kuzenimin iddiasına göre ingilizlerden çok yabancıların yaşadığı bir şehirdir. dilimi geliştirecek ingiliz bulamıyorum diyor kendisi. ben de ingiliz olsam yabancıların yaşadığı muhitlerde oturmam doğrusu.
muhtemelen ileride başına buyruk, önünde durulamaz bir yetişkin olacaktır. ebeveynleri de başlarda ne kadar iyi anne-babalık yaptıklarını düşünseler de sonradan kendileri de çok pişmanlık duyacaklardır bu durumdan. genellikle tek çocuklarda görülür bu durum.
topuk boyu 6 santimetrenin üstü olanlarının beni aştığı ayakkabıdır. bir insan evladı hiç mi konforlu hissedemez üstünde. yok pek bana göre değil. belki de rahat edemeyişimin düz taban olmamla ilgisi vardır. bilemiyorum ama almadan da duramıyorum. dolgu olanlardan bahsetmiyorum tabii ki.