Bardağın dolu tarafından bakacak olursak çoğu hisse düştüğü için bunu yeni bir fırsat olarak görebiliriz. Sahip olmadığınız ama istediğiniz hisse belki n.ş.a'da hiç bu noktaya gelmeyecekti.
Kişisel açıdan bakarsam da zaten yüksek meblağlar ile girmediğim için zarar daha minimal şu an.
Bundan sonra böyle. Zaten asıl sorun; bu insanların sorunlarını kendilerinden çok başkalarının düşünmesi ve çözmeye çalışmasıydı. Şimdi de biraz kendi dertlerini kendileri düşünsünler çözmeyi.
Kk normalde böyle potları 2 ayda bir falan kırardı şimdi maşallah her sabah " bugün nasıl bir olaya imza attı acaba" diyerek uyanıyoruz.
bu seccade işini köpürtenler zaten ona oy vermeyecekti . Kk suda yürüse " sen peygamberliğe mi özeniyorsun, kâfir" derlerdi. Ha ama yaptığı hatanın farkına varıp özür dilemesi yapması gereken bir işti.
Mutluluğun bence en büyük düşmanı sürekli mutlu muyum şimdi sorusunu sormak bence. Zaten bu soruyu insan genellikle mutsuz olduğu zamanlarda kendine soruyor, mutluyken zaten o anın verdiği duygu ile bu soru aklına gelmiyor.
O yüzden bence insan hayatta mutlu olmak için çaba göstermeli ama bu çabanın olup olmadığını her zaman sorgulamalı, işleri biraz akışına bırakmalı.
Biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olamayacağız...Hepimiz heba oluyoruz...Bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş...Reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz...Nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz... Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız...Bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık...Bizim savaşımız ruhani savaş... Ve bunalımımız kendi hayatlarımız.
O günden bu güne kadar değişen pek birşey olmamış. Belki de eserin bu kadar etkileyici olması zamandan bağımsız olup verdiği mesajın her zaman aynı vuruculukta olması.
birisine ne düşünüyosun diye sormak çok saçma. ayrıca nezaketsiz de bir şey abi. kusura bakma ama bence öyle yani
birincisi bu çok kişisel bir şey, ikincisi bunu anlatması çok zor, üçüncüsü hiç bir zaman insanın kafasında böyle yekpare kristal top gibi parlayan tek bir düşünce olmuyo. yani sen şimdi sorup da bok edene kadar benim aklımın bir köşesinde aint no sunshine when shes gone şarkısı çalıyodu birazcık bu akşam ne yiyeceğiz acaba sandwich mi yiyeceğiz, makarna mı yapsak? sulu yemek yemiyoruz yememiz lazım düşünceleri.. onun haricinde benim eski ev sahibimi biliyosun.. o ev sahibiyle kafamda hayali bir tartışma yaşıyodum yani hatta kazanmak da üzereydim o tartışmayı. o yüzden ne düşünüyosun diye sorduğun zaman bu çok saçma oluyor ve içinden çıkılamaz bir hal alıyor. bildiğin vakit kaybı oluyor. bilmiyorum ki ne düşünüyorum. ne düşünüyosun diye düşünüyorum ne düşündüğümü düşünüyor oluyorum o sırada işin içinden çıkamıyoruz sonra.
iktidar tarafı bu olguyu, burjuvayı yıkıp daha halkçı bir yapı oluşturulduğunu sunarken( her ile üniversite en temel örneği) muhalefet ise avamlığın güç sahibi olup adam kayırmacılık yapmasıyla ilişkilendirir ( hayvanat bahçe müdürünün tübitak'ın başında olması gibi).
Karikatüristlerin yakın zamanda çeşitli platformlarda telif atması sebebiyle başlıktaki karikatürlerin kaldırıldığını düşünüyorum. Büyük bir hazine yok oldu diyebiliriz.