ikame adreslerinden bağımsız olarak kapalı kapılar ardında konuşulanların medyaya sızdırılmasını sağlayan,gizli özne topluluk. türk insanının tüyo ve dedikodu merakının getirisi olmuş, genellikle spor basınında sıkça gördüğümüz, kah haberin kaynağı, kah asparagasın kılıfı, kah bir sansasyonun ateşleyicisi... Transfer dönemlerinin olmazsa olmazı.
millet işten kaytarıp bütün gün maç seyrediyor gerekçesiyle TRT 1 kanalı cafeteryalarındaki TV lerden silinmiş yarı açık kurumsal bir şirketin mensubu olarak, özlemini duydugum çalışma ortamıdır. Yalnış anlaşılmasın, buradaki amaç TV karşısında tüm günü faydasız biri gibi geçirmek değil. Sadece dünya kupasının rahatça izlenebildiği hatta o dönem içinde işe gitmenin cazip hale geldiği mesleklere bir selam çakmak. Belki gömleğimizden, gravatımızdan, kariyerimizden ve ismimizin başına getirilen Bey sıfatının yarattığı esaretten utanmak biraz da.
Şu an tamirhanelerde, erkek berberlerinde, kahvehanelerde, büfelerde olan ambianstan sözediyorum. Bir kaportacının eski televizyonunda TRT1 i açıp çekici sallarken spikerin sesindeki heyecanla, kafasını vurarak belki de, pozisyonu kaçırmama isteğinden... Berberin kesmeye, müşterinin kesilmeye ara verip kafalarını sol üst çapraza kaldırmasından ve pozisyonun ardından açılan futbol muhabbetinden. Kahvehanelerdeki elinde iddaa kuponu, dillerinde senaryolar yurdum otoritelerinden sözediyorum. insanın bir berberin yerlerini supuresi, bir ustanın azarını işitesi, bir müşterinin çayını tazeleyesi geliyor.
çeyrek ya da yarı finalde böyle bir kaza kurşununa uğramaktansa, ilk maçtan eksiklerin görülüp önlemlerin alınacağını düşünerek şampiyonluk ihtimalinin daha da arttığını savunması gereken topluluktur.
akla gelen bir konunun "diger sözlüklerde bir şekilde değinilmiştir, şimdi burda yazıp taklitçi durumuna düşmeyelim" diyerek es geçilmesi durumudur. Akabinde başka yazar tarafından açılarak izlenme rekorları kırmasıyla sonuclanabılır.
Geçtigimiz günlerde 60 yaşını geçmiş olmasına ve "bir iki yıl içinde bırakır da yerine aramızdan biri geçer." umudunu taşıdığımız departman müdürümüzün, terfi ettirilmesi sonucu yeniden aklıma gelen çelişki durumudur.
Kimse bana istihdamdan bahsetmesin kardeşim. Hadise büyük ölçüde şudur; Yılda ortalama 66 bin emekli, bir o kadar da üniversiteden mezun olan insan var. Emekli olanlar evde oturmuyor diye, mezunlar evde oturuyorlar.
Düzeltilmesi gereken bişey varsa o da emekli maaşları. Tabi bazı müdürler için bu durum bile yaptıkları basit işlere oranla aldıkları eşek yüküyle maaşın cazibesini bozamayacaktır.
güzide illerimizden birinde, namaz çıkışı camiye yardım toplayan görevliye "10 tl yardım etmek istiyorum ancak bozuk param yok" dümeniyle yaklaşıp, verdiği sahte 100 tl nin üzerini alırken cemaatçe yakalanan kişinin vukuatı.
Ki oldukça yaratıcı ve mantıklı bir girişimdir. Ancak kitle bakımından kapalı çarşı civarında yapılmaması gerekir.
an itibariyle ntv haberlerde izlediğim adana da cereyan eden baskın. bu baskında 200 kg eşek eti, 41 henüz kesilmemiş eşek, 2 adette insan ele geçirilmiştir.
transfer döneminin en hadiseli olayı olan mehmet topuz'un, Fenerbahçede forma giyip gol atmasıyla, bir takım çevrelerde yaratmış olduğu rahatsızlıktır.
Verilen tepki ve hezeyanlar üzerine bu taraftar grubunun bünyesindeki rahatsızlık ve hazımsızlığın yansıması yazar tarafından "topuzun girmesiyle" özdeşleştirilir.
bir yandan araştırılıp araştırılmayacağı diğer yandan ise son zamanlarda kamuoyunun güvenini kaybeden adli tıbbın vereceği raporun ne kadar güvenilir olup olmayacağı sorunsalı.
Son yıllarda yaşanan başarılardan sonra ülke sporundan silinmiş ancak 15.09.09 tarihli BJK - Man Utd. maçı sonrası yeniden türk medyasında oluşan aciz tavırdır. Baş aktörü yine mustafa denizlidir.
karakter ihlaline takılmasa "alex de souzanın tanrılar çıldırmış olmalıdaki yerliyle olan şaşırtıcı benzerligi" şeklinde acılması düşünülmüş başlık.
farkeden başkaları da var mı yoksa bu sadece zihnimin bana oynadıgı bir oyun mu ? sorusunu defalarca kendime sordugum ancak özellikle maç içindeki yakın çekimlerde benzerliğin böylesi dediğim hadise.
Avrupa basketbol şampiyonasında türk milli takımının yıldızı olarak takıma en önemli katkıyı yapması beklenen NBA oyuncumuz hidayet türkoğlu'nun yaptığı sayısız hata, saç baş yolduran şut ve pas tercihlerine rağmen "banane top benim çıkarsam eve giderim" tarzında bir yaklaşımla dakikalardır oyunda kalarak koparacağımız maça rakibi ortak etmemizi sağlayan tavrıdır.
"Sevgilim bana yurt dışından ne getirdi?" hevesiyle açtığınızda; içinden çıkan gecelik, dantelli iç çamaşırı gibi kıyafetlerin insanı cinayete sürüklemesi muhtemel objedir. Sakladığı sırlardan ağzı kapanamayandır. Kırılan cevizlerin görgü şahidi, evden kovulan eşlerin yol arkadaşıdır.
duman grubunun 11 ağustos 2009 tarihli harbiye konserinde vuku bulan hadisedir. Kanun gereği normal karşılansa da, sahneye çıkan grup bakımından kulağa çarpık gelen bir durum yaratmıştır.
Günün her anında bir besin maddesini tüketirken görebileceğimiz, doymak ya da tadına varmak terimlerinden çok uzakta yaşamak için yiyen değil, yemek için yaşayan kesimi temsil ederler. Bu insanlar obez değildir, bu insanlar şişmanda değildir. Bu insanlar belki insan bile değildir. Bu insanlar gün içinde yedikleri 8 öğünlük enerjiyi 9. öğünü elde etmek için kullanmaya çekinmeyen yaradılışa sahiptir.
esas oğlanın çıkarları doğrultusunda organizasyona davet edilmiş, genelde aşağılanarak üzerinden espri yapılmak gibi iğrenç bir amaca hizmet eden, kandırılmış, yitik, yazık, çömez fani.
içinde bulunduğumuz yaz aylarında sıkça karşılaştığımız bir tablo olarak; bitkin, taakatten kesilmiş, yaşam enerjisi kaybolmuş, bezmiş haldeki canlılar için kullanılabilinecek alternatif bir deyim.
Dikkat edilecek olursa "Ş" harfi kullanım sıklığı açısından epey bir vurgu katıyor, bu özelliğiyle çok umuma açık mekanlarda kullanılmaması tavsiye edilir.
cep telefonunuzu hangi yolla ellerine geçirdiklerini bilemediğimiz firmalar, kurum ve kuruluşlar tarafından olur olmadık zamanlarda gelerek sizi kah heyecanlandıran, kah umutlandıran, kah sinirlendiren, kah endişelendiren fuzuli cep telefonu mesajlarıdır.
yok kotonda indirim, yok nikede 5 taksit, yok hede hödö dershanesinde ingilizce ögrenme fırsatı...
