Muhtemelen sadece türkiye'de gerçekleşebilecek bir olaydır. Çalışan personel 9-6 olan mesai saati sonunda yani sabah 9 da geldiği işten sürekli olarak tam 6'da çıktığı için yöneticileri tarafından uyarılıp, herkes 7-8 de çıkıyor sen niye 6 da çıkıyorsun diye eleştirilir. Arkadaşlarına siz niye 8 de çıkıyorsunuz diye soran personel onlardan da '' valla işimiz yok ama çalışıyor gibi görünmek için yapıyoruz, arada cumartesileri gelirim 2 saat facebook'da takılıyorum ben'' cevabını alır.
acayip zor ve hiç bir keyfi olmayan, sadece fantazi olarak yapılan iştir. ne girdiğinden anlarsın ne çıktığından, ne de karşıdakinin vücudunu hissedersin.
An itibarı ile portekiz milli takımının gerçekleştirmek üzere olduğu doğa olayı. Grup maçlarında 3 beraberlik, 2. turda uzatma, çeyrek finalde penaltılar , sadece yarı finalde 90 dakika içinde galibiyet ve finalde uzatmalar şeklinde 90 dakika içinde tek galibiyetle avrupa şampiyonu oluyor herifler.
Fenerbahçe tarafından emre belözoğlu'na 2 defa bonservis ödenmesi olayıdır. Newcastle United'Den 4,5 Milyon euro öderek alınmış, daha sonra bedavaya atletico madrid'e gitmiş ve tekrar oradan 350.000 euro bonservis ile geri alınmıştır.
Baştan edit : Bekarım ve single erkek olarak defalarca bulundum.
Türkiye'de daha çok internet üzerinden tanışma vs.. şeklinde ilerleyen ama özellikle Fransa, Belçika ve hollanda'da özel kulüpleri olan eş değiştirme olayı.
Avrupa'da sanılanın aksine büyük şehirlerde değil şehrin dışında veya küçük kasabalarda yer alan ve farklı konseptlerde tasarlanmış kulüpler (çiftlik evi, şato, gece kulübü, tatil köyü vs..) mutlaka görülmelidir. ( illa çift olmanız gerekmiyor, tek olarak da gidilebiliyor çoğuna)
Genellikle çok sert face control yapılmıyor kapıda, tehlike arzedecek bir tipiniz yoksa ( kılık kıyafet hırpani değilse ve haplanmış gibi görünmüyorsanız vs..) içeri girmek çok problem değil. Önemli olan doğru zamanda doğru yere gitmek, bu yüzden gitmeden önce kulübün o geceki temasını öğrenip gidin, gay gang bang gecesine denk gelirseniz yüzlerce gay arkadaşın fantazilerine tanık olabilirsiniz. Ayrıca gitmeden önce o gece için dress code var ise ( red lingerie, white night vs..) ona uygun kıyafetiniz yoksa ağzınızla kuş tutsanız içeri almazlar. içeri girince dikkat etmeniz gereken tek kural en ufak bir ısrarda bile bulunmamanız gerektiği, oraya gelen kadınlar önüme gelene vereceğim diye gelmiyor, beğendiğim ve canımın istediği ile takılırım diyor, sohbet veya dokunma girişiminiz karşılıksız kalırsa gülümseyin ve uzaklaşın, karşınızdaki türk kızı değil ve trip olsun diye istemiyor numarası yapmıyor, gerçekten istemiyor.
Gülümseyen ve sizinle sohbet açanlarla kısa bir muhabbet sonrası okşama vs şeklinde temasa geçebilirsiniz, herifin yanında karısını okşuyoruz dayak yemeyelim diye düşünmeyin, adam onun için orada.
Karanlık oda benzeri bölgeler tek erkeklere kapalı olabilir, çakallık yapıp aradan kaynamaya çalışmayın yine kapının önüne konulursunuz. etrafınızda göreceğiniz kadınlar adriana lima olmayacak, genellikle sokakta gördüğümüz hafif kilolu abla, teyze modeli kadınlar, beraber olduktan sonra sizi görmek istemezler o yüzden facebooktan ekleyelim, whatsaaptan görüşelim muhabbetine girmeyin.
beğeni alırsa, ilgi görürse anlatmaya devam edeceğim. sorularınız varsa özelden cevaplayabilirim.
2016 yılı 8 mart tarihinde gerçekleşen olay. Dünya kadınlar günü diye bir gün var, tamam kutlansın, kadın erkek eşitliği mesajları verilsin, kadınların problemlerinden bahsedilsin, şiddete hayır vs.. densin eyvallah bunlar güzel şeyler ama bu sene dikkatimi çeken şey tüm sosyal medya paylaşımlarının kadının ne kadar ultra üstün bir canlı olduğu, erkeğin ne kadar basit, sıradan, zavallı, bir kadınla aynı gezegeni paylaştığı için ne kadar şanslı olduğunu anlattığını , hatta ''kadınlar insandır, erkekler insanoğlu'' deme noktasına geldiğini gördüm.
işin kötü tarafı iyi niyetle de olsa bu şekilde gazlanan kadınların doğal olarak taleplerinin artık kadın erkek eşitliğinden çıkıp, kadınlar pozitif ayrımcılığı haketmektedir noktasına gelmesidir.
Yani benim güzel ablam, bugün okuduklarından hoşlandın, gururun okşandı falan ama sen yine de arada bir türk kızı başlığındaki entryleri de bir oku, orada yazanların hepsi doğru değilse bile bugün okuduklarından daha çok seni anlatıyor.
Kafamı nereye çevirsem gördüğüm başörtüsü (veya türban) reklamlarının hepsinde istisnasız olarak yeşil gözlü, slav veya avrupai görünümlü (muhtemelen rus, ukraynalı) ablaların oynaması durumudur. Başını örtersen sen de böyle görünürsün mü denmek isteniyor , ne isteniyor anlamadım. Allah rızası için 1 tane kara kaşlı kara gözlü kız oynatan yok.
Ten uyumu denen şeyin uzaktan anlaşılamaması nedeniyle çok çaba gösterilip binbir naz niyazdan sonra ilişkiye başlanılan ''çok güzel'' sevgili ile ten uyumunuzun olmadığını anca ilk sevişme sonrası anlamanız ve yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal ikileminde kalmanıza neden olacak durumdur. dışarıdan imrenilerek bakılan sevgiliniz ile geceler kimsenin zannettiği gibi uzun ve zevkli değil, çok daha sıradan kızlarla aldığınız keyfin yarısı bile olmayan bir durumdadır. girdiğiniz her ortamda gözler ona dönüyorken, siz allah bilir şunla yatsak kimbilir neler yaparız diye sıradan kızlara bakarsınız, ilişki çok uzun sürmez ve karşısında umduğunu bulamayan çift ayrılır.
Ten uyumu herşeydir, güzellik hiç birşey (olmasa da daha az şey).
Asayiş veya trafik çevirmesi olduğunda nüfus cüzdanını isteyen polisin doğum yerinizi gördükten sonra fazla kurcalamadan kısa bir incelemeyle devam etmenize izin verdiği şehirlerdir.
iç anadolu ağırlıklı olmak üzere kayseri, rize, trabzon, niğde, yozgat, kırşehir, erzurum vb şeklinde bir nevi akp'nin oy oranının yüksek olduğu , aynı zamanda bol polis çıkartan illerdir.
Tam tersi olarak tunceli, diyarbakır, hakkari, siirt gibi pkk çağırışımı yapan yerlerden birinde doğduysanız herşey 2 defa kontrol edilir, ve olağan şüpheli muamelesi görürsünüz.
lise ve üniversite hayatı boyunca ortalamanın üzerinde güzel olması nedeniyle erkeklerden çok talep gören, kimi uzun, kimi kısa bir çok ilişki yaşayan, tüm bar, gece kulübü, eğlence mekanı isimlerini bilip hepsine defalarca gitmişliği olan, bacardi'ye bayılan, evlenme kararı aldığı ana kadar bekaretin beyinde olduğunu iddia edip, artık 30 olduk eskisi kadar talep yok, geliri iyi, tipi çok kötü olmayan, mülayim, gözlüklü memur tipli bir koca bulup evlenmezsem evde kalıyorum galiba dediği andan itibaren, nişanlısına sen benim 2. erkeğimsin diyen, hoppa kızlardan hoşlanmayıp, örf adet geleneklerimize duyarlı, müstakbel kocasının hacı annesini her kandilde arayıp kandiliniz kutlu olsun değil kandiliniz mübarek olsun diyen, geceyi kendi evi dışında bir yerde geçiren kızlara cık cık cık diyen, kocası ve arkadaşlarına etrafın kaşar kızlarla dolu olduğu, hem bu kızları, hem bu kızlarla düşüp kalkanları anlayamadığını, bunlarda hastalık bile vardır diye anlatan, kürtaj ile ilgili bildiği herşeyi internetten okuduğunu iddia edip 35 yaşında tövbekar olup yavrularının anası olan türk kızıdır.
Eski hayatını bilen tüm arkadaşlarına bok atarak etrafından uzaklaştırır. ve eski sevgilileri ile karşılaşma ihtimali olan her yere ben o tarz yerlerden hazzetmiyorum diyerek hayatına devam eder.
sokaktaki binlerce kedi köpeğin aç dolaşmasına, barınaklarda hapis hayatı yaşamasına neden olan en büyük insan grubu hayvansever olduğunu düşünen insanlardır.
Türk halkı hayvanlar konusunda dörde ayrılır.
Hayvanlara sadistçe işkence yapıp, eziyet eden yaratıklar : tüm nüfusun içinde yüzde 1 bile değildir ama psikopatlıkları nedeniyle her yaptıkları haber olduğundan her yerde var sanılırlar.
hayvanlara yaklaşmayan ama zarar da vermeyen insanlar : belki nüfusun yüzde doksanıdır. hayvanlara yakınlık göstermez, evine kedi köpek almaz, hatta dokunmaz bile ama hiç zarar vermez. çok acırsa sokaktaki kedi köpeğe uzaktan ekmek verir o kadar.
kendini hayvansever sanan insanlar : bir heves uğruna , yalnız hissettiği için, havalı göründüğü için hayvansever gibi davranan, kedi veya köpek alacaksa önce markasına (cinsine) bakan, ilk aldığında dünya kadar parayı saçma sapan şekilde oyuncaktı, takım elbise şeklinde kıyafetti diye harcayıp, sonra köpeğin hava eksi 10 derece bile olsa dolaşması gereken, havlayan, çiş yapan bir canlı olduğunu farkedince bir şekilde kurtulmaya çalışan insandır. Tüm petshoplar bunlara çalışır, bunların kullan at hayvan sevgisi yüzünden sürekli sevimli yavru köpek üretilim 2000 euro ya satılır ve sonra ya barınağa, ya ormana bırakılır.
gerçek hayvansever : sokaktan, barınaktan kedisini köpeğini alır, zorunlu aşılarını yaptırır, aptalca kıyafetlere, 350 liralık pırlanta taşlı tasmalara para harcamaz, kedi köpek olarak değil ev arkadaşı olarak görüp sağlıklı ve mutlu olması için elinden geleni yapar.
köpeklerin başına ne geliyorsa köpek sevmeyenler tarafından değil, köpek sevdiğini zannedenler tarafından geliyor, keşke herkes köpekleri 2. gruprakiler gibi sevmese.
Ortalama bir türk kızının içinde bulunduğu yaş grubuna, medeni durumuna göre değişen facebook fotoğraf ve mesajlarıdır.
18-22 yaş : Manyak gibi eğleniyoruz, ben ve arkadaşlarım çok çılgın ve sıradışı insanlarız, 3 günde bir sevgili değiştiriyorum fotoğrafları.
22-27 yaş : işe girdim, çok kurumsal bir insan oldum, sevgilim var, kaliteli ve büyük bir aşk yaşıyoruz, evleneceğiz fotoğrafları.
27-32 yaş : Evlendik, çok sosyal, entelektüel bir çiftiz, sık sık yurtdışına tatile gidiyoruz, arkadaşlarımızla şarap eşliğinde yemekler yiyoruz fotoğrafları.
32-36 yaş : çocuğumuz oldu, 3 kişilik çok mutlu ve sadık bir aileyiz. her fotoğrafımız 3 kişi. ideal aileyiz. çocuğumla üçümüz uyurken fotoğrafları.
36-42 yaş : boşandık, yalnız ve güçlü bir anneyim, erkeklere fazla geldiğim için düzgün birini bulamıyorum, oğlum ve ben ikimiz çok mutluyuz kimseye , hele hele erkeklere hiç ihtiyacımız yok fotoğrafları.
42-50 yaş : erkek kadın ilişkisi gibi basit konuları aştım, felsefi şeyler paylaşmayı seviyorum, çakma mevlana oldum fotoğrafları ve paylaşımları.
50-55 yaş : kimsem yok, kendi yaşımdaki boşanmış kadın arkadaşlarımla gezip dolaşıyoruz, çok yalnızım ama önemsemiyor gibi yapıyorum fotoğrafları.
55-60 yaş : Bol bol atatürk, cumhuriyet kimlerin eline kaldı, şerefsizler memleketi soyuyor siz eğlenme, gezme dolaşma derdindesiniz yazıklar olsun, sorumsuz halk, bulgur dağıtıp oy topluyorlar fotoğrafları.
60+ yaş : Bol bol sahipsiz kedi köpek, sokağa atılmış hayvan ve barınaklara yardımcı olalım fotoğrafları.
Gündelik olarak bakıp, selçuk oynamasın, sneijder oynasın demek yerine daha geniş düşünüp bir şekilde taraftarın kulüp üyeliği gücünü ve dolayısı ile yönetime müdahale edebilme gücünü elde etmesidir.
3 büyük kulüp içinde taraftarın en az etkili olduğu takım galatasaray'dır. 19. yüzyıl Amerikasının zencileri gibi maça gitmesi, ürün alması, bağırması, passolig alması beklenir ama kulüp yönetimi kalın abilerin işidir ve asla oraya müdahale edemez. Bugün aziz yıldırım bir şekilde sokaktaki fenerbahçeliyi, fikret orman sokaktaki beşiktaşlıyı konuşması, duruşu, hayatı algılayışı bakımından gayet iyi temsil ederken liseli veya değil hiç bir galatasaray başkanı sokaktaki galatasaraylıyı temsil edememektedir. Eski başkan Ünal Aysal liseden mezun olduktan sonra tam 42 sene kulübe üye olma ihtiyacı hissetmeyecek kadar (ilk üye oluşu 60 yaşında) kulübü takip eden bir iş adamı idi, sokaktaki kaç galatasaraylı kulübe istediği an üye olma şansı varken 42 sene bekler?. Mevcut başkan kendi ifade ettiği gibi passolig alma ihtiyacı hissetmeyen yani başkan seçilmese idi hiç bir maça gitmeyecek, en fazla evde digiturk'ten şöyle bir bakıp geçecek bir emekli rektör. Her ne kadar sevmesem hatta nefret etsem bile aziz yıldırım'ın yönetimden ayrıldıktan sonra hiç gidemeyecek olsa bile staddaki en pahalı locayı alacağından eminim.
Sonuç olarak taraftarın gazını almak için araya sos olarak Abdurrahim albayrak'ı yönetici almak yerine ( ki kendisi her zaman liseli başkanların listesinde bak liseci değiliz demek ve aramıza sizleri de alıyoruz mesajı vermek için alınır, liseli olmayan hiç bir başkan adayının listesinde kendisini göremezsiniz )
Mehmet Demirkol'un dediği gibi bir seçim günü taraftar istiklal caddesi'ne sel gibi akıp seçim alanını işgal edene kadar bu takım emekli rektörler, ömrü hayatında köfte ekmek yememiş, açık tribünden maç seyretmemiş, hatta hayatında maç bileti kuyruğuna girmemiş başkanlar tarafından yönetilecektir.
tarafımdan malezya'da görülmüş ve ne anlama geldiği çözülememiş kıyafet. Dini inancındır çarşaf giyersin de kısa kollu olması hangi dinin hangi mezhebine girer bilemedim.
Yurtdışında çekilmiş ve facebook profiline konulmuş her fotoğrafın altında bulunan, ben dünyayı dolaştım her yeri avuç içim gibi bilirim mesajı vermeye çalışan , söylediklerinin yüzde doksanı kulaktan dolma olan, tek özelliği sizden bir süre önce oraya gitmiş olmak olan insandır.
her fotoğrafın altına :
Canım süper çıkmışsınız , plaza catalunya daki alfredo's da mutlaka yemek yiyin, hatta benden selam söyleyin belki indirim yapar * . ( her gün 1000 tane turistin geldiği yerde 3 sene önce geldin diye seni hatırlıyorlar sanki kaltak)
Busecim çok güzel yerdir ama yanlış zamanda gitmişsiniz, oralara asıl fraun döneminde gitmek lazım, keşke gitmeden konuşsaydık :((.
Canım iyi eğlenceler, madrid'e geçecekseniz uçak biletini expedia'dan alın çok ucuz oluyor. ( He amk, koca dünyada bir sen biliyorsun expedia'yı.)
Bende geçenlerde ordaydım ama biz pek beğenmedik ( beğeni eşiğimiz çok yüksek).
Canım bizde oraya gidecektik ama sonra vazgeçip amerikayı tercih ettik . ( bok gibi paramız var pis fakirler)
Sakın paella yemeden gelmeyin. ( ispanya'ya giden her 10 kişiden 11 inin bildiği konuyu gizli bilgi gibi uzman ağzıyla veren yavşak)
ara ara yaptığım ve karşımdakinin yaşına göre değişik cevaplar aldığım durum. (Deneklerin tamamı erkektir)
25-30 yaş arasındaysa : bence evlen , biz çok mutluyuz, evlilik güzel şey
30-40 yaş arasındaysa : 5 saniye kadar uzaklara doğru dalgın dalgın bir bakış, sonra dönüp gözlerime 5 saniye kadar konuşmadan bakış, iyi düşün, zor, yani kötü değil ama zor cevabı
40-50 yaş arasındaysa : kafayı mı yedin oğlum, şimdiki aklım olsa sikseler evlenmem, akıllı ol akıllı.
50-60 yaş arasındaysa : babacan bir tavırla '' doğru insanı bulursan güzel ama çok dikkatli karar ver''
60 üstü : acele etme, 35 geçsin sonra evlen.
Bir zamanlar benim de içinde bulunduğum, dışı seni içi beni yakar bir durumdur. Özellikle turizm, eğlence dünyası işlerinde dışarıdan imrenilerek bakılan bir iş yapıp (şampiyonlar ligi maçının operasyonunu yapmak, dünyaca ünlü birini karşılamak , refakat etmek, herkes tarafından bilinen bir dizinin ekibinde bulunmak vs..) çok yakınlarınız dışında kimsenin ayda 1635 TL olan maaşınızı 3 aydır alamadığınızı bilmeden sabah çırağan otelinde kahvaltı, gece reina'da akşam yemeği modunda yaşayıp bir yandan masa için şişesi 3.000 tl olan içki siparişi verirken bir yandan son minibüs kaçmadan ne yapsam da yetişsem diye kara kara düşünmektir.
Beyaz yakalı olarak plaza, banka..vb bir yerde çalışan, 15 dakika daha erken kalkmayı beceremediği için bedava şirket servisi yerine işe taksi ile gidip net 2136 TL olan maaşının en az 300 lirasını çöpe atan, ay sonuna doğru parası kalmadığı için rejimdeyim ayağına öğlenleri salata yiyen kızdır.
nolucak ayda 400 400 öderim diyerek 12 taksitle amerika tatili yapar, onu ödeyemeyince nolucak 600 600 öderim diyerek 24 ay vadeli kredi çeker, onu da ödeyemeyince nolucak zengin bir sevgili bulurum o öder der.
Dünya devleti türkiye cumhuriyeti vatandaşları için geçerli olan durum. 48 saat içinde gitmezseniz gözaltına alırız diyorlar. Sabrımızı test ediyor olabilirler. http://www.odatv.com/n.ph...men-terk-etsin-2206141200
bu gece kızkıza çıkıyoruz cümlesi ile başlayan, ilk bakışta sıradanmış gibi görünen ama 40 yaşını geçmiş, ortalama 2 evlilik bitirmiş, 1 veya 2 çocuk sahibi, deyim yerindeyse kazık kadar kadınların kızkıza çıktık , çok eğleniyoruz konulu facebook, instagram fotoğraflarını görüp irrite eden cümle. tabiki çıkar, eğlenirler, fotoğraf çekerler ama 5 kişinin yaşının toplamının 210 olduğu gecenin adı kızkıza değildir.
bu ramazanda da bir miktar vatan evladının hayatını kaybetmesine, yaralanmasına neden olacak olan durumdur. 40 derece sıcakta 1 damla su içmeden, 1 lokma yemek yemeden yola çıkacak dini bütün kardeşlerimiz tansiyon, su kaybı, şeker seviyesinin saçmalaması ve açlığın verdiği sinir, gerginlik nedeniyle yine kazalar yapacak ve günahsız insanlara çarpacaktır.
Şu ana kadar nasıl adına başlık açılmamış anlamadığım vine ünlüsü, muhtemelen üniversite öğrencisi, türk kızının triplerini çok güzel ve vurucu anlatan , tahminime göre kendisi de hepsini yapan , saçları sarı iken çok güzel, diğer renklerde iken idare eder olan sevimli kız.
