pb - oğlum naber
p - iyi baba ya, senden?
pb - iyiyim ya, harç paranı yolladım haberin olsun.
p - ver öpeyim elini baba!!!!
pb - kaynanasını siktiğim nasıl öpecen buradan
zenci olmadığı için rocco'ya* verecek kadar ırkçı. ırkçı çok gördüm de, aynı anda abazan olup, aynı anda faşist olan birini ilk defa görüyorum. neyse kaarşim, sen rocco'nu yalamaya devam et.
edit: aynı zamanda nazi hayranı bir türk faşisti. lab'a alalım lan bunu, ilginç bir tür.
edit: bazıları kendi yarattıkları küçük tanrıları olan malum kişiyi sevdiğimi falan zannetmiş. yok öyle bir şey be kardeşim, taze bitti.
aslında başlık; hiç görülmemiş kuzenin olacaktı da, siktir et.
şaşırtıcı, dumura sürükleyici olaydır efendim.
bir düşünün, bir gün kapınız çalıyor. bayağı esmer, elinde sarı renk bir vuvuzela, afro saçlı bir adam. 'kimsin la hemşerim, saat falan satıyosan istemiyorum allah razı olsun' dersin, o da 'kuzeeen, tanımadın mı? ben afrika'dan uzak kuzenin kofi!' der. 'hasiktir lan yemez' dersin, o da gıcır gıcır yeni alınmış türkiye pasaportunu, soyadını (soyadınla aynıdır) falan göstersin, iyice dumur ol. içeriye falan alırsın işte başlar muhabbet, çay may demlenir.
+ potentia
- kofi
+ kuzen çaylar geldiiii
- (telefonda) baba buldum kerem'i, tanıyamadı falan tabi ama sonra aldı içeri, hadi görüşürüz.
+ özhan amcam mı lan o
- babam olm o benim
+ (vay amk)
çaylar içilirken, bizim kofi hüpüüürrrşt diye içilmesi gereken çayı, direkt diker kafaya. ne dese beğenilir 'ya kuzen, bizim dudaklar biraz şey ya, o yüzden böyle çay içiyoruz. 'tamam abi, boşver, öttür şu vuvu'yu neşemizi bulalım' denir, kuzen başlar vuvuzeladan fasılı çalmaya. hey maşallah, nasıl öttürüyor denir.
sonra da biraz basket falan oynanır, caz müzik söylenir, afro kökenli ya, ikisinde de elime veriyor puşt.
eskişehir'den abhazya dağlarına halkı için çarpışmaya gelmiş şehit.
--spoiler--
'' ben Eskişehir'den Abagba Bahadir, Apsuva'yım. Dünyaya Apsuwa olarak, Abaza olarak geldim. Vatanım, yurdum faşist işgalci Gürcü güçleri tarafından işgal edilince üzerime vazife sayıp yurdumu savunmak için hemen buraya geldim. Burası bizim anavatanımız, ata vatanımız.
Biz buraya gelirken arkamızdan bir takım insanlar, bunlar askercilik oynamaya, ramboculuk oynamaya filan diye bir şeyler söylemişler, burda duyduk bunları biz. Benim şahsen çok gücüme gitti. Öyle konuşan arkadaşlara selam olsun yanlış konuşuyorlar.
Ben Devlet dairesinde çalışıyordum güzel bir geleceğim vardı 4 milyon maaş alıyordum. Diğer arkadaşlarımın da işi gücü vardı. Türkiye`de kalsaydık burada ölmezdik, burada yara almazdik, bursda sakat kalan arkadaşımız olmazdı, işimizle geçinirdik, akşamları kahvemizde okeyimizi oynardık, sabah işe giderdik bir de güzel bir kız bulup evlenirdik, bu imkanlarımız vardı ama içimiz rahat etmedi.
Buraya gelen insanlar ramboculuk oynamaya gelmedi buraya. Buraya gelen insanlar kendilerini buranın bu toprağın bir ferdi kabul ettiler o yüzden geldiler. Şu unutulmamalıdır ki, faşizm her zaman hüsrana uğramıştır. Gürcü faşizminin sonu da hüsran olacaktır. Burası anavatanımızdır halkımızın kaderini kendimiz belirleyeceğiz. ''
--spoiler--