En sevdiğim dediğim, yarim dediğim insana bir kere yalan söyledim 3 yılda. itiraf ediyorum çok büyük yanlış yaptım; kendisinin desteklemeyeceği bir iş için şehir dışına gittim ama kendisine evde çocuklarla oturuyorum dedim. Bu arada uzak ilişki bizimkisi.
Ardından ne mi oldu? Hissetmiş ya gittiğim etkinliğin sosyal medyalardaki tüm fotoğraflarını teker teker inceleyip aradan bir tanesinde beni bulmuş. Fotoğrafı kırparak benim olduğum yeri bana gönderdi. E tabi inkar edemedik. Uzunca süren konuşmanın ardından gönlünü aldım ama.
Siz siz olun yalan söylemeyin, kaybeden olursunuz. Sevgiler, saygılarla...
kendilerini 2 yıldır takip etmekteyim. Bu kadar güzel müzikler yapıyor olup, çok az insanca bilinmesi belirsizliğini korumaktadır. Belki de bu bizim kıymetini bilmemiz gereken bir şey bilemiyorum. Sanatın toplumumuzda değer görmemesinin kanıtı niteliğidir (bkz: çalıntı şarkılar). Kıymetini bilelim bence.
ilkokulda aşık olduğum kızın adıdır. dişlek, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, şirin tiplerdir. çok kavga etmiş olsak da internette saatlerce arayıp hakkında sadece lise mezunları sayfasında ismini bulduğum şahıs, beğen beni bulayım.
zamanında muhsin yazıcıoğlunun hakkını yiyerek bu günlere gelmiştir. son zamanlarda meral akşener'i yok etmeye çalışsa da kendi çoktan mezarını kazmıştır. bahçıvanlığını saray bahçesinde devam ettirebilir.
her iki uzatılışından önce yurtdışına çıkmayı planlıyorum. yeşil pasaport denen lanetin izin belgesi istemesi üzerine peder beyi arayıp söyüyorum ve uğraşamam cevabını alıyorum. ha şimdi ha yarın derken bir türlü çıkamıyorum. mutsuzum. peki ne zaman bitermiş ona göre plan yapalım artık yeter.