Uludağ Sözlük, 2005 yılının Aralık ayının sonunda "Zall" takma adlı ismail Alpen tarafından kurulan, üyeleri tarafından eklenen ve güncellenen terim ve açıklamalara sahip katılımcı sözlük. Sloganı "Ulu'lardan Ulu Bir Sözlük"tür olup; kodları php dilinde, sözlüğün sahibi ismail Alpen tarafından kodlanmıştır.
Çeşitli dönemlerde yazar alımı yapan Uludağ Sözlük'de 9 Ocak 2014 itibarıyle 8 moderatör, 43.854 yazar, 67.854 çaylak olmak üzere toplam 160.491 üye bulunmaktadır. Toplamda 2.122.533 başlık altında, entry adı verilen bilgi girişi sayısı 17.041.115'dir.
ilk girilen başlık "klavye"dir. Yazarlar kendi seçtikleri rumuzlarla format dahilinde entryler girebilmektedir.
22 Mart 2009 tarihinde başlıklarda Türkçe karakter desteğini açmıştır. Daha önceleri başlıklarda Türkçe karakterler "ş, ç, ğ, ü, ö, ı" yerine bunların en yakın karşılığı olan ingilizce karakterler kullanılmaktaydı.
Fiat Panda 1980 yılında üretilmeye başlanan Fiat'ın en küçük otomobillerinden birisidir. Ayrıca, 2003 yılının Ağustos ayında ikinci nesil modeli piyasaya sürülmüştür. Fiat'ın en küçük modeli olan Yeni Panda, mini sınıfta yer alıyor. 2004 yılında Avrupa'da yılın otomobili (Car of the Year) seçilmiştir.
Türk kahvesi, ilk olarak Türkler tarafından keşfedilen kahve hazırlama ve pişirme metodunun adı. Kahve ve kahvehane sözcüklerinin birleşiminden oluşan kahvehane sözcüğüne Türk adının eklenmesi ile ifade ediliş biçimi. Özel bir tadı, köpüğü, kokusu, pişirilişi, ikramıyla kendine özgü bir kimliği ve geleneği vardır. Telvesi ile ikram edilen tek kahve türüdür.
Kahvenin kökeni araştırmacılar tarafından 14. yüzyıl başlarında Güney Habeşistan'dan tüm dünyaya yayıldığı şeklinde belirtilmiş, kaynağı da kökenbilimsel olarak kahve ile benzerlik gösteren Güney Habeşistan'daki Kaffa yöresi gösterilmektedir.
Önceleri Arap Yarımadası'nda kahve meyvesinin kaynatılması ile elde edilen içecek, bu yepyeni hazırlama ve pişirme metoduyla gerçek kahve lezzetine ve eşsiz tadına kavuşmuştur. Kahve ile Türkler sayesinde tanışan Avrupa; uzun yıllar kahveyi, Türk kahvesi olarak bu yöntemle hazırlayıp tüketmiştir.
Brezilya ve Orta Amerika kaynaklı, arabica türü, yüksek kaliteli kahve çekirdeklerinden harmanlanan ve tercihen kömür ateşinde ağır ağır, titizlikle kavrulan Türk Kahvesi, çok ince öğütülür. Bir cezve yardımıyla su ve isteğe göre şeker ilave edilerek pişirilir, bir fincan kahveye iki çay kaşığı kahve atılır. Küçük fincanlarla servis yapılır. içilmeden önce telvesinin dibe çökmesi için kısa bir süre beklenir. Su, sanıldığı gibi kahvenin sonunda değil; kahveyi içmeden önce içilmektedir. Ayrıca tüm dünyada espresso ile en çok tüketilen kahve türüdür ki dünya genelinde hemen hemen her tür restorantın menüsünde bulunan iki kahveden biridir.
Amerika Birleşik Devletleri (kısaca ABD) (ingilizce: United States of America (USA), ayrıca Birleşik Devletler olarak da bilinir), elli tane eyalet ve bir tane federal bölgeden oluşan bir federal anayasal cumhuriyettir. Ülkenin çoğu (48 tane eyaleti olan Kıta ABD'si ve ülkenin federal bölgesi olan Washington, DC), Kuzey Amerika'nın ortasında, Büyük Okyanus ve Atlas Okyanusu'nun arasında bulunmaktadır. Bu ülkenin vatandaşlarına Amerikalı veya Amerikan denir.
Kuzeyinde Kanada, güneyinde ise Meksika ile sınırı bulunur. Alaska eyaleti, kıtanın kuzeybatısında bulunarak doğusunda Kanada ve batısında Bering Boğazı'nın öbür tarafında bulunan Rusya'nın arasında bulunmaktadır. Hawaii eyaleti, Büyük Okyanus'un ortasında bulunan bir takımadadır. Ayrıca Karayipler ve Büyük Okyanus'ta bulunan birçok denizaşırı toprağı vardır. Resmî kuruluş tarihi 4 Temmuz 1776'dır.
Doğuda Atlas Okyanusu'ndan, batıda Büyük Okyanus'a kadar 4.500 km genişliğindedir. Alaska ve Hawaii'yi de içine alan Amerika Birleşik Devletleri'nin 9 milyon kilometrekareden fazla yüzölçümü vardır. Hawaii ise, Büyük Okyanus'ta olup, kıta üzerindeki Amerika Birleşik Devletleri'nden 3.200 kilometre uzaklıktadır. Alaska 50 eyaletin içinde yüzölçümü en büyük olanıdır. Ülkenin güney tarafında bulunan Teksas bu bakımdan ikinci sırada gelmektedir.
tv8, 22 Şubat 1999 tarihinde MNG Medya Grubu bünyesinde yayına başlayan, 2013 yılından beri Acun Medya ve Doğuş Yayın Grubu ortalıklığında yayın yapan bir televizyon kanalıdır. Merkez stüdyoları Şişli'de bulunmaktadır. Haber kanalı olarak yayın hayatına başlayan tv8, 2003 yılında format ve logo değiştirerek eğlence kanalları arasına katıldı.
Kanal 9 Eylül 2013'te 16:9 formatına geçmiştir.
13 Kasım 2013'te yapılan açıklamada kanalın Acun Ilıcalı'ya satıldığı duyurulmuştur. Doğuş Yayın Grubu'nun da %30 hissesini satın aldığı kanal, %70'lik hisseyi elinde bulunduran Acun Medya tarafından yönetilecektir.
Acun Medya'ya geçmesiyle beraber tekrardan format değişikliğine giderek tv8 şov kanalı olmuştur. Acun Ilıcalı'nın kanal da haber programlarının bulunmasını istemediğini açıklamasının ardından, bunun sonucu olarak tv8 Ana Haber, HaberAktif gibi haber programları kaldırılmış, tv8'in haber departmanında çalışanların ise işlerine son verilip kanalla yollarının ayrılmasına gidilmiştir. Ayrıca Kanaltürk'ten geçtiğimiz sezon transfer edilen Telegol programı da yayından kaldırılmıştır.
Eylül 2014'ten itibaren Acun Medya'daki tüm programlar tv8'e taşınacaktır. 30 Kasım 2013'de internette çıkan haberlere göre Saba Tümer'i de tv8'e transferini gerçekleştirmiştir.
Bugün TV, Koza Holding tarafından kurulan bir haber kanalıdır. Yayınlarına 1 Mayıs 2009'da başlamıştır. Bugün TV Aktif spor haberleri tarihsel filmler ödüllü festival yapımları hayat içinde güncel çarpıcı belgeseller de yayınlıyor. Her saatte haber yayınlamaktadır.
Kariyerine, Almanya'da Berlin takımı Hertha Zehlendorfda başladı. Hertha Zehlendorf dan sonra Türkiyemspor Berlin'e gitti. Bunu takiben Türkiye Süper Ligi'ne geçiş yaparak Gençlerbirliği'nde oynamaya başladı.
2001 yılında ise Galatasaray SK'a transfer oldu ve yine takımının şampiyonluğa erişmesinde büyük pay sahibi oldu. 2004-2005 sezonunun ikinci yarısında Galatasaray SK'ın antrenörü Gheorghe Hagi ile anlaşmazlıklar sonucu Borussia Mönchengladbach, Hannover 96 ve Arminia Bielefeld ile sözleşme için masaya oturdu. Ancak Ümit Karan Bundesliga takımlarının tekliflerini geri çevirerek; son anda Büyükşehir Belediye Ankaraspor ile anlaştı. 2005 sezonunun sonuna kadar Ankaraspor için oynayan Ümit Karan, kiralık sözleşmesinin sona ermesiyle tekrar Galatasaray'a döndü.
2005-2006 sezonunda ise tekrar Galatasaray için oynamaya başlayan Ümit Karan, sezon içinde attığı 18 gol ile gol krallığına aday oldu. Ama geçirdiği sakatlık nedeniyle sezonu kapatarak gol krallığına da veda etmek zorunda kaldı.2006-2007 sezonunun başında takımdaki yerini geri aldı ve Turkcell Süper Ligi'ndeki 100. golünü 18 Eylül 2006 'da Beşiktaş Jimnastik Kulübü'ne karşı kaydetmiştir.2006-2007 sezonunda Galatasaray ile Şampiyonlar Ligi'nde sahaya 3 maçta kaptan olarak çıktı. ingiltere'de oynanan Liverpool-Galatasaray maçında attığı 2 golle dikkatleri üzerine çekti.Fakat takımını mağlubiyetten kurtaramadı. 2009-10 sezon başında Eskişehirspor'a bedelsiz olarak transfer oldu. 31 Mayıs 2012 tarihine kadar Eskişehirspor ile sözleşmesi bulunmaktadıydı. 2011-2012 sezonundan itibaren Eskişehirspor' da sportif direktörlük görevine getirildi.
Ümit Karan 2011'de futbolu bıraktı.
Aminoasitler, proteinleri oluşturan temel yapı taşlarıdır.
Kimyada bir aminoasit hem amin hem de karboksil fonksiyonel gruplar içeren bir moleküldür. Aminoasitlerin peptit bağlarıyla uç uca eklenmesiyle oluşturdukları kısa polimer zincirler "peptid", uzun polimer zincirler ise "polipeptid" veya "protein" olarak adlandırılırlar. Hücre içerisinde ribozomlar, mRNA moleküllerini kalıp olarak kullanarak aminositleri uç uca ekleyerek proteinleri sentezlerler. Bu işleme translasyon (çeviri) denir.
Bahsedilen amino asitlerin hepsinin aynı anda herhangi bir proteinin yapıtaşında bulunması gerekmez. Ayrıca hepsi eşit miktarda da değildir. Proteinlerde bunlardan çok daha farklı amino asitler de bulunabilir. Farklı amino asitler, 20 temel amino asitle oluşturulmuş polipeptidlerin daha sonra farklılaşmaları ile oluşur. Bu tür amino asit farklılaşmaları, proteinin özelliklerini ve işlevlerini oldukça fazla değiştirir. Örneğin çözünürlüklerini arttırabilir veya azaltabilir ya da diğer molekülerle etkileşmelerini düzenleyebilir.
Amino asitlere ek olarak proteinler, çok daha farklı gruplar da barındırabilirler. Amino asit dışında, yapısında farklı türler barındıran amino asitlere, konjuge proteinler denir. Konjuge proteinler, kovalent veya non-kovalent bağlarla, nükleik asitlerle nükleoproteinleri, lipidlerle lipoproteinleri, karbonhidratlarla glikoproteinleri ve daha birçok küçük molekül kütleli maddelerle, metallerle ve metal içeren gruplarla kompleks yapılar oluşturabilirler.
Dilencilik, yardıma muhtaç olduğu gerekçesiyle başka insanlardan para, yiyecek vb. şeyler isteme. Geçimini bu şekilde sağlayan kişiye dilenci denir. Dilencilere, geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde daha çok rastlanır. Dilencilik dünyanın en eski mesleklerinden biridir.
Dilencilik bazen dinî gerekçelerle yapılır. Bazı din ve mezheplerde din adamları dilenerek veya sadece bağışlarla geçinirler. Bu tür dilenme, din adamlarının dünya işlerinden ellerini çekerek dinî çalışma ve meditasyonlarına daha fazla zaman ayırmalarına imkan verir.
Köpek (Canis lupus familiaris); köpekgiller (Canidae) familyasına mensup, görünüş ve büyüklükleri farklı 400'den fazla ırkı olan, etçil, memeli bir hayvan. Boz kurdun (C. lupus) alt türlerinden biri olan köpek, tilki ve çakallarla da akrabadır. Kedilerle birlikte dünyanın en geniş coğrafyaya yayılan ve en çok beslenen iki evcil hayvanından biridir. 2001 yılı tahminlerine göre dünyada 400 milyondan fazla köpek vardır.
Köpekler 12 bin yıldan daha uzun bir süreden beri insanoğlunun av partneri, koruyucusu ve arkadaşı olagelmiştir. Değişik ihtiyaçlara göre farklı köpek türlerinin evrimleşmesinde insanoğlunun önemli rolü olmuştur. ilk köpekler keskin görme ve koku duyusuna sahip avcı köpekleriydi. insanlar, ilk tanışmalarından bu yana köpeklerin çeşitli yararlı özelliklerini genetik mühendisliğin en ilkel formlarıyla ön plana çıkartmış ve farklı köpek türlerinin ortaya çıkmasını sağlamışlardır. Örneğin 7-9 bin yıl önce çiftlik hayvanları evcilleştirildiğinde köpekler çobanlık da yapmaya başladılar ve bu yönde yapay seçilime uğradılar.
Köpeklerin işlevleri ve algılanışları toplumdan topluma farkeder. Antik Mısır'da köpekler kutsal sayılırdı. Günümüzde birçok ülkede bekçi, bazı ülkelerde yük hayvanı ve hatta yiyecek olarak kullanılırlar. Batılı ülkelerde köpekler genellikle ev arkadaşı ve refakatçi olarak beslenirler ve bu ülkelerde köpeklere yönelik ürün ve hizmetler milyarlarca liralık bir endüstri haline gelmiştir. Bunların yanı sıra köpekler engellilere yardım, arama-kurtarma ya da polis köpeği gibi daha sofistike görevlerde kullanılmak üzere de eğitilebilir.
Bugün kullandığımız takvimin kökeni, Roma imparatoru Julius Caesarın, Mısırlı astronomi bilgini Sosigenese yaptırdığı Julyen takvimi. Bu takvime göre bir yıl 365 gün sürer ve her yıldan 6 saat artar. Artan bu saatler her 4 yılda, bir gün eder ve yıla eklenir. Böylece bir yıl, 4 yılda bir 366 güne çıkar. Ne var ki 366 sayısı 12ye tam olarak bölünmediğinden bazı ayların 30 bazı ayların da 31 çekmesi uygun görülür. Julyen takviminde yılbaşı, mart ayındadır ve buna göre şubat, yılın en son ayıdır. July olarak bilinen temmuz ayı, Julius Caesarın adını taşır ve 31 gün sürer. Caesardan sonra yaşayan bir başka Roma imparatoru Augustus da kendi adını bir aya verir. Ne var ki ağustos (Augustusun adından) ayının 30, Caesarın adını taşıyan temmuz ayının 31 çekmesini haşmetine yakıştıramayan imparator Augustus, kendi adıyla anılan ayın da 31 gün sürmesini emreder. Bunun üzerine astronomlar, yılın son ayı olan şubattan bir günü alıp, ağustos ayına ekler. Böylece 30-29 gün döngüsü yaşayan şubat ayı 29-28 gün olarak belirlenir.