Sana bakışlarımdan sevdiğimi anlaman mümkün değil mi?
Seni böyle uzaktan ellerini tutmadan sevmem imkansız mı?
Gözümün önündeyken sana dokunamamak haksızlık değil mi?
Senin için akan bu gözyaşlarını anlayamaman Günah ...
gibi sözleri olan yonca lodinin henüz çıkmamış şarkısı.
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın
Onun unutamadığın hayali
Sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine
Sevmek neymiş birgün anlarsın
Birgün anlarsın aslında herşeyin boş olduğunu
Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin
Gün gelirde sesini bir kerecik duymak için
Vurursun başını soğuk taş duvarlara
Büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın
Duyarsın
Ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın
Sevmek neymiş birgün anlarsın
Birgün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin
Niçin yaratıldığını
Bu igrenç dünyaya neden geldiğini
Uzun uzun seyredersinde aynalarda güzelliğini
Boşuna geçip giden yıllarına yanarsın
Dolar gözlerin için burkulur
Sevmek neymiş birgün anlarsın
Birgün anlarsın sevilen dudakların
Sevilen gözlerin erişilmezliğini
O hiç beklenmeyen saat geldi mi
Düşer saçların önüne ama bembeyaz
Uzanır gökyüzüne ellerin
Ama çaresiz, ama yorgun, ama bitkin
Bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın
Sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı
Sevmek neymiş birgün anlarsın
Birgün anlarsın hayal kurmayı
Beklemeyi
Ümit etmeyi
Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi
Lanet edersin yaşadığına
Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın
O zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden
Lâl olmuş dilim benim
Sen sor beni dağlara
Sır olmuş sözüm benim
Kulak ver rüzgârlara
Kendinden bul sen beni
Kendinden bil sen beni
ister yüz sür yağmura
ister anlat suya
Kar kapamış yolları
Yola sor, kara sorma
Kendinden bul sen beni
Kendinden bil sen beni
Lâl olmuş dilim benim
Sen sor beni dağlara
Bu dünyanın sarhoşuyum çocuklar gibi
Sev beni anneni sever gibi
Sır olmuş sözüm benim
Kulak ver rüzgârlara
ister yüz sür yağmura
ister anlat suya
Kendinden bul sen beni
Kendinden bil sen beni
Kar kapamış yolları
Yola sor, kara sorma
Dağlara sor beni
Rüzgârlara sor beni
Yollara sor beni
Kendinden bul beni
Yollara sor beni
Kendinden bil beni
ay çok mu gecikti nerdeyse çıkar
sen yalnızlığıma varır varmaz
az sonra yağmuru durduracaklar
rüzgarı değiştirdim
ustura ağzı poyraz
yok canim yıldızları unutmadık
mutlaka yerlerinde bulunacaklar
kenarı yaldızlı mavi bir karanlık
sutlu çıplaklığını örtecek kadar
senin için olduğu asla bilinmeyecek
yapraklarını birden dökecek dutlar
şafak sökerken sekiz on kadar simsek
balkonda islemeli müstesna bulutlar
ayak bastığın an şehir de değişebilir
yoksa moskova'mı?
belki berlin belki dakar
belki 30'lardan mehtap yorgunluğu izmir
körfezde şerefine donatılmış vapurlar
nerede ne zaman kaç kere yasadık
nasıl bir sevdaysa eskitememiş yıllar
bitirdiğimiz hersele yeniden başladık
dudaklarımızda birbirimizden mısralar *
the sims'in efsane karekteri güzel hatun, her yeni yapılan eve ''gomans nana'' diye gelir, sıkı komşudur,* sims2 de uzaylılar tarafından kaçırılmış, üzüldüm..
(bkz: cassandra goth)
(bkz: mortimer goth)
emre tilev'in içine sıçtığı, durduk yerden daha yarışın bitimine 15 dakika varken bile heyecan yaptığı, ve devamını rtl'den takip etmek zorunda kaldığım yarış, cnnturk cem yılmaz'ın sunumundan memnun olmayan izleyiciyi tatmin etmeye çalışırken iyice batırmış, yeni tercuman kızımızın da pilotların ismini öğrenmesi gerektiğini düşünüyorum.dandik sunumuyla cem yılmaz'ı ve yarısının sallama olduğu çevirileriyle eski tercumanı özledim bile.haa bi de hepsi toptan diksiyon dersi alsın emre tilev heidfeld yerine ne dediğini anlamamıştım hizveltmiş burdan tifosi kardeşim tifosiye selam ediyorum