yine ben sözlük.
valla bu sefer bütün suç fizy nin.
ben uslu uslu sözlükte takılıyordum. dedim epeydir fizy mood a takılmadım, özledim bi gireyim.girdim**.
işte bahtıma çıkan şarkılar;
hümeyra-sevdim seni bir kere
sezen aksu-masum değiliz
aman sözlük sen sen ol çok sevdiğin şarkıları bir gün seni bırakıp gidecek insanlarla özdeşleştirme.sonra göt gibi ortada kaldığında o çok sevdiğin şarkılara eşlik bile edemiyorsun.
yine estim gürledim ama yağamadım buna sebep soluğu burda aldım.
müzeyyan senar-benzemez kimse sana
erkek olmamak en çok böyle zamanlarda koyuyor be sözlük.aldatılan erkek sevdiği kadından hırsını alabilmek için onlarca kadınla yatar ya bazen bi nebze de içi soğur ya işte bunu bile yapamıyorum. kendimi onun bunun altına atmayı yediremiyorum kendime.
bende önüme gelenin kalbini kırıyorum, canını yakıyorum, bazen sırf üzülsün diye olmadığı şeylerle itham ediyorum.
ayten alpman-ben böyleyim
evet.maalesef ben böyleyim.
sana olan hırsımı bütün erkeklerden,bütün kadınlardan,annemden ve babamdan,kardeşimden,bazen sokakta oynayan küçük bir çocuktan ama en başta kendimden çıkarıyorum.
her sabah ayna da sövüyorum kendime. bi dünya hakaret ediyorum.
hak etmiyor da değilim hani.
ahaha aynen! yine kendimi suçluyorum her şey için.
sezen aksu-kaç yıl geçti aradan ayrı gayrı
annemle babamla aynı evde yaşamama rağmen en fazla bi kaç saat bir arada zaman geçiriyorum.
çok üstüme gelirlerse acımıyorum kırıyorum kalplerini.
rahat bırakıyorlar sonra beni.
zuhal olcay-issız kaldım
sözlüğe giriyorum hoşsohbet bi kaç yazarla muhabbet ederken dayanamıyorum onların da kalbini kırıyorum.
birine sırf senin çok sevdiğin bir şarkıyı sevdiği için hakaretler düzüyorum.
birini beni sevmeye başladığını söylediği için yerin dibine sokuyorum, bi düzine küfür ediyorum.
zavallı bir tanesiyle sana söyleyemediğim tüm güzelliklerle şirinlikler yaptıktan sonra dalga geçiyorum.
edip akbayram-hasretinle yandı gönlüm
kendi halinde kitap okuyan kardeşimin yanına oturuyorum bi gün.
senden adam olmaz, senden bi bok olmaz bırak o kitabı diyorum. alıyorum elinden. kitabı almaya yeltendiğinde okkalı bir tokat atıyorum.o kadar şaşırıyor ki, ağlayamıyor bile. bakıyorum beyaz teninde beş parmağımın izi.
üzülmüyorum ama.
bu da senin içindi çünkü.
tanju okan-hancı
haftalar sonra evden çıkıyorum. sokakta oynayan küçük bi oğlan çocuğu. 4 yaşlarında. arabasıyla oynuyor.
napıyorsun diyorum.
oynuyormuşmuş.
siktir git evine lan gezme ayak altında diyorum kaldırıyorum kolundan.
ağlayarak çıkıyor merdivenleri arada da dönüp boncuk boncuk bakıyor gözlerimin içine.
hala mı duruyorsun diye kovalıyorum.takılıp düşüyor. canı da yanıyor sanırım.
ama ne olacak sen herşeyin en iyisine layıksın bi tanem az bile yapıyorum.
beş yıl önce on yıl sonra-affetmem asla seni
düşünüyorum uzun uzun bulamıyorum tek bi sebep.
kendimi affetmek için.
seni affetmek için.
düşünüyorum yapmam gereken ama yapmadığım ne kaldı diye.
bizim için.
ahaha hiç.hiç bişey bulamıyorum.
elim kolum bağlı.
bazen seni affetmem için yalvardığını hayal ediyorum.affedemiyorum seni orada bile.
levent yüksel-medcezir
fırtınam felaketim hasretim.
hep derler ya 'bizim hikayemiz'.bizim hikayemiz dedikleri her paragrafı, her satırı her harfi sayılı bi masal.başlık hep önceden belli.
galiba bu da bizimkiydi.günü vakti gelince bitti.
bize sadece kabul etmek kaldı.
cat stevens-wild world.
enee benim lan bu.
küçük değilim hatta dana kadar oldum ama kucağına da otururum dudağından da öperim.
lisede beni arkadaşlarımın içinde öpüp 2 ay dalga geçilmeme sebep olsa da yine öperim.
çok özledim be sözlük.
hep aklımda. ondan başka hiçbişeyi adamakıllı düşünemiyorum.
oturdum iskambil falı bakıyorum galiba üst üste 21. kere, sevmiyor diyor falları bile.
onlar bile biliyor ama benim hala aklım almıyor.
gözlerini gözlerimden alamazken, uçan kuştan kıskanırken rahat ediyor mu ki şimdi içi?
benden bihaber, kimle nerede ne yaptığımı bilmeden.
o da uykusuzluktan muzdarip mi?
yoksa yine uyuyor mu bebekler gibi.
kimle ediyor sabahlara kadar sohbetlerini.
kim güldürüyor yüzünü.
çoktan unuttu mu herşeyi mi.
hiç mi gelmedim acaba aklına.
insan bi arayıp sormaz mı bunca yaşanmışın hatırına.
çok özledim yine burnumun direği sızlıyor sözlük.
benim bir hikayem var sonunu yazmadığım
benim bir sevgilim var henüz tanışmadığım
benim umudum var benim umudum
benim umudum var benim umudum
şebnem ferah- çakıl taşları
çoğunlukla erkeklerin yaptığıdır.aşık olur, gün geçtikçe daha ütopik bir hal alsa da sevgisi açılamaz,açılamadıkça önce kendine zamanla da sevdiği insana eziyet etmeye başlar.
en bilinen semptom; aşık olunan kişiyi her söylediği şey için terslemektir.
oturma odasında film izleyen annenin cep telefonuyla yan odada sözlükte takılan kızını arayıp yanına çağırması akabinde odaya giden kızına katılarak gülüp giderken de ışığı kapat demesi.off anne yaa.