zaten bizim amacımız insanları biraz olsun güldürmek, bizi izleyipte gülüyolarsa ne mutlu bize diyerek okan bayülgen'in medya arkasında yer almaktan mutlu olduklarını dile getirdiler. iki aptal sarışın olduklarını düşünmüyorum. yaptıkları program gündüz kuşağı reytinglerini belirleyenlere müstahak bir programdır işte. okan bayülgen de sürekli medya arkasına alıp konuk edince tüm televizyon izleyicilerine ulaşmış olur cicişler. bizim ülkemizde kim ne yapsın onun bunun profösörünü, bilgilisini, kültürlüsünü? salak taklidi yap açılsın kapılar.
türkçeyi, edebiyatı ve en önemlisi hayatı öyle güzel anlatır ki dinlemeye doyulmaz. hayatıma girmiş en mükemmel hocalardan biridir. türkçeden full yapmamı sağlamıştır ama türkçenin kuralları dışında asıl anlatacak çok şeyi vardır dinleyene. bir o kadar da iyi düşünce adamıdır. edebiyat sohbeti yapmak, birşeyleri eleştirebilmek için biçilmiş kaftandır. deneme kitabı çıkacak yakında. merakla bekliyoruz sınıfta anlatamadıklarını.
reklam gerçekten çok başarılı, çok etkileyici. zaman gazetesi tasarımı hoş, içi boş mu dolu mu tam olarak bilmediğim bir gazete. iyice okuyup görmeden övmek ya da sövmemek lazım. herşey için gerekli önyargıları yıkmak.
yahya kemal'in bir sözünü anımsatan başlık.
hatırladığım kadarıyla, yahya kemal'e bir gün sormuşlar:
- ankara'nın en çok nesini beğendiniz?
yahya kemal:
- istanbul'a dönüşünü.
medya kralını izlerken programa bağlanıp kendisine küfürler yağdırmak istediğim, adam bile diyemeyeceğim insanımsı yaşam formu. normal insanların ergenliğin ilk evrelerinde yaşadığı kafa karışıklığını yaşıyor ya da o dönemdeyken kişiliğini ve düşüncelerini biryere oturtamayarak boşlukta kalmış. kendisi biraz amerikan filmi izlemiş, biraz ingilizce öğrenmeye çalışmış ama sadece bazı harflerin telaffuzunu öğrenebilmiş onu da türkçeye uyarlamış, küçük beyni pornografinin modernlik olduğunu düşünmesine neden olmuş, sonra biryerde tabu yıkmak kelimesini duymuş çok hoşuna gitmiş ve kültürümüzdeki herşeyin bir tabu olduğunu düşünmeye başlayarak bunları yıkmayı amaçlamış. birileride bu halinden etkilenerek onu buralara getirmiş. emeği geçen herkese tebrikler!
Durup dururken aklına gelmez yağmak yağmurun
Gitsen nereye gidebilirsin hâlâ bilmem
Bizans'ta olmak belki iyi belki fena belki bunu da
diyemem
Ben küçük dükkânlarsız, kahvelersiz sokakları
sevmem,
odaları, duvarları sevmem
birde o gün içinde ne yaptığını msn listesindeki bütün insanlara duyurma isteği taşıyan tipler vardırki allah göstermesin. "aşkolsun zeberceet sanki bugün bize geldiğinde bütün içecekleri sen değilde murtaza bitirdi!" bu şahsın konuşma penceresiyle kişisel ileti kısmını karıştırıyor olmasıda muhtemeldir.
Bir köyde imam namaz kıldırırken osurur ve çok utanır. Utancından köyü terk eder. Başka bir köyde imamlık yapmaya başlar. Bu köyde yaklaşık 15 sene imamlık yapar. Bir gün nasılsa beni unutmuşlardır diye imamlık yaptığı eski köyüne gitmeye karar verir. Köyün girişine geldiğinde bir çocuk görür. Çocuğa sen beni tanıyor musun diye sorar. Çocuk tanımıyorum der. imam içinden iyi beni unutmuşlar der. Tam giderken çocuğa sen ne zaman doğdun diye sorar. Çocukta; Ben ne zaman doğduğumu bilmiyorum ama annem imam osurduktan 2 ay sonra doğduğumu söyler.