bu entry'nin de forum / sohbet zımbırtısı nedeniyle silineceğini bilmeme rağmen şimdi asıl derdimi anlatıyorum.
kural düzen nizam merakı gözetmeksizin forumun taşak ortamına dönüşmesine göz yumarak derdimizi anlatmaya çalıştığımız başlıkları entrylere tamamen canlarının istediği gibi silik atmaktadırlar. dilerseniz de uçurun. ulusözlüğün zaten şu zamana kadar bilgi dağarcığıma bir zerre katkısı olduğunu düşünmüyorum. "kafa dağıtmak için giriyorum" diyen insanları da anlayamıyorum, resmen troll yuvası olmuş. şimdi modluğunuza devam edebilirsiniz. canlarım.
hiç değilse takıldığımız yerleri, okulumu, her gün yürüdüğüm caddeleri vs. görürüm diyerekten manasız yere diziye başlama sebebimdir. bağımlısı olmadan önce tabi.
tam olarak 7. caddenin başında olan evimde resmen 3 aydır avea hattı çekmiyor. dağ başında telefonla konuşur gibi evin içinde elim havada çeken yer arıyorum. hatta avea sim kartıyla çalışan pos makineleri bile çalışmıyor. üstüne üstlük dün utanmadan "10 yıldır hattımızı kullandığınız için akşama kadar ücretsiz konuşma kazandınız." minvalinde bir mesaj attılar.
tanım: 2 defa çağrı merkezi, 2 defa online işlemler, defalarca twitter üzerinden şikayetlerimi bildirmeme rağmen hiçbir değişiklik yaşanmamış başlıkta bahsedilen durum.
Bağımsız Milletvekili Hakan Şükür, 2015 seçimlerine kadar alacağı vekil maaşını Kimse Yok Mu aracılığı ile Ermenekli madenci ailelerine bağışlayacağını twitter üzerinden açıkladı.
stephen king'in 2008 yılında yayınlamış olduğu enfes kitap.king'in tarzını bilen herkes tereddütsüz beğenecektir.
--spoiler--
boş sayfada karakalem çizgiden başka bir şey değildi. ufuk çizgisiydi, belki. ya da içinden kötülüğün akacağı bir yarıktı...
kötü talihi edgar freemantleı inşaat alanında çalışırken yakalar. üstüne düşen vinç sağ kolunu koparır, konuşma ve düşünme yetisini hasara uğratır. mutlu evliliği birdenbire sona erer, nekahet dönemi karabasana dönüşür. edgar kazandan sağ kurtulduğuna pişmandır. "coğrafi bir değişiklik" yapıp çok uzaklara gitmesini öneren psikiyatr dr. kamen, "neyin onu mutlu ettiğini," sorar. "resim yapmak," yanıtını alır.
edgar, florida sahilinde duma adasında ev kiralar. meksika körfezinin muhteşem günbatımı ona resim yapmasını fısıldar. ve edgar resim yapmaya başlar.
edgar münzevi yaşamının duvarlarını yıkar, dostlar edinir. kendi yaralarından söz etmekten çekinen ve onunla aynı hamurdan yoğrulmuş wireman ile kökleri duma adasının derinliklerine uzanan yaşlı elizabeth ile tanışır. harikalar yaratan becerisi onun silahı olur.
elizabethin geçmişinden sayfalar açılıp kadının çocukluğundaki hayaletler ortaya çıkınca onarılmaz yıkımlar başlar.
--spoiler--
acuvue oasys ile bir türlü geçinemediğimiz için internetten oldukça uygun (optik firmalarına göre) bir fiyat ile sipariş verdiğim, elime henüz ulaşan lens markasıdır. deneyip göreceğiz, bakalım.