arkadaşlarıma, sen de gidemeyeceksin nihahay" şeklinde.
bu söz bir de aşağılama şeklinde kullanılır. sen ne biçim insansın, ne terbiyesizsin dermişcesine. Ulan duyanda torbacılık yapıyoruz, kapkaçta grup oluyoruz sanır. Gamzeye gidiyorum lan alt tarafı, hani şu bir alt sokağımızda olan gamze.
yok efendim ya müsait değillerse, ya evde bir gerginlik varsa, ya yemek yiyorlarsa, ya bugunki hava basıncı aile sakinlerini olumsuz yönde etkilemişse..
sus sus tamam gitmiyorum..
- anne, babama söyle beni akşam gamzelere yollasın. bak nilay, duygu, ayşegül falan hepsi orda olacak. (olaya giriş, bu kısım çok kararlı olmalı)
+ hayır kızım, sorman bile hata.
- yaa anne offf yaa, çok gitmek istiyorum ama, herkes orada olacak. bi kerecik izin versiniz nolur, bir daha istemicam söz, hadi annecim annem benım (yağlama olmazsa olmaz)
+ aaa anne duyuyor musun şu edepsizi. el yastığı koklamaya ne de meraklıymış. kız dediğin evinde olur, hayır şeytanın fisildadiklari, git odana.
- yaa anneanne sen bir şey de bari ya off. (dış kuvvetlerden yardım talebi)
* annen ne diyorsa onu yap, hem ne o öyle, başkasının evine gidilir miymiş. Çok istiyorsan teyzene git, hava alırsın.
+ teyzem 46 yaşında, ya off ama yaaa..
artık bu son 5. nesil yazarlığı olsun dediğim, 5. nesil yazar.
kendisine burdan arkadas tavsiyesi veriyorum, yeter artık futboldan uzak dur. Eline bir elişi al, örgü ör ne bilim, olmadı alışveriş yap ama rahat bıralk şu yeşil sahaları. *
yine de, herşeye rağmen, pek hoşgelmiştir.
frederic nietzsche'nin Hıristiyanlıkdan başlayarak bütün dinleri çok sert bir biçimde eleştirip sonunda "islamiyetin önünde diz çökmeliydik" diye haykırdığı kitabı.
nietzsche kitabında, insanlığın başına gelen kötü olayların, insanlığın yanlış tanrı tasavvurundan kaynaklığını savunuyor.
paris hilton ile alakalı bir yazıda okumuştum. Dert yanıyordu süper sarışın ablamız.
"bütün sevgililerim beni tanıdıktan sonra ayrılıyor. beni sexe düşkün sanıyorlar, oysa ben sexi düşünmem bile." diye. Yani bakmayın siz onun vamp olmasına falan, ablamız sukunet arıyor, sukunet.
zaten tahmin etmiştim ben, pek duygusal bakıyor be. senin içini bir ben gördüm bebeğim.
edit: Bu başlık da başımıza kaldı. yoksa paris'in sex cetvelini tutmuyoruz.