egonomi çok çoştu. baya coştu yani inanılmaz coştu yani çok fazla çoştu. acaayip coştu, öyle böyle değil yani bayaa coştu inanılmaz coştu egonomi. çço, o kadar coştu önünü alamadık yani öyle coştu...coştu coştu coştu bi yerden sonra çoşmaz diye bekledik, daha da coştu, artık coşmasın dedik iyice coştu artık inanamadık coştu coştu gitti yani. daha nasıl coşulur yaa dedim. bu kadar, daha fazla coşulmaz heralde dedim ben. ben biyerde durcak bunun coşması diye bekledim, ama, gene coştu.
2001 ve 2002’nin yaz aylarını hâlâ daha bol güneşli, enfes günler diye hatırlarım. Ya her şey şu an olduğundan çok daha kaliteli, güzeldi ya da ben 14 yaşın verdiği dangalakça bir mutluluk içindeydim.
Yolun yarısına bir sene kala demektir. ilk beyazların, ilk kırışıklıkların belirmesi demektir. Çocukken çoook uzaktaymış sanılan yılların göz açıp kapayıncaya kadar geçmesi demektir. heyecanın, Şevkin, umudun artık eskisi kadar parlamaması demektir. Hadi bakalım hayırlı olsun.
Dövlöt yordom yopoyor soz goloyorsonoz diyenler milleti patates soğana muhtaç edenler için hiç utanıyor mu acaba. Bir tarafta daha 30 yaşına gelmeden milyonluk araba koleksiyonu yapanlar, diğer tarafta patates soğana muhtaç olmuş halk. Ki bu basit yardımı bile şova dönüştüren bir anlayış. insan utanır be. Sorunlar keşke patatesle soğanla düzelse.
bu 2012’de maya takvimi bitiyor, kıyamet kopacak haberleri 2010’da fallan başlamıştı yavaş yavaş. o zamanlar o-hoo daha 2 yıldan fazla var diyordum. öyle çok geliyordu ki o 2 yıl bana. şimdi 2012’nin üzerinden 9 yıl geçmiş. gerçekten insan bazen hayret ediyor.
Eski Türkler’de “atalar kültü” vardır. Yani ölen atalarının ruhlarının hâlâ dünyada olduğuna inanılır. Dolayısıyla ataların mezarına onların yeni eviymişçesine büyük önem verilir. Mezarın yani evin kaybolmaması için de balbal denilen mezar taşları dikerler. Bu inanç, günümüzün mezarlık anlayışının temelidir.