Uzun Yaşadıkça çok üzüleceğini ve çok acı çekeceğini bilmekle alakalı. Bütün sevilenlerin, eşlerin ve dostların dünyadan göç edişlerini görmek duymak ağır gelir bazen. insan sevdiklerinden önce gitmeyi isteyebilir yer yüzünden; sevdiklerinin gidişini görmemek, onları kaybetmemek için. Bu kişinin kendi tercihi ve hakkı olabilir.
Herkes yalnızlık övgüsü yapıyor ama gerçekten yalnız kalmak bambaşka bir şey. Çok zor. Seçilmiş yalnızlık ve mecbur olunan yalnızlık ayrı. "Yalnızlığı seviyorum" diyen insanların illaki hayatlarında duygusal ya da manevi destekçileri var. Duygusal ve manevi hiçbir desteği ve barınağı olmadan gerçekten yalnız kalabilen insana saygı duyarım. Zaten o kadar güçlü biri yalnızlık üzerinden ilgi çekmeye çalışmaz.
Psikoloji yetmeyince sığınılan, kimine göre ilim kimine göre sahte bilim. Bana göre ise vardır bir hayır dediğim. Aralarında umut taciri dolandırıcılar dolu. Güzel insanların minnoş kalplerini kırıyorsunuz sonra da o insanlar ya terapistlerin ya da astrologların kapısını çalıyor. Aldım kabul ettim manifestledim sonra da g.tüme soktum diyeyim ben de. Bu bana kötü karma ya da negatif enerji olarak döner mi bilemedim şimdi.
iş yerinde maruz kalınan psikolojik taciz ya da psikolojik şiddet. Maruz kalmamak için patron yalakası, yalancı, iki yüzlü, dedikoducu ve iftiracı olmanız gerekir. Yani yapan da, ortak olan da izleyen de karaktersizdir. Hemen hemen her iş yerinde vardır bu güç zehirlenmesi yaşayan insan müsveddesi yalaka tiplerden. Ben de uzun zamandır çekiyorum bu ruhsuz et parçası insanlardan.
Kalbinde kötülük, kibir ve ego olmayan kim varsa zengin olur ve istediği hayatı kurar yaşar dilerim. Ama insanlara üstten bakacaklar, ezecekler, parayı bulunca değişecekler, başkalarını parayla satın alacaklar zengin olmasın.
Kendilerini çok zeki ve akıllı sanan; kendilerinden başka herkesi cahil olmakla suçlayan zavallı sürüsü arasında yazabilmek için sizi 1 sene çaylak bekleten vasat sözlük.
Madem arkadaş kalacaktınız ne diye sevgili oldunuz yahu? Güle başka isim koysan da o sana yine gül kokmaya devam eder. Tabi ağaçta meyve bol, sıkılınca değiştir tabi yaaa.
Bir türlü sevemedim şunu. Bezlerle bir yerleri silmek ovalamak; oraya buraya zararlı zehirli kimyasal maddeler ilaçlar dökmek vs vs. Sıkıcı, yorucu ve boşuna. Zaten yine kirlenecek niye temizleyeyim; yine dağılacak neden toparlayayım kafasına sahibim. Benim gibiler için çözüm olabildiğince minimal ve doğaya yakın yaşamak. Evde çok az eşya tutmak, tek oda kullanmak vs. Az insan az eşya çok huzur.
Her gidişimde beni büyülüyor burası. Evet kötü yeri çok olabilir ama daha önce bulunduğum istanbul, Hatay ve Çanakkale'ye göre çok daha güzel. Deniz takıntımı alıp götürüyor. Birgün yaşamak nasip olur inşallah.
Hani bizler bazen kaderimizi değiştirdiğimize; değiştirebileceğimize ve kaderi alt edeceğimize inanıyoruz ya işte o da kaderin içinde. Kaderi yenmek, matrixten çıkmak; zâten alın yazınızı oynamak. Özgür iradenin varlığı da esâsında Özgür iradenin olmayışı. istediğinizi yaptığınızı ve Özgür olduğunuzu sandığınız herşey kaderde yazılmış olanlar. isterseniz üçüncü değil dördüncü gözünüzü açın; illuminatiyi de alt edin, bu da yazılmış. Her şeyin hayırlısı deyip geçin dostlarım çok da düşünüp kendinizi harcamayın. Sağlığınız yerindeyse şükredin ve yola devam edin.
Nasipte varsa olur. Ritüel mitüel bunlar sadece aklınızı bozar; ruhunuzu karartır, auranızı soldurup vicdanınızı zehirler. Zamanın dokusuyla oynamak yerine hayırlısı deyip akışına bırakın gitsin hayatı.
Emekli olduktan sonra bir suşi restoranı açmak. Muhtemelen 70'li yaşlarımda olur. Herhangi bir Japon mutfağı da olabilir. Allah ömür verdikçe hareket etmeye devam.
Reelde tanıdığım eski dostlarım bu mecrada çok değişmişler. Bir o kadar da sahte olmuşlar. insanlar internet ortamında, gerçekte olduklarından farklı görünmeye ne kadar da düşkünler ve muhtaçlar. Ciğerini bildiğim insanlar kendilerini sütten çıkmış ak kaşık ilân etmiş. Tamam en mutlu, en iyi kalpli ve en havalı sizsiniz. Sensin kardeşim yaşa be!
Narsist 2 insan tanıdım; hem de çok yakından. Asla hatalarını kabul etmezler. Kibirlerinde boğulduklarını hissettikleri an psikolojik şiddete başvururlar. Manipülasyon konusunda doktora derecelerine sahiptirler. Onlarla anlaşabilmenin yolu onları yüksek görmek, bükemediğin ellerini öpmek, sen çok yaşa, hep sensin demek. Sizi kırdıklarında özür dileme özürlüsü olduklarını saklamaktan çekinmezler. Bir kere de hatanı kabul et be kardeşim dedim bir tanesine, emdiğim sütü burnumdan getirdi. Her insan geçici ve ölümlü bir sınav; böyle bakın hayatınıza aldıklarınıza. Herkes 3 gün var.
Fazla ele ayağa düşmüş. Herkes dj oldu son yıllarda. Tiesto gelir aklıma dj deyince. Şimdi her apaçi dj. Dj'nin açılımının disk jokey olduğunu bilenleri bile çok azdır içlerinde.