Değişen ekonomik sistem içerisinde değişen, özgürleşen kadının toplumdaki yeni yeri yeni bir kaos doğurmuştur.
Yakın zamanda durulması ümidiyle.
iyi giyinmemiş sevgilidir.
Hayatımın en hızlı terk edilişini yaşatan yazar.
Seks utanılacak birşey mi orası biraz karışık ama geri kalan kısmı mantıklı gibi.
Soyun temalı filmler yanlış okumasının üstüne parçala behçet derim.
Mezarına tüküreceğim.
Aslında o kadar da iyi değil ama ilk o geldi akıma.
Tam olarak nasıl oluyor bilmiyorum acayip bi sap çeker özelliğim vardır.
Şöyle ki; gittiğim her mekan kıraathaneye döner.
Başlarda kimse inanmıyor ama olay bu sadece bu kadar da değil hemen her yerde hemen bi sap örgütlenmesi oluşturup guruba liderlik yapabilirim. Barda tanımadığım masalarla muhabbet kurup masa birleştirdim çok kez ama hep erkek muhabbeti.
Aslında kıraathane mi açsam diye düşündüm şuan.
Dipsiz bir kuyu gibi bitmeyecekmiş gibi gelir.
Zaman kaplumbağalardan yavaş ilerler.
Anlayacak şeyler biriktikçe yalnızlık büyür.
Büyük ihtimalle cinsel açık çekiyordur.
Odur yok yok budur diyerek anlatılamayacak kadar karışık bir ruh hali belki bir rahatsızlık belki abartıdır.
Ezik olan bilmeyen değil emperyalizm karşısında ezim ezim ezilen özentilerdir.
Yazıktır, ayıptır.
Hele yüzüne karşı asla söylememelidir.
Çünkü patronun ağız kokusunu üç kuruşa hemde sizin için çekmiştir.
Severim ama birlik olup ne olacak onu anlamadım.
Yapanın iliğini kemiğini kuruyacak olan eylemdir.
Küçükken süper kahraman hadi hiç olmadı büyücü felan olmayı isterdim.
Sanırım şuan imkansız.
Halimden memnunum ama gözlerimden ışın çıksa fena mı olurdu.
Benimdir.
Yeni insanlarla tanışmayı seviyordur.
Sevdiğimi öğrendim.
Sevildiğimi de.
Bağlama.
Bir kaç ensturman denemesinden sonra sonunda birbirimizi bulduk.
Kendine ulu hakan demiş olmasaydı girerdim.
Hakanlık öyle sözlük kurmakla olmaz geyik bile olsa kendini kanıtlanmamış adamda hakan diyemem.
duygudan duyguya sokar insanı.
Bağımlılık yapar.
Başka şey dinleyemez olursunuz.
Toplumu türklükten soğutmaya mı çalışıyorlar diye düşünmeden edemiyorum.
Tamı tamına yirmi beş.
Ne işe yarar bilmiyorum bir başlık bulduk yazdık işte.
Yetmiş altı metreden inmek.
Sen, halat, allah işte evren bu kadar küçük.
Olmaz bu iş mesela ben kitaplarımı vermem.
Biri bana kitabını verirse de geri alamaz.
Evet pislik bi adamım.
Ben bunlardanmışım da bilmiyor muşum.
Yazık bana bi nefeste on tane roman sayamadım.
1 bozkurtlar
2 ruh adam
3 eylül
4 mavi sürgün
daha fazla entry yükleniyor...