Ergenlik dönemini takip eden süreçte her klavye kullanmayı bilen genç gibi kitap yazma hayallerine şiir yazma sevdasına kapılıp bir hevesle oluşturduğum sanal kitap gibi bişi. Blog. Yada ne ad koyarsanız.
online satış işine girmiş ve zannettiğim kadarıyla oldukça bir yatırım yapmış sakarya'da çark caddesi üzerinde varlığını sürdüren ayakkabı mağazası. Kanımca bu işi başaracaklardır. * Ayrıca uygulamış olduğu fiyat politikasıyla A+ müşteri portföyüne yönelik atılımlarıda taktire şayandır.
neredeyse tüm sözlük üyelerinin muzdarip olduğu mevzudur ki, buna bağlı olarak üniversiteye sanki vizelerden finallerden habersiz gelmişçelercesine davranışlarının en tutarlı sebebi. *
inişli çıkışlı, yer yer kulübeye mahkum olan, hoş sohbet,şahsımın resmi ulaşım eski sponsoru, bir maç esnasında yanında oynayan takım arkadaşına ve rakip takımın forvet oyuncularına "kakam geldi amk" şeklinde yakarmalarda bulunan ironik gülüşlü alttan ısıtmalı senkronize düşünce yapısını kelimeleri telafuz ettiği noktaya endeksleyemeyen stoper kafalı arkadaşın her maçta yada antrenmanda düzenli olarak sert toplara kafa vurmasından dolayı uzun soluklu beyin hücre ölümleriyle karşı karşıya kalan bir insanın sonunda mutlu sona ulaşması.
doğayı, insanlığı, gerekli gereksiz herşeyi dinleyen insandır. modeldir. çünkü ornek alınması gereken bir şahsiyettir. şu zamanda dinlemek yerine dinletmeyi ne kadar da çok seviyoruz arkadaş.
Federasyonun fenerbahçeyi kayırmasının somut delillere bağlandığı şu günlerde ani bir atakla fenerbahçeye şampiyonluk kazandırmak amaçlı yürürlüğe girmesi beklenen şampiyonluk normu. *****
şimdi efendim öğrencilik hayatımı idame ettirdiğim şehir olan edirne'nin mahsun bir semtinde düzensiz uykulu ikametgahım da her finallere çalşırken her gece perde arasından gözetlediğim tatlı bir bayana yazdığım şiirin başlığıdır.
bir karşı balkon sevdasıydı mantığımın gözlerine hayranlığı.
sokak arası çıkmazlarda kalmış seni seviyorumlar bu yüzden.
bardağın dolu tarafıydı batan güneşe nazır pijama oturmaları.
boş tarafıysa gizlice gözetlemekti bir başına çaresizlikten.
an itibariyle dolabının üst raflarından ağır ve büyük bir fihrist çıkarıpta ordan hatırlamaya çalışması durumu neticesinde kafa şişirmek. abi bende kendimi bi bok sanırdımmmmm.. *
d'hondt sistemi, belçikalı hukukçu ve matematikçi victor d'hondt tarafından 1878'de tasarlanmış bir seçim sistemi.
arjantin, avusturya, belçika, bulgaristan, çek cumhuriyeti, doğu timor, ekvador, finlandiya, galler, hırvatistan, hollanda, i̇skoçya, i̇srail, i̇zlanda, japonya, kolombiya, macaristan, makedonya, paraguay, polonya, portekiz, romanya, sırbistan, slovenya, şili ve türkiye'de uygulanan seçim yöntemidir.
örnek verecek olursak
7 milletvekili çıkaracak bir seçim bölgesinde a partisi 60 000, b partisi 25 000, c partisi 14 000 oy alsın.
a partisi b partisi c partisi
oy 60 000 25 000 14 000
1. milletvekili 60 000 25 000 14 000
2. milletvekili 30 000 25 000 14 000
3. milletvekili 20 000 25 000 14 000
4. milletvekili 20 000 12 500 14 000
5. milletvekili 15 000 12 500 14 000
6. milletvekili 12 000 12 500 14 000
7. milletvekili 12 000 12 500 7 000
partinin çıkardığı milletvekili sayısı 4 2 1
milletvekili başına düşen oy 15 000 12 500 14 000
a partisi'ne 1. olduğu için bir milletvekili verilir. a partisi'nin oyu 2'ye bölünür. a partisi'nin oyu hala en çok olduğu için a partisi'nin oyu bu sefer 3'e bölünür.(60000/3=20000) bu işlemden sonra en çok oy b partisi'nde olduğu için b'ye bir milletvekili verilir ve oyu 2'ye bölünür. (25000/2=12500) kalan sayılar arasında en büyük a olduğu için bir milletvekili daha verilir ve a'nın oyu bu defa 4'e bölünür. (60000/4=15000) ortaya çıkan sayılar arasında en büyük oy yine a'nın oyu olduğundan yine bir milletvekili verilir ve bu kez de oyları 5'e bölünür (60000/5=12000). bu işlemden sonra en büyük oy c'ye aittir ve c'nin hanesine 1 milletvekili eklenir; c'nin oyları 2'ye bölünür (14000/2=7000). bu 7. ve son işlem sonucunda en büyük sayı b'ye ait olduğu için son milletvekilliğini b partisi alır.
sonuç olarak; bu bölgeden a partisi 4, b partisi 2, c partisi de 1 milletvekili çıkarır.
edit: yukarda açıklanan sistemi okumayın. sizi direk bir alt entry e alayım.
bayramda memleketine gitmeyip okuduğu üniversitenin şehrinde kalmayı yeğleyen öğrencinin hayatına bir an için dahil olan anneyle sabahın köründe yapılan muhabbettir.
evet fiili olarak ağlayamıyorum. akmıyor gözyaşlarım. beni bunun için miras bırakmadın atam bu ülkeye. dik durmamı öğütledin her cümlende. damarlarımdaki asil kana ihanet etmemem için büyüdüm öğretilerinle. fakat atam ben suçluyum. henüz elimden bir şey gelmiyor bu çarpık düzene karşı koymak için. tembellik ettim katılmadım bir sürü harekete. pişmanım atam. şartlar bunu gerektirdi belki. fakat yokluğunda bir sürü kalp kazandım. cumhuriyeti sevdirdim. bunu yaptım ama yetmiyor atam. olmuyor. insanlar saçma bir kaç zihni sinir hareketin peşinden gidiyorlar dolaylı yoldan olmasa bile. çağdaşlıklık düzeyini eğitimle ölçtün atam. ama buda olmadı. bozdular eğitimi. benliğimi çaldılar. şimdi kalan son parçalarımla yazıyorum bu entryi. ağlayamıyorum atam. gözyaşlarımıda çaldılar. suçluyuz diyemiyorum. ama ben suçluyum atam. herkezi kenara koydum. ben yorgunum atam. daha 19 yaşımda yoruldum bunca palavra dinlemekten. ah bir imkan olsada burda olsan. suçluyum atam. yapamadım dediklerini. kandım ellerin türlü oyunlarına. neredesin atam. nerede?
pozisyonum, imkanlarım ve çevremin müsait olmamasından ötürü yapamadığım; yaptıramadığım bir olaydır. fakat üniversitemin bitmesine mütakiben elime geçen ilk fırsatta başlatmak istediğim bir projedir. kafamda tasarladığım projeme göre cumhuriyet bayramından bir hafta önce edirneden yola çıkacak olan türk bayrağını 80 ilde gezdirmek ve son olarak 81. il olarak ankarada atanın huzurunda bayrağı göndere çekmekle son bulmasını istediğim projedir. bir gün yapacağım projedir. destek görmesem bile kendi imkanlarım dahilinde hiç yorulmadan sıkılmadan tek başıma türkiyeyi gezdiripte gene tek başıma göndere çekeceğim bayrağı. bunu yapacağım. insanlar ölmeden önce yapılması gereken binbir türlü şey planlarken benim tek hayalim bu olacaktır. budur.
EDiT: Bu bir ütopya değildir. Aradan geçen 4 yıla rağmen hala içinde olduğum duygulara göre ve kalbimde hissettiğim tutkulu bayrak aşkı neticesinde yapmayı arzuladığım bir şeydir. Adam saçma bir hayal uğruna neler yapıyor biz burda olması muhtemel bir projeden bahsedince insanlardan tepki görüyoruz. (bkz: http://www.aksam.com.tr/e...ke-ve-3-kita/haber-315815) *
canım okulum. güzel okulum. ömrümün büyük kısmını geçirdiğim ve gelecektede geçirmek istediğim ulu mabed. okul müdürlüğünü ilhan toksözün yaptığı yardımcılığını canım cigerim yavuz aydemirin yaptığı gönüllerde türkiyenin en iyi besyosu. ayrıca türk üniversitelerinin avrupa ve balkanlarla olan iletişiminde köprü görevide görmektedir.
süper toto süper ligin ikinci yarısında oynanacak olan galatasaray - fenerbahçe maçına gelmesi beklenen taraftarlar topluluğu. hali hazırda galatasaray başkanının maç eşantiyonu olarak koltuklara yasin-i şerif ve bilumum duaların bulunduğu bir el kitapçığı bırakacağı maçın oynanacağı mabed.
(bkz: dua eden fenerbahçeli)
kimi üniversite vakitlerinde msnde tamamen 'senden bir bok olmaz' hakaretinden yola çıkılarak edilen kavga sonucu evle ilişiğini kesen salaktır kendileri.
(bkz: gerizekalı)
çaylaklığı yaşamadan yazar olan bir kimsenin ota boka yazdığı her entry'i üşenmeden takip edip şikayet etmesi üzere neredeyse entrylerinin yüzde 70lik bir bölümünün silinmesine neden olan bit yavrusu. adam hevesini bile alamazken bundan büyük eğlence bulan asosyal kişilik.