mutluluk için bir sebep göster
sanki hiç gülmeyecekmiş gibi ağlarken
bir sebep göster ki aydınlansın sigaramızın dumanı
gülsün o dal gibi titreyen bahtiyar
göster ki karanlığa gülelim
göster ki aydınlığa dönelim
Yapmacık selamlar ve vedalar ,
titreyen güneş ışığı
yavaş ! diyordu namlı masal sevdalıları
bırak diyordu o güneşe yüz çevirenler
bırak , gün ışımaz artık
çoğunluğun gözünde havalı olduğu kesindir.zira iktisat okuyorum ve fakültenin önünde biraz yüksek sesle ' oğlum nasıl bitecek bu tıp anatomiden hiç bişey anlamıyorum ' cümlesini fırlattığım anda dikkat çekmiştim.
lisede yurtta yaşadığım bir anıyı anımsatmıştır. Temiz çorabım kalmamıştı bende çorapları çamaşırlarla beraber yıkarım diye beklettim. ha bugün ha yarın diye diye biraz abarmışım sanırım 3 hafta aynı çorabı giymiş bulundum. sonuç olarak çay içmeye yurdun bahçesine çıktığımızda ayakkabıyı bi çıkarayım dedim. çıkarmamla etrafımdakilerin burunlarını tutması bir oldu ve ısrar üzerine çoraplarımı çıkarıp son gücümle fırlattım dışarı. utandım mı ? hayır öylede arsız biriyim işte.
genel olarak anlatımı basittir fakat kafa yapısı , düşünceleri çok farklı. Keşke bir tanışabilseydik rahmetliyle. gerçi tanışsak hayal kırıklığıyla nefret dolu olabilirdim şuan. kesinlikle okunması kafa yapısı boşvermişliği anlaşılması gerekli. günlük hayatta karşılaştığın olaylarda bazen bukowski gibi banane .mına koyim demek istiyor insan.
barmenle muhabbet esnasında ağzıma tutuşturduğu tütündür. O an çok güzel geldi. bugün gittim kendim aldım tadı damağımda kalmıştı resmen. Fakat barmenin uzattığı daha güzeldi be.
aşık olamamak , öncesini unutamamaktır. etkisinde kaldığın , iz bırakan insan ve gün aşırı aklında olan o insanla kıyaslamak. o kıyaslamayı yapmayı kestiğinde olacaktır