her sabah uyanır uyanmaz aynı soruyu sorardık kendimize: gamalı haç hala dalgalanıyor mu senato binası üzerinde?
sonra ağustosta almanlar paristen çekildiler; montparnasse sokaklarında, gürül gürül yanan meydan ateşlerinin çevresinde zıplarken, hepimizin içi aynı sevinçle doluydu. sonbahar geçti ve sonra noel...alman ordularının çöküşü. daha bir kaç saat önce kutladık bunu, noelle birlikte. ölmüşlerimizi unutma yolunda attığımız son adımlardan biriydi bu.
hepimiz için hayatın yeniden başlar gibi olduğunu sezdim. paula, "geçmişi geri getirmek olabilir mi acaba?" diyordu. ve henri, "hafif bir roman yazacağım." diye gülüyordu.
bu gece bayram gecesi. barışın ilk noeli... ölüm kamplarında ise son noel...
>>>>
türkçeye "kadınca" ismiyle çevrilen simone de beauvoir kitabı.
yazar bu kitapta ikinci dünya savaşı sonrasındaki hayatı, ruhsal bunalımları ve kaçış yollarını irdelemiştir. ayrıca bu roman simone ile sartre'nin özel yaşamlarını olduğu gibi vermektedir. Ann adını taktığı ruh doktoru kendisi, robert dubreuilh ise sartre'dir. henri, genç yaşında ölen fransız yazar albert camus ve lewis ise nelson algren'dir. yazdıgı bu romanı nelson'a ithaf etmiştir ki kendisiyle sartre'den sonra büyük bir aşk yaşamıştır. o zamanın kadınlarının belirgin kimlik karmaşalarını da ustalıkla kaleme almıştır yine. goncourt ödülünü de bu romanıyla kazanmıştır.
elen çocuklarının izmir'i işgalleri sırasında yaptıkları işkencelerdir.
bugün dunyanın dört bir yanında yapılan işkencelere oldugu gibi, o yıllarda da yapılan bu insanlık dışı faaliyetler sessizce destekleniyordu.
aşağıda yazacağım bazı olaylar, istanbul hükümeti'nin içişleri bakanlığı tarafından "türkiye'de yunan fecayii" adıyla iki ciltlik işkence kitabı şeklinde yayınlanmıştır. ben hulki cevizoğlu'nun işgal ve direniş isimli kitabından alıntılıyorum.
- orhangazi'de çırılçıplak soyulan erkekler, ellerine kırbaçlar verilerek kendi eşlerini dövmeye zorlanmışlardır. (15 ekim 1921 tarihli rapor)
- çınarcık'ta öldürülen 24 kişinin adları verilmektedir. bunlardan kadın olanların adları ve ölümleri şöyle sıralanmaktadır: imam hafız'ın kızı emine; başı kesilerek, emine kızı hatice; süngü ile, emine kızı nerime; süngü ile delik deşik, celal efendi'nin dört yaşındaki torunu nigar; kazığa vurularak, ibrahim çavuş'un annesi; yakılarak, arnavut mehmet çavuş'un 9 kişilik bütün ailesi; balta ile. (24 nisan 1921 tarihli rapordan)
-cihanköy'de 5 yaşına kadar olan çocuklar evlerinden toplanarak annelerinin gözleri önünde süngüye takılıp diri diri ateşe atılmışlardır. yeniköy'de tutulan raporda, 70 yaşındaki bir kadının üzerine erkek uzuvları konulduğu, 1 yaşına kadar olan bir genç kızın göğüslerinin delindiği ve deliklere tahta parçası sokuldugu yazılıdır. (19 ekim 1921 raporuna göre)
- aşağı ve yukarı karadere'de 70 yaşındaki bir kadının doğranmış parçaları, bir küçük yığın haline getirilmiş ve kesik baş bu yığın üzerine konulmustur. araştırma kurulu tarafından yakalanan bir yunanlının çantasından bir avuç kınalı kadın parmağı, bilezikler ve altınlar çıkmıstır.(15 mayıs 1921 tarihli rapor)
- 13 nisan 1921'de yunanlıların yerli rumlardan kurdugu çeteler, çevre köylerden bütün genç kızları, çalcı köy'e toplamışlardır. erkekler de toplu olarak oraya getirilerek ağaçların altına serilmiş yataklarda, kursun tehdidi altında yapılan alemleri seyre mecbur tutulmuslardır.
işte uygarlığın beşiği, modernliğin kalesi avrupalıların işgal yılı eğlenceleri. dahası da vardı fakat ben yazamayacağım daha fazla. varın siz düşünün.
I am walking
out in the rain
and I am listening to the low moan
of the dial tone again
and I am getting
nowhere with you
and I can't let it go
and I can't get through...
the old woman behind the pink curtains
and the closed door
on the first floor
she's listening through the air shaft
to see how long our swan song can last
and both hands
now use both hands
oh, no don't close your eyes
I am writing
graffitti on your body
I am drawing the story of
how hard we tried
I am watching your chest rise and fall
like the tides of my life,
and the rest of it all
and your bones have been my bedframe
and your flesh has been my pillow
I've been waiting for sleep
to offer up the deep
with both hands
in eachother's shadows we grew less and less tall
and eventually our theories couldn't explain it all
and I'm recording our history now on the bedroom wall
and when we leave the landlord will come
and paint over it all
and I am walking
out in the rain
and I am listening to the low moan of the dial tone again
and I am getting nowhere with you
and I can't let it go
and I can't get through
and now both hands
please use both hands
oh, no don't close your eyes
I am writing graffitti on your body
I am drawing the story of how hard we tried
how hard we tried
how hard we tried. .