sıçtığınız bokun gitmemesi. hele misafirliğe gitmişseniz, o sifona defalarca abanırsınız ama gitmez de gitmez, inat eder. işte o zaman endişeye kapılır ve panik olursunuz ya gitmezse diye.
Piç gibi hissetmenize neden olan olaydır. Belki biri hatırlar diye saatlerce telefonu kontrol edersiniz, facebook mesajlarına bakarsiniz ama ne arayan vardır ne de soran. işte o anda sahra çölünde tek basina dolaşan bok böceğinden pekte bir farkınız kalmaz. Yalnız kalmış durumdasınız kabullenin artık.
hazır yemek kültürünü benimsemiş olan amerikalıların pekte olağan dışı olmayan bir davranışıdır. hazır yiyecekler zaten ucuz senin burada yediğin 12 liralık ortalama bir hamburgeri adamlar bir kaç dolara satın alıyorlar. konserveye gelince eminim onlarda gayet ucuzdur. bunda yadırgayacak ya da dalga geçecek bir şey yoktur.
ukala ama bir o kadarda sempatik insan. zaten ya bu adamdan nefret ederler ya da bu adama bayılırlar bir ortasını bulana daha rastlamadım. gerçi adamın her konuda bir bilgisi var ayaklı kütüphane gibi. ayrıca sosyal sorumluluk projelerinde yer almasıyla da çoğu insanın ve hayranının takdirini kazandığı kesin. o yüzden okan iyidir ya. ufak bir bilgi vermek gerekirse de izlenimlerimi aktarmak istiyorum. sarma sigara içiyor kendisi ve sanıldığının aksine gitar çalamıyor.
saçın uzun olmasıyla alakalı bir durumdur. olay sadece şampuanla sınırlı değildir tabi. şampuanın yanında bir o kadar da saç kremi tüketimi vardır. böyle bir insan da mutlaka bakımlı entel ya da müzisyen kişilikli bir insandır. açtığı başlıklar da genellikle bu aralıklarda olur elbette.
tahminimce benim gibi pis boğazdır. ne bulursam yiyen bir insan olduğum için kendimide bu başlığa uygun olarak görüyorum. evet öğrendiniz sonunda deşifre oldum o insan benim.