Sanki maşa öksüz ve yetimmiş de, ayı da bu tatlı belayı evlat edinmiş.
Türkiye'de olsa büyüyünce maşa ayının karısı olurdu kesin.
Şaka bir yana harika bir çizgi film.
Rusya sabah uykusundan uyandı ve açıkladı.
Sizi biz vurmadık, suriye ordusu vurdu, diye.
Putin şu an kahvaltı sonrası kaplanını beslemekle meşgul olabilir
Rejim unsurlarını etkisiz hale getirdik, haberleri dönüp duruyor bültenlerde.
Nedir bu rejim unsuru, asker olsa asker derdik değil mi?
Asker şapkası mı?
Asker matarası mı?
Hangi eşyalar, biri bizi aydınlatsın zira can olmadığı ortada.
Rejim askeri bile degil rejim unsuru entkisiz hale getirildi tabiri bilerek kullanılıyor bence.
Suriyeli askerin matarasıdır, şapkasıdır, bunları yolda buldukça unsur olarak haneye yazıyoruz zannımca.
Ne saçma bir tabir, rejim unsuru.
Cümlelerin yüklemini değiştirince şehit olmadığını anlıyoruz. Ölmemişler gibi davranıyoruz, miyop gözlüğümüz altındaki gözlerimizi iyice kısıp görmezlikten geliyoruz.
Biz ölmedik çünkü, genç mehemetçiklerimiz ölebilir.
Oğlu da orda olsaymış keşke....
Öldükten sonra gideceği yeri cennet olarak görenlerin karşılaşmak istedikleri her türlü şeydir.
Bu dünyadaki seçimlerin pek çoğu ilahi güce kalmışsa, başka alemdeki ödül de bizim hayal gücümüze bırakılmıştır belki.
Anket gibi ankettir.
Ben çocukluğumdan beri üzerinden koşarak geçtiğimizde ezilmeyen çimler ve çiçekler hayal ederdim.
Şimdilerde bir iki ağaç dalında sıcak lahmacun hayal ediyorum.
neden böyle oldu ya da oluyor? diye sorulan her soruya mantıklı izahatler getirmeyi iş edinen kişidir.
akıllı anneler çok sever bu oyunu.
çocuk eşek kadar olsa da, kafası karışınca hemen annesine koşar ve sorunun cevabını alabilir.
ne bileyim ben, demek yoktur bu tarz insanlarda. bilmese de fikir yürütür, geçici çözümler sunar.
aklınız size yetse dahi akıl danışmak istersiniz onlara bir süre sonra çünkü kendilerinden çok emindirler.
bir parça liderlik gerektirir bu durum.
korkuyorum , üşüdüm, üzüldüm gibi şeylere yanındayım, geçecek demekten ziyade,
korkacak bir şey yok.
üstüne sıkı birseyler giy.
üzme kendini, üzülecek bir şey yok bu olayda.
gibi yanıtlar almanız da mümkün.
Türkiye'ye özgü eski bir zannediş.
Kanser olan kemoterapi alan insanlar o maskeyi bağışıklık sistemi düşük senden benden zarar görmesin diye takar.
Bu corona virüsü olayında da maske takan herkesi hasta zannedeceğiz.
Buraya koyayım da, demedi demeyin.
Malız çünkü.
Ölü sayısı duyana kadar devam edecek olandır.
Son dakikaya kadar önlem almamak, kılını dahi kıpırdatmamak, bizim gibi 3.dünya ülkelerinin tutumudur.
Çok severiz, gelsin de bakarız demeyi...
iran komşumuz, eyvah derken, ırak'a derken, bize geldi.
Kıbrısta'da karantinada olanlar var.
Şimdi de ankara'da olduğu haber bültenlerinde.
Panik yaptırmak istemem ama panik olun artık bir zahmet.
Bu ne rahatlık türkiye'de anlamadım gitti.
Korkusuz bir millet olduğumuzu biliyorum da, çok sallamıyoruz sanki...
Okullar ve işyerleri tatil olmalı.
Evet.
3 kediniz varsa camdan aşağı atın kendinizi daha kolay.
Yerleri süpürüp silmek neyse de asıl toz, silinmemiş yukardaki raflardan, dolap üstlerinden, mobilyalardan geliyor.
Uzaktan Canım kütüphanem ne güzel duruyor diyorsun, yakınına gelince rafta bir parmak toz var.
Yerdeki öbek öbek kedi tüyleri, koltuk üzerinde tüyler, grileşmiş ve hatta kedi yüzünden yırtılmış perdeler, çamur kalmış ayakkabılık..bunlar hep cinnet sebebi.
Son 10 senedir erkek kadının üzerine yıkılıyor arkadaşlar.
Sizin bahsettiğiniz devir tarih oldu.
Ortalık jigolo kaynıyor.
Memurum, doktorum babamdan arsa kaldı vs diyen kadın direk ereksiyon sebebi.