Kendisine yapılan hizmete verilen emeğe saygı duyandır. Garsona teşekkür etmek niteliğinde sınıflandırmayı, mesleğini aşağılar gibi başlık aÇılmasını tüm gün ayakta durup arzunuzu yerine getirdiği iÇin mi hak etti bilmiyorum fakat sıradan ve olması gereken bir eylemdir. Sözü edilen kişiyi ooo bana teşekkür etti diye havalara uÇurmayacağı gibi, ağzınızdan Çıktığı iÇin de sizi hasta etmeyecektir. Totonuzu az indirin.
Daha Çok bin kişinin sıÇtığı tuvalete sıÇmak, yıkandığı duşta yıkanmak , akabinde gönül rahatlığıyla müzik dinleyememek , kitap okuyamamak bunların da haricinde param var huzurla yaşayayım ve zaten ben temizlik manyağıyım kızlarını da iÇine alan , beyni babannesinin totosuna dönmüş yazar beyanı. Parmaklarınıza yaz emri vermeden önce kafayı biraz silkeleseniz mi?
Yalnız değilmişim demek. Burnumu kanatmadığı sürece katiyen elimden düşürmediğim bu şey bir süre sonra astıma Çeviriyormuş rivayetlere göre. Fakat gece yarıları nöbetci eczane arayan yokluğunda Çılgınlara dönen bir bağımlı olduğumdan kelli ne yapacağımı hiÇ bilmiyorum. Tuzlu su kullan dediler, Çin yağı dediler antin kuntin zararsız spreyler önerdiler. Olmuyor azizim.
Her insan kendini diğer insanlardan farklı sanır. Neyse ki ben onlardan değilim. Gibi bir ironi ile efenime söyleyeyim kendime ve kendilerinize göndermede bulunacağım.
Ardı ardına BirkaÇ kere söyleyince tuhaflaşıyor. Ağlamak ağlamak ağlamak ağlamak ağlamak. Ama yine de o iki adet gözden tuzlu su gelmesi durumu kadar tuhaf olamıyor. Ne garip.
Şiir gibi durabilir. Şimdiden anlaşalım şiir değil.
Henüz gençtim,saçlarım siyahtı. Şimdi de beyaz değil fakat o zamanlar sanki, hani ne bileyim, gece gibi siyahtı. Kalbin atabilen bir uzuv olduğunu fark etmem için çarpışmamız lazımmış. Çarpışmak derken, çarpışmadık. kimsenin kitapları dökülmedi yere. Ama siz bunu çarpışmak sayın, çünkü o an hissettiğimin anlaşılmak adına bir kelimesi,cümlesi, yok. En fazla benzetmesi olabilir. Buradan bakınca benzetmesi dahi benzemeyebilir, olsun, olabilir.
Sesler üzerime üzerime geliyor. Bu kadar sessizliğin ne kadar ses çıkarabildiğini biliyor musunuz? Olsa olsa alfa dalga boyu kadar. lakin beni insanlıktan çıkarıyor olsa gerek, yoksa nasıl duyayım? Kendime sesleniyorum, acıktın mı? Kendimi cevaplıyorum ne yiyeceğiz? Kendime sesleniyorum canın ne istiyor? Kendime cevap veriyorum, canım bir şeyler isteyebilmek istiyor.
Tahammülsüzlüğün had safhasındayım, yanlış anlamayın. Bu şişeleri her gün tezgahın üstüne kim bırakıyor? Sabırsızlığın had safhasındayım bu güneş neden daha doğmuyor? Yanlış anlamayın insan içine küsüyor. Yanlış anlatmayayım, insan insanlığa küsünce içine düşüyor. Burası tam orası, bir yanlışlıkla koca bir yalnızlığa aşık olma evresi. Dahası olamıyor.