An itibarıyla, penceresinde oyuncak ayı vs bulunduran yalnız yaşayan adamların çocuk istismarcısı olabileceğinin belirtildiği programdır. Ayrıca programda ssg nin parasının ,avukatının olduğu, inci admininin evinin basıldığı , incinin ne zaman isterse okana saldırabileceği,... gibi sansürle mücadeleyle ilgili atılacak adımlar da konuşulmuştur. Program komplo teorileri tadını almaya başlamıştır. izleniyoruz, kontrol ediliyoruz , deri altına çip ,hadi uyuyalım.
Nasıl karşılanacağı önceden kestirilemiyorsa riskli bir cümledir. Bir söz hareket nerde taciz nerde kur kabul edilirin cevabını tokatla öğrenmeye cesaret etmek gibidir.
Evlenince çalış-tırıl-mamak niyetindeki her erkek veya kadın sevgili kişisine bunu demekte bir sakınca yoktur.
idari işlemin açıkca hukuka aykırı olması ve idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması halinde Danıştay veya idari mahkemelerin verdiği durdurma kararıdır.
Anayasa değişiklik paketini okumamış , neyi oyladığını tam bilmeden kulaktan dolma bilgiyle oyunu vermiş , evetiyle neyi değiştirdiğini hayırıyla neye karşı çıktığını sonra öğrenen yurdum insanıdır.
ister toplumda bir grubun halkın direnişini kırmak için meydana getirdiği ortak korku olarak isterse kamu otoritesini veya toplum yapısını yıkmak için girişilen korku ve yılgınlık saçan şiddet hareketleri olarak kabul edilsin , terör veya terörizmin ideolojik bir unsuru barındırması kaçınılmazdır.
Sadece bizim toplumumuzda değil, diğer toplumlarda da ; örgütün hareket noktasını oluşturan, dayandığı ideolojiye göre terörist veya değil şeklinde algılanması yaygındır.
Örgütün dayanak noktası olan ideolojisi, faaliyet amacı,karşı duruş sergilediği hedef kitlesi , yapılanma şekli ne olursa olsun , hedef gözetmeyen/ayırt etmeyen kitlelere yönelik şiddet eylemleri, toplumda yaratmayı hedeflediği korku panik havası, bu korkudan beslenen sindirme politikası kısaca terörizmi birinci araç olarak kullanması vb özellikleri nedeniyle bir örgüte terör örgütü denilebilir.
"Hamasa terörist demek" cahillik olmadığı gibi "hamas terörist bir örgüt değildir "demek de cahillik değildir.
Ancak, "hamasa terörist diyecek kadar cahil olmak" şeklinde bir cümleyi sarfetmek cahilliktir.
vicdanı susturma gayreti içinde eylemsizlikten doğabilecek sorumluluğu atma çabasıdır. Devletin uluslararası alanda zaafiyet gösterdiği durumda ortaya çıkan tepki biçimidir.
Oğuz Atay zekası ve alaycılığıdır.
"Sabahları insanlar kahvaltı ederler ve traş olurlar ....Bilir misiniz, üniversiteyi bitirdiğimiz zaman hepimiz nasıl saçlı sakallı kocaman bebeklerdik....Sonunda hepimizi kurt kaptı tabi. insan taklidi yaptığımız için, kurtlar bizi adam sandı...
yokluğunda inşa ettiğim o hayali
bir anlik öfkeyle yerle bir ettim
ağır bir bilanço hayatta kalan yok
pişmanlik duygusu kendimi ihbar ettim
ifşa et! suçluyum saklamak sonuçsuz
yahut infaz et varlığım luzumsuz
yaranmak imkansiz ağzinla kus tut
alti yil devamli gittim kanaat notum sorumsuz!
bir hayale adanmis yarım bir öykuyuz
arar ve sorarlar yokuz ki sürgünüz
hangimiz ters hangimiz düz hangimiz yaz hangimiz güz
mechül bir dörtlüyüz
en değerli armağan aşk hayatta gördüğüm
garip bir hediye kurdelasi kördüğüm
boğuştuğum ilmik çözülmez niyetli
bu boşluk yaşantıma ilk okuldan meyilli
benim samimi dostum kafamdaki duygularim
malesef münferitim onlarinda cani sikkin
aşina değildim lüzumsüz kinaye
abiyane bi tabir hep ayni terane
bir birine sürtecek iki liram yok cebimde
hayatla inatlastim hayalimin peşinde
o halde müsade vakur bir ifade
laedri mahlas dervis-i virane
dayan bu badireler de geçici bak inan
uzatma git beni unut dedi hatıram
bak haline yerle bir oldun oyun değil yaşam
ne seyrine ne keyfine ve de rengine kan.
öncelerden kararliydim büyüyecektim çocuk yaşta
hediye yaptim kendime ve postaladim yillara
içini açtim baksin karşımdaydi silüetim
görülmez bir kaza dostum büyümüşüm galiba
birikimlerim yazdiklarimdan ibaret bilinmeli
sayfalarda mutluluk varsa yanliş silinmeli
biz hayatin işçisi dost elimizde emeklerle
arayarak bulursun elbet dürüstlüğü yüreklerde
kapkaranlik bir oda icinde loş lamba
kağıt üstünde kalem koltuğun üstünde ben
çocuklar yaziyorum ya kizarsaniz yeniden
dostlar üzmeyin zaten gönülde var çilem
benim bildiğim hersey yanliş hayatta lakin
seninde gördüğun üzere bulmaliyiz doğruyu canim bu yaşamda
neydi dogru neydi yanliş? derken ellerimde kaldi çok soru
cevaplari yok herseye şaşkın
bak yakala beni ve cümlelerimi kat hayatina
derinlik uzmanindan yazilmis bir not sana
görüyorum rüyalarimda tüm gercek dostlari
yitiriyorlar saygilarini ben sarki yapmadikca
kimisinin ne keyfine ne rengine kan delikanlı
ben de büyüdüm ve küçülmek istiyorum an be an
ah istemekle olsaydı her istek
ve yerine gelseydi içinden geçen dilek
tadından tuz biber çalınırdı hayatın koca bebek
gel geçelim konunun en hakiki merkezine
ve akşa dalalım raksa geçelim
kendimize güvenli bir yol seçelim
bulana kadar toprak eşelim bir gün sende ağlayacaksın be neşelim
senin baktıkların senin battıklarındır.
neye meyil ettiysen ona doğru yollanırsın.
gönül kuşunu hangi avcı vurduysa onun yanına uğurlanırsın.
herkes bir yolcudur yoluna kurban olduğum.
şimdi bana burayı tapulamış bir dünyalı gösterin
ve şimdi gösteremediklerinizle övünün.
ben en doğruya en yanlışlardan geçerek ulaştım
sizin bataklıklarınızdan gül bahçesine nihayet ulaştım.
bir sebep ve bir sonuç biri dipte biri en uç
her sorumun cevabı neredeyse korkunç
ayaklarına kapandığım halim ilginç
kabuğumdan taşırmak istemediğim içimdeki utanç!
29 Nisan 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun idari Para cezaları başlıklı 68. maddesi b fıkrası gereğince
" Nüfus olaylarını bildirme yükümlülüğü olup bu yükümlülüğünü bu Kanunda belirtilen süre içinde yerine getirmeyenlere, nüfus ve aile cüzdanlarını kaybedenlere ve nüfus cüzdanının geçerlilik süresinin son bulmasından itibaren altmış gün içinde bu cüzdanlarını değiştirmeyen kişilere veya bu durumdaki çocukların veli veya vasilerine, yurt içinde ilçe nüfus müdürlüklerince, yurtdışında ise dış temsilcilik veya dış temsilciliklerde görevli memurlarca 50 YTL idari para cezası verilir." hükmü getirilmiştir.
Yasa 29 Nisan 2006da yürürlüğe girmiş olsa da, aynı yasanın Geçici Madde 3 gereğince ( Geçici madde3-Bu Kanunun geçici 2 nci maddesinin uygulama süresi içinde nüfus olaylarını nüfus mevzuatında öngörülen süreyi geçirdikten sonra bildirenler ile nüfus ve aile cüzdanını kaybedenlere bu Kanunun 68 inci maddesi hükmü uygulanmaz.)bu maddenin yürürlük tarihi geçici madde 2 de belirtilen işlemlerin bitiminde yürürlüğe girecektir ve de artık yürürlüğe girmiştir.
Ancak telaşa mahal yoktur.
Şöyle ki; kimlik kaybedene ceza derken kendi isteği ya da kusuru dışındaki kayıplarda ceza öngörüyor.
Misal kimlik çalındı, sen gerekli tedbirini almışsan ceza verilmeyecek
Yada bir yangın ,sel,vs de kayboldu ceza verilmeyecek elbette.
Aslında yasa koyucu bu madde ile, kimlikle işlenebilen sahtecilik dolandırıcılık,vs suçlar bakımından caydırıcılık yaratmak istemektedir.
Burada , kimliğini kaybeden kişinin kayıpdaki kasti eyleminin cezalandırıldığını unutmamak lazım.
Cep telefonu üreten,satan şirketlere 6 ay boyunca para kazandırma sorumluluğunu yerine getirmediği için ifşa edilmeli, ayıplanmalı, ayakkabı bağcıkları birbirine bağlanıp yürütülmelidir. Fakirlik de bi yere kadar denmelidir kendisine .
Sanatçılardan bir grubun , başbakanın açılım yemekleri serisi kahvaltı seansı yerine tekel işçileriyle kahvaltı etmeleridir.
Başbakan ,tekel işçilerinin eşzamanlı karşılık veremeyeceği bir açılım yeme-içme daveti arayışında olsa gerektir. Başbakan sigara börekli bir açılım altın günü düzenlese moral bulacaktır.Mangallı pijamalı açılım pikniği de verecek midir?
Pek bi susuz kalmış kişi cümlesidir. Ayak suyu da kandırmazsa sevgilinin diğer organlarını yıkayıp içebilitesi vardır.
Bu insanevladı pek bi aç kalırsa sevgili kişisi dikkatli olmalıdır.
Hıdırellez sabahı yaprak üzerinde biriken çiy damlaları ile, karınca yumurtası ile, kuzu midesinden çıkan pelte ile de mayalanması mümkün olan, sağlıklı ve lezzetli yiyecektir.
Askeri Mahkemeler Kuruluş ve Yargılama usulü kanununun
9. m :Askerî mahkemeler kanunlarda aksi yazılı olmadıkça, asker kişilerin askerî olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askerî mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait dâvalara bakmakla görevlidirler
Müşterek suçlar başlıklı 12.maddesi: Askerî mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi kişiler tarafından bir suçun müştereken işlenmesi halinde eğer suç Askerî Ceza Kanununda yazılı bir suç ise sanıkların yargılanmaları askerî mahkemelere; eğer suç Askerî Ceza Kanununda yazılı olmıyan bir suç ise adliye mahkemelerine aittir.
Şeklindedir.
Askeri Mahkemelerin görev alanı 9. ve 12. maddeyle sınırlıdır.
5271 sayılı ceza muhakemesi kanununun 250 maddesi son fıkrasında yapılan değişiklik ile "... Savaş ve sıkıyönetim hali dahil askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır" hükmü, "... Savaş ve sıkıyönetim halinde askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır" olmuştu.
Yapılan değişiklikle, 250. maddede yazılı suçların savaş, sıkıyönetimve askeri mahkemelerin görevine giren hallerde adli mahkemeler görevli değilken görevli hale getirilmişti.
Verilen yürürlüğü durdurma kararıyla birlikte, yasanın uygulanmasına dair getirilen geçici m 1 in de yürürlüğü durdurulmuştur. Bu geçici madde de : 1 – Bu Kanunla, 5271 sayılı Kanunun 3 üncü ve 250 nci maddesinde yapılan değişiklik hükümleri, yürürlüğe girdiği tarihte devam etmekte olan soruşturma ve kovuşturmalarda da uygulanır.hükmüdür.
Yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin durdurma kararının bu denli gündemde olmasının esas nedeni aslında bu geçici maddedir.
Baz alınacak ürünler ve oranları, hanehalklarının tüketim harcamalarına göre yani "Hanehalkı Bütçe Anketi", "Yabancı Ziyaretçiler Anketi" “Kurumsal Nüfusa Yönelik Tüketim Harcamaları Anketi” ile belirlenmektedir.
TiK bu anketleri 8500 civarı hanede yapar, burdan çıkardığı sonuca göre spete kimi ürünleri koyar kimini çıkarır.
Bu anketlerin yapıldığı hanelerden alınan verilerle kalamar, karides, scooter motosiklet gibi halkımızın sıklıkla tükettiği temel ürünler belirlenir.
Sepet içindeki ürün sayısı tüfe için 449, üfe için ise 768dir.
Halkın sıklıkla tükettiği ürünleri belirleyen anketler sonucunda oluşturulan sepet, yine halkın tüketimindeki değişiklikler baz alınarak her yıl yenilenir.
Örneğin 8500 civarı hanede yapılan anketler de göstermiştir ki halkımız kuru kayısıyı daha fazla tüketmeye başlamıştır. Dolayısıyla sepete dahil edilmiştir.
Bir önceki yıl sepette bulunan VCD film kiralama ücreti ise, halkın film kiralayıp izlemekten vazgeçmiş olması karşısında sepetten çıkartılmıştır.
24 Şubat 2008 de alıcı konsorsiyumun kurduğu Mey AŞ.ne 292 milyon dolar bedelle özelleştirildikten kısa bir süre sonra %90 hissesi bir amerikan şirketi olan Tekas Pasifik şirketine 810 milyon dolara devredilen Tekelin adına özelleştirme denilen yağmalatmanın mağdur işçileridir. 5.6.2003 tarihi itibarıyla 68,3 trilyon liralık bir öz varlığa sahip özelleştirilen kısım, ihale süreci içinde gerçekleştirilen mali yapı düzenlemesine ilişkin operasyonlarla 348,4 trilyon liralık bir öz varlığa sahip şirket şeklinde "özelleştirilmiştir". Şirket aktif ve pasifiyle devredilmemiş, işçi kıdem tazminatı (2004 tarihi itibariyle 31.9 trilyon liradır),vb borçlar TEKEL tarafından üstlenilmiştir.
Buna göre, içinde sonraki yıllar için alınmış üzüm, anason ve alkol gibi parasal tutarı büyük düzeye ulaşan varlıkların yanısıra , devir tarihine kadar üretilmiş ve stoklarda satışa hazır ürünlerle birlikte, borçsuz, Türkiye pazarının rakıda %100,Şarap’ta yüzde 8 ve Bira’da yüzde 1’( 2002 yılı itibariyle)ini elinde bulunduran, 17 fabrikasıyla bir çöpsüz üzüm Mey Aş adlı şirkete hediye edilmiştir. Mey Aş de 292 miilyon dolara aldığı hediyenin &90 hissesini 810 milyon dolara tekas pasifik şirketine satmış, işini bilen tacir olarak gayet de güzel bir komisyon almıştır.
Böylesi güzel karlı! bir özelleştirme sonucunda tekel işçileri ne istemektedir.işsiz kalmaktan, ücretlerin yarıya düşürülmesinden, her an işten çıkarılma endişesiyle çalışmaktan, birikmiş kıdem tazminatı haklarından feragat etmekten korkacak, mali ve sosyal haklarının peşine kış kıyamette düşecek ne vardır.
Tekel işçileri bu soğukta gece gündüz hak arama mücadelesine giren ve fakat haklarının ödendiği gaspedilmediği öne sürülen , birkısım komşularımızdır. Sussalar da işyerleri gibi kendi hakları da yağmalansın denilen kişilerdir.
Açıköğretim tercihlerinde ciddi azalma olması karşısında açıköğretime talebin artttırılması çabası olarak görünmektedir.
Açıköğretim öğrencilerinden yüzde kaçının bu hakka sahip olabileceği henüz belli olmasa da , örgün öğretime geçebilme ihtimali dahi tercihte motivasyon yaratacak bir uygulamadır. Bu açıdan başarılı bir taktiktir.
Örgün öğretim kurumları mevcut öğrenci sayısının bir kısmını mı bu haktan yararlananlara tanıyacak yoksa ek kontenjan mı açacak an itibariyle belli olmayan bir durumdur.
Gaza gelmek , kendi kendini gaza getirmek, gaza geldikten sonra kendine gelememek,kendinizdeyseniz size gelmeyelim efenim denilecek durumun vücut bulmuş halidir.
Ağlasaya az iyi olur inşallah kişisidir.
Gerçek olma ihtimali olan bir durumdur.
Biri onu sürekli yanlış anlıyordur.
Birinin onu sürekli yanlış anladığını düşünüyordur.
Birinin onu sürekli yanlış anladığını sanıyordur.
Birinin onu sürekli derken çoğunlukla yanlış anladığını söylemek istiyordur.
Ne dediğini bilmiyordur sadece karşısındakine kızmıştır.
Söylemek istenilen, düşünülen, söylenilen,söylendiği sanılan,karşısındakinin söylenenden aslında duymak istediği,duyduğu,anlamak istediği, anladığı, anladığını sandığı farklıdır. Her defasında farklı bir nedenden yanlış anlaşılmak ya da yanlış anlıyor olmasına dertlenmemek gerekir.
Balıklar ve diğer kabuklu canlıları içinde barındıran mercan resifleri, birçok balık türünün üreme ve beslenme yeridir.
Mercan resiflerinin dünya için belki de en büyük önemi karbon döngüsünün yaşandığı yer olmasıdır. Bu açıdan bir bakıma ormanların sualtındaki eşdeğeridir.
Mercan resiflerinin yokolması da içinde barınan 100.000 çeşitten fazla balık türünün tehdit altına girmesinin yanısıra (balık tutmam,yemem, sevmem diyenleri de ilgilendirecek olan) doğal dengenin bozulmasıyla zincirleme reaksiyona neden olabilecektir.
Mercan resifleri bir yılda ortalama 2cm kadar uzayabilmektedir.Resiflerin pekçoğunun milyonlarca yıllık bir mazisi bulunmaktadır.
Devletin temel organlarıdır.Demokrasinin sağlıklı olması için kuvvetler ayrılığı ilkesine göre yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız biçimde işlemesi beklenir.Ancak yasa koyucunun aynı zamanda yürütmeyi elinde bulundurması ya da yürütme organının aynı zamanda yasama yetkisine sahip olması halinde ortaya çıkan sonuç demokrasiden uzak olacaktır.Bundan daha vahim olansa, yasama veya yürütme organının yargı erkini de elinde bulundurmasıdır.Böylesi bir durumda dahi, kişinin demokratik bir ülkede yaşadığını zannetmesi ise ne yiyip içilerek ulaşıldığı araştırılması gereken birgüzelkafa_ birgüzelinsan halidir.