uzun uzun yazmışsın, ince tespitlerde bulunmuşsun ama daşakoğlanının biri çıkmış küfür etmiştir. olay bundan ibarettir.
götverenin yazının tamamını okumadığı ise aşikardır. amaç küfür edip yemekse. buyursun bu başlığı okusunlar orospu çocukları.
namus bacak arasında değil, beyindedir, kalptedir. hadi canım! artık bırakalım bu klişeleri. bu laflarla kendimizi gelişmişlik, çağdaşlık diyerek tatmin etmiş oluruz. başka da bir işe yaramaz.
bacak arasında cennetin anahtarı vardır. ve o anahtarı bir erkeğe verebilen kız namuslu kızdır.
ruhla bedeni tümüyle birbirinden ayrı düşünmek aslında en büyük cehalettir.
bize verilmiş bu emanet bedenleri zevk amaçlı kullanmak, maddesel olarak keyif almak, yaratıcının bize sunduğu bir özelliktir. ortaya çıkan zevk ise, neslini devam ettirmek isteyenlere verilmiş bir armağandır.
bir kızın namus beyinde diyerek, önüne çıkan her erkekle, özelmiş gibi düşünerek beraber olması, doğanın verdiği bu kutsal zevke ihanet etmek demektir.
namuslu kız ise, gerçekten sevebileceği, beraber hayat kurup çocuk yaparak, ''annelik'' gibi en anlamlı sıfatı tatmasını sağlayacak o sevdiği adamla gerçekleştiren kızdır.
yoksa onunla bununla yat. bedenini kolayca başka erkeklere sun. sonra sadece bir erkekle evlen ve anne ol.
bu ihanettir. en başta doğaya ihanet, sonra kendisine. bu namus değildir.
namus beyinde başlar ve bacak arasına sahip olmayı gerektirir.
kadın kokusu filminde al pacino'nun söylediği gibi. o bacak arasında cennetin anahtarı vardır. o anahtarı sadece tek bir erkeğe verebilen kadın namuslu kadındır. olay budur.
edit: 6 dan fazla eksi oy almış. lan önce tamamını okuyun yazının gerizekalılık yapmayın. ben 100 kızla yatmış erkeğe namuslu demedim. erkekler konunun dışında. o da yanlıştır. erkekler de mümkün oldugu kadar az hatta bir kadınla hayatını birleştirmelidir. yazının tamamını okumayan bi siktirsin gitsin çay koysun yahu.
hoşlanma mevzusuna ciddi bir bakıç açısıyla yaklaşmak gerekirse, sevgili ergenler okuyabilir. hayatlarının sırrını yazıyorum liseliler için.
hoşlandığımızı sandık ama meğerse hoşlanılan kız değilmiş. bir an için kızın götüne bakmışızdır veya memesine. o an için hoşlanmışız ve sevişme isteği gelmiştir bünyeye ama bir zaman sonra hoşlanılan biri çıktığında anlamışızdır ki o kız hoşlanılan değilmiş.
ana fikir olarak her önünüze gelene hoşlanmayın. amı götü dağıtırsınız.
ilerde kuracağım partimin sloganı budur muhterem mümin kardeşlerim. allahın yüzü suyu hürmetine dindar, alnı secdeden kalkmayan bir siyaset anlayışı getirmek istiyorum bu ülkeye. sevgilerimle, hayırlı ramazanlar.
sigaradan derin bir nefes çekilmiş ve 1 cm yi geçmekte olan kül dökülecektir. o an hüzünlü bir andır dostlarım. insan ömrünün bitmesi, günlerin tükenmesi gibi harcanmaktadır. dağılışını izlemek hüzün verir insana. ama rüzgar varsa üstümüze dağılır, pantolana yapışır. etkisi geçmesin ister.
üreten toplumdan tüketen topluma dönüşen, küresel sermayeyle götü başı dağıtan apolitik türk gençliğini gördükten sonra içinde gerçekten kafası çalışan, siyasete aklı eren bazı insanlar olsa da, eski anlamını yitiren bir ünvandır.
önümüzdeki hafta düzenlemek istediğim zirvedir. organizatör benim nasılsa, isteğe göre programı şekillendiririm. ne gerekiyorsa yaparız. tandoğan'da mitinge de katılırız.
biber gazı ve coptan uzak durmak istiyorum diyenler olursa da kızılay'da bir mekanda oturur, biralarımızı içerken siyaset konuşuruz, gündemi, tandemi masaya yatırırız.
her şeyin tüketildiği, arkadaşlığın bile, bir dünyada gelecek nesilden umutsuz olmanın en kaba şekilde ifade ediliş biçimi. işin şakası bir yana umutlu olmak zorundayız.
1- yavşak olmamak.
2- renk değiştirememek, ortama uyum sağlayamamak, ne gerekiyorsa onu olamamak.
3- patron, müdür gibi kodamanlarına yalakalık yapamamak.
4- çok konuşup hiç yavşaklık yapmamak.
5- az paraya tahammül edememek.
6- çok iş gününe isyan etmek.
7- tekrar ve yeniden yavşak olmamak.
bunlar kapitalist düzende yapılmaması gerekenlerdir. göte girer.
ankara üniversitesinin emekli fizik hocasıdır. bekir sıtkı ve taco olarak bilinen tacettin hocanın ekürisiydi. dersi oldukça eğlencelidir. özünde iyi bir adamdı, iyi hocaydı ama kazıktı biraz sınavları. zor sorardı geçemezdik. emekli olmuştur artık. bayrağı gençlere devretmiş üstattır.
sözlükte 2. günüm olmasına rağmen fazla üç büyüklerle ilgili entry yazmadım. beşiktaş'la ilgili bir tane. birer ikişer de gs fb ile ilgili.
yalnız ilginç bir durumdur bu, ülkenin futbola olan fanatikliğini de ortaya koyan acayip bir istatistik çıktı ortaya. yazılan şey ne ise, fb gs rekabetiyle ilgili, o entry oy yağmuruna tutulmuş. diğer yazılan ne varsa sollamış geçmiş, artısı da eksisi de tavan yapmış.
bu övünülecek bi durum değil. futbolu bu kadar benimsemek, gs-fb rekabetini gördüğümüz her ortama bodoslama atlamak, kin kusmak, içindekileri kusmak, saldırmak, ayar vericem diye debelenmek, cebelleşmek falan yanlış şeyler bunlar. bence eziklik burada başlıyor. diğer yazılanların koy götüne ama gs-fb entrysi var mı hemen artılar eksiler...
bu ilginç bir durum.
rekabeti iliklerimize kadar işlemişiz ulan, hayatımız derbi olmuş, mal olmuşuz. bunu anladım vesselam. özeleştiriyle birlikte alayına gider bu eleştiri.
hiç çalışmadıysa reklam kokan hareketlerdir, isterse en kral türbeye gidip mendil bağlasın, pirinç okutsun, zincir takoz fayda etmez. çalıştıysa dua etmesi iyi olur, güzel şeydir bunlar.
zar zor kız bulup ona tapan mal erkeklerin eylemidir. tanıdığım böyle bir mal vardır, ilk sevgilisi olan bu kızın da ilk sevgilisiydi bu mal, malca devam eden ilişkilerinde devamlı bir dipdibe gezme, devamlı elele gezme, tuvalete bile elele götürme, derste, sırada elele oturma halindelerdi. hala da öyledir.
bu tip çiftler genellikle birbirlerini yalnız bırakmazlar, zira tek başlarına insan olamamışlardır. o yüzdendir tuvalete götürme, bırakma ve bekleme eylemleri.
müsaade etseler, kızın götünü de siler bunlar. *
- ebru düştün mü yaa?
+ tamam ahmet bittiiiii.
- tamam geliyorum, sifonu çekeydin.
+ tamam aşkım.