ön tanıtımı oldukça başarısız olan film.
yedi nisanda sinemalara girecekmiş ancak pek umudum yok. bu işi para için değil de yürek için yaparlarsa başarılı olurlar. dağ 2 kapalı gişe oynayınca herkes bu tip film ve dizi çekmeye başladı. bu da kaliteyi ortadan kaldırıyor, yazık.
anlaşılmayanların, yanlış anlaşılanların, zalimlerin, köhnelerin en büyük yargıcı...
12. yüzyılda değersiz görülen yunus'un yargısı 20. yüzyılda verilmiştir.
hain denilen enver paşa bugün türk gençlerinin gönlüne kazınmıştır.
ismet inönülere değerler bugün biçilmektedir, hak ettiğince; atsız'a da bugün biçilmiştir hak ettiğince.
hollanda başbakanı rutte'nin son sözleri. mevlüt çavuşoğlu adam gibi rica ederlerse gideriz gibi bir söz kullanmıştı bunun ardından hollanda başbakanı rutte bu açıklamayı yaptı. ardından ''Buraya glemeyin demek elimizdeki en ağır tedbirdir.'' söyleminde bulundu.
Eğer Mevlut Çavuşoğlu büyükelçilik balkonundan konuşma yapmak isterse kimsenin elçiliğe girmesine ve yaklaşmasına izin vermeyiz.
''manap'' sözcüğünden evrilmiştir. kırgızcada böyle korunur hala. türkiye'nin batı bölgelerinde, özellikle de marmara, ege dolaylarında yerleşim gösterirler.
türk tarihçiliğinde genel türk tarihi kürsüsü deyince akla gelen iki addan birisi. birincisi zeki velidi togan, ikincisi onun öğrencisi kafesoğlu.
kafesoğlu hoca da kendinden sonra abdülkadir donuk'u yetiştirmiştir ve donuk hocaya bu kürsüye kadın alınmaması noktasında bir vasiyet bırakmıştır. ancak donuk hoca o vasiyeti üzülerek, çiğnemiş ve mualla uydu yücel'i kürsüye almıştır.
kendisi türk-islam sentezinin önemli düşünürlerindendir aynı zamanda.
selçuklu ile ilgili de araştırma ve yayınları olup bundan ötürü osman turan ile arası bozuktur.
peşmerge'ye bağlı gruplar ile pkk terör örgütü arasındaki çatışmalardır. çatışma sonucunda onlarca peşmerge terör örgütü mensubu, pkk terör örgütüne teslim olmuş.
aynı zamanda ypg rusya ile de anlaştı. bu şekilde altı aydır bas bas menbic'e gireceğiz diye açıklama yapanlar, stratejik derinlikte boğuluyorlar.
rakka'nın önünü de esad kapattı yine. tsk, öso; esad ile savaşırken destek vermiyor. öso'nun da ben bir kere bile nişan alıp ateş attığını görmedim. dolayısıyla tsk olmadan öso'nun bir halt yapması olası bile değil.
domuz yavrusu demektir. (bkz: dlt)
ancak farslar bizim yavruları kötülemek için çocuk derken, biz de iyi bi halt gibi benimsemiş; çağa, uşak, bala sözlerinin kullanımını neredeyse bırakmışız. çağa sözcüğü çağ+lamaktan geliyor. çığıran, bağıran gibi bir anlamı var.
çocuk sözcüğündeki yanlış kullanımda olduğu gibi türkçeden, farsçaya geçmiş bir diğer sözcük de ''hoca'' sözcüğüdür. farslar bu sözcüğü ''hace'' biçimiyle söylerler.
ancak biz bugün de büyük bir yanlışlık yaparak hace/hoca bektaş veli'ye, hace/hoca bayram veli'ye haca gitmemelerine rağmen ''hacı'' diyoruz.
okulda fkf, dödef ve türevi tüm oluşumlardan apolitik ve teşkilatsız tüm insanlar nefret duyuyorlar. üniversiteleri terör yuvasına çeviren bu insan kaçkınları her olay sonrası, ortalığı karıştırmamak; polisimizi uğraştırmamak adına gösterdiğimiz davranışlardan ötürü saçma sapan iddialarda bulunuyorlar. istanbul üniversitesi bizimdir ve her zaman üniversitedeyiz. dolayısıyla ''öğrenciler tarafından faşist çete püskürtüldü'' gibi saçma sapan haberler yapmayı bırakın gayrı.
hocalı soykırımı özünde yüz yıldır türklere yapılan soykırımın bir simgesidir. yüz yıldan fazla süren bir süreçte kıyıma uğrayan türkleri andığımız gündür; erzurum'dakinden, revan'dakine değin...
ancak arkadaşlar konunun bir de öteki yönü var. bu hiç gündeme getirilmiyor. ufak çaplı bir araştırma yapayım dedim tdav'da geçtiğimiz gün söz edilmiş ancak yine konunun insani yönü ele alınmış.
o soykırımdan sonra yüzlerce türk tutsak olarak alındı ve bunların birçoğundan hala haber alınamıyor. fransa'da gizli bir hastanede organlarının satıldığını söyleyen var, genelevlere satıldığını söyleyen var, pavyonlarda çalıştırıldığı söylenen var. yani yığınla sav var ortada. o ailelere, o kişilere hala ulaşılamadı ve ne türkiye hükumetinden ne de azerbaycan parlamentosundan böyle bir araştırma başlatılmadı.
bu konuyla ilgili bir kamuoyu oluşturulmalı 150'den çok kayıp var. bunların bir bölümü zar zor geri döndüler ama geri kalanlara ne olduğu belli değil.
denek olarak kullanılanlar var. saçı, sakalı birbirine karışmış insanlar. ilkel birer insan gibi yaşıyorlar hapishanede. bir aile... kimse birbirini tanımıyor.
şehitlerimizi saygıyla anıyorum yeniden.
ve bu tarihten sonra hocalı şehitlerini anmaktan daha öteye giderek bu konunun üzerine gidilmesini, uluslararası çevrede daha çok sesimizin duyulmasını diliyorum.
''görüşürüz'' biçiminde türkçeye çevrilmiş, türkler arasında yeni bir selamlaşma biçimi çıkartmışlardır. halbuki böyle bir kullanım yabancı dizilere seslendirme yapılana kadar yok idi.
türk ulusunun baleye ve operaya gitmesi zaten mantıkla örtüşmez. her ulusun kendi sanat dokuları vardır. sanat insanlara duygularını en yoğun biçimde yaşatır. bizde o duyguyu opera ve bale oluşturamaz ama sağlam bir çökertme ve güzel bir zeybek oluşturabilir. dolayısıyla her ulusların sanat yapıtları karşısında aynı ilgiyi göstermemeleri bundandır.
arkadaşımızın birisi türk halk müziği konserine de gitmiyorlar demiş, doğrudur. söze girerken söylediğim pop dediğimiz bir söylem var sözü de burada devreye giriyor. gençleri ne yazık ki ''milli şok'' yaşatacak ne eğitim sistemine de ne de basın yayına sahibiz. toplumun ortak tepkeleri(refleks) yok. ortak sanat anlayışı yok. yalnız ortak bir yurtta yaşıyoruz. onda da herkes birbirini kovma peşinde.
bunlardan birincisi amidülmülk'ü, tuğrul beğ bir kadını almak üzere dünür olarak gönderir. ancak amidülmülk kadınla kendisi evlenir ve tuğrul beğ onu hadım ederek cezalandırır. ama onun görevini elinden almaz.
bir diğeri ise böyle yalan bir iddia ortaya çıkınca korkudan kendini hadım etmiştir.
ben de bir iddia ortaya atıyorum. belki de gerçekten böyle bir şey yaptı ve sonra can korkusuyla kendini hadım etti.
laikliğin keskin kuralları vardır, dinlerin de öyle.
varsayım olarak konuşuyorum; laiklik ola ki islam'a göre günah. ancak müslüman yine günahkar da olsa laik olabilir; müslüman da olsa zani olabildiği gibi. dolayısıyla hem müslüman, hem laik olunur ve burada üçüncü halin imkansızlığı ilkesinden söz etmek olanaksızdır.
gördüğüm ve tanık olduklarımın büyük bir çoğunluğu gerçekten zeka yoksunu insanlar.
bu çok değerli kardeşlerimizin başları tdk ile belada. yok tdk erkek sözcüğü için ''güvenilir'' demiş, yok flört etmeye elverişli kadına ''müsait'' demiş, yok efendim aybaşı gören kadına ''kirli'' demiş bıdı bıdı bıdı.
yahu kardeşim Dile yerleşen bir sözcüğün anlamını sözlüğünde açıklamak TDK'nin başlıca yükümlülüğüdür.
Halk arasında erkek sözcüğü güvenilirlik anlamında kullanılıyorsa TDK bunu yazmak zorundadır. Ha kullanılmıyor diyen ''erkek sözü mü'' diye bir deyim duymamıştır.
Aybaşı olan kadına halk ''kirli'' diyorsa TDK bunu da yazar. Burada suçun muhatabı TDK değil, toplumun algısıdır.
Dolayısıyla ''ayy TDK ataerkil davranıyor'' gibi saçma sapan konuşup, duyar kasmayın.