Eski mob rapçisi. Dinlediğim şarkılarında Verselerden hiçbir kısımı aklımda kalmamış. Ama hakkını teslim edeyim şarkılarının beat'i ve nakaratları iyi. Hatta sırf bu yüzden dinliyorum diyebilirim.
uğur karakullukçu num yaptığı güzel program. Seçtiği konuklar da çok iyi baya baya futbolun arka odası kafasında. Türk hocalara bakış açımı değiştirdi. Özellikle ismail kartal'ın briç oynayıp sun tzu'dan alıntı yaptığını görmek şaşırttı beni.
Ilk 8 bölümü adeta film tadında olan , her bölümde ayrı bir olayla belirli tempoda giderken son 5 bölümü ile düşüş geçen belgesel.
Mike abimizin evinde eşinin merdivenlere dayalı bir şekilde eşi ölü bulunur. Eyalet bunun bir cinayet olduğunu düşünür ve dava başlar. Mike abimiz ise bir film ekibi kiralar ve bu olayların hepsini izlemeye başlarız.
Michael jordan'ın koruması. Ölene kadar jordan'ın yanında çalışmıştır. Jordan ile para atma yarışması yapıp yenince jordan'ın trail blazers serisindeki hareketi ona yapması baya güldürmüştür rahmetlinin.
" dediklerine dikkat et " manasında ki ingilizce söz. En komik söyleyen ise bence Lebron'a maç sonrası kadının küfür etmesi sonrası bodyguard abinin söyleşi.
Euro 2000'e katılmamız ,Galatasaray'ın uefa kupasını alması, ilk ve tek 2 takımla şampiyonlar liginde olmamız. Gençlerbirliği ve denizlispor'un uefa'da fırtına estirmesi. Fenerbahçe'nin 2008 şampiyonlar ligindeki ilerlemesi ve euro 2008.
beatpug dan duyup baktığım ve beğendiğim belgesel.
--spoiler--
Tarzan , juan ve tony isimli elemanların uyuşturucu carteli için dağılmış sovyetlerden denizaltı satın alınması ana konusu belgeselimizin. Ama bunun dışında her birinin kendi yaşamı da ayrı bir hikaye.
Maradona'nın meksika 2. Lig takımı darados ile yaşadığı maceraları konu alan mini belgesel. Script olsa bu kadar olmaz diyeceğiniz şeyler gerçek hayatta oluyor ve izlettiriyor kendini.
Özellikle tv ve film sektöründe olan işleri görünce bu durum daha çok anlaşılıyor. Dizilerin çoğu başka bir dizi uyarlaması ,uyarlama olmayanların ise kalitesi ortada. Film desen çekilen adamakıllı bir tane bilim-kurgu filmimiz yok. En yakın tarihte gora'yı sayabiliriz ki o da zaten komedi unsuru daha çok olan the fifth element filmi.
Ülkenin ekonomik durumu göz önüne alındığında sıradan vatandaşın önceliğininin "hayatını idame" ettirme eylemi olması normal. Fakat daha çok yaratıcılık gerektiren işlerde de bu olmayınca "ne zaman hayalgücümüzü kaybettik" diye soruyor insan.
Hayatta vardır böyle kişiler. Etrafında çoğu kişi ona yardım etmeye çalışır ama o bu çalışmaları yok sayar. Işte o yok sayan kişinin yüzüne bunu söyleyesin gelir.
Rahmetli vio'nun kayıtlarının derlenmesi sonucu çıkan albüm. Ceza, ayben,patron,aspova,kamufle gibi ünlü isimler albüme konuk olmuşlar ve gayette güzel bir iş ortaya çıkmış.
Khontkar'ın çıkardığı ep. En dikkat çeken kısım mix ve mastering. Şarkı geçişleri ve bütünlüğü çok iyi ayarlanmış. Fakat lirikal olarak pek beğendiğimi söyleyemem. Şimdilik tek " doymaz hiç " şarkısını beğendim.
1.sürtüğe bak
2.koy
3.hepsi gerçek
4.doymaz hiç.
5.fıstığa bak.
6.cinderella
Büyük balon laflardan biridir. Teorik olarak doğrudur ama pratiğe döküldüğünde iş göründüğü gibi olmaz.
Iş sonuçta bizim para kazandığımız, hataya nerdeyse yeri olmayan ve zamanla yarıştığımız bir mecradır. Ve sonucu başkalarını memnun etmeye dayanır.
Hobi ise kendimizi memnun etmek için yapılan, zamanı ve hataları umursamadığimız bir durumdur. Kişisel tatmine dayalı olan bu durumun içine parayı sokarsanız o tüm güzelliklerini kaybedecek ve yapmasında yetenekli olduğunuz ama yapmak zorunda olduğumuz bir duruma sokacaktır.
Aslında işin özü hangi işin içine para girerse orada manevi değer ve haz almada azalış. Baskı ve mükemmeliyetçiliğin ise arttığı bir ortam yaratılıyor.