tanım gereği: öss (ygs-lys) sınavları sonrasında sevgili uuserlarımızın artık günlerdir girememelerinden mi yoksa hayatlarının en önemli saatleri oalrak saydıları sınav bölümündeki tüm olayları hayatlarının en farklı, tuhaf ve çekimli olayı olarak görmelerinden mi bilinmez; sınav sonrası saatlerinde* durmadan entry ve başlık açma maratonunda birinci gelme savaşlarıdır.
tamam kardeşlerim, bak anlıyoruz; bir gün önce böyle geze geze yoruldunuz, üstünüzde üstünüzdekilerin size direttikleri bir sınavı üst düzeyde geçme çabasına girdiniz. buraya kadar sorun yok. ertesi gün böyle gelip güzelim siyasi ve nezih sol framemden ne istiyorsunuz? ne güzel alex de sınavinzo ve fetullah geometrinki yazılı güzel başlıkların altında duran recep eryaşıyirmibirdir ve kemal kılıçdermirdenyapılır gibi hayatımızı hoşlandıracak başlıklardan neden vazgeçip öndeki kızın tangasını aristokraside bile yeri olmayan insanlara benzetiyorsun. ayıp.
git, çık dışarı. gez arkadaşlarınla, aynı jenerasyonun evlatlarısınız siz. böyle yeşilliklere çıkın*. isteğe ve tercihe göre içeceklerinizi alın ellerinize, insanları analiz edin, korkmayın ısırmazlar. daha sonra analizinize göre onlarla iletişim kurmaya çalışın ya da vazgeçtim ilişki kurmayın onlar gibi davranın bir süreliğine. etrafta kimse kalmayınca tartışırsınız sorunlarınızı ve çözebilirsiniz harçlıklarınızın üstüne yazıp çizdiğiniz sorularınızı.
hayatın sonu gibi geliyorya, öyle değil demiycem; kusura bakmayın ama sizler için hayatın sonu. buraya gelip bu başlıkları açtığınıza göre, doğal olayları hayatın en farklı yönleri olarak gördüğünüze göre kardeşlerim size sosyalitede farklı bir alan yok. siz o soruları çözüp amfilerde en öndeki koltukları* kapmak için normalden iki saat erken uyanan, bilgiye aç yavrularısınız bu vatanın. bu yüzdendir ki siz evinize geçince daha fazla çalışacak, iki yanlıştan fazla yaptıysanız seneye tekrar hazırlanacaksınız. sizleri sosyal kimliklere büründürmek zorunda görenler utansın. sizleri sosyalliğin mükemmel bir oluşum olduğuna inandıranlar utansın. yok öyle bir şey.* kandırmışlar abicim sizi. bizler böyle her gece beyoğluna akmıyoruz; mimarisini inceliyoruz oraların. tarihimizin yozlaşmasının yanında tabii. ahh evlatlarım ahh, ahh benim tüy bitmemiş yetimlerim.* sorun sizde değil, sizlere bunu aşılayan bizlerde, suç tamamiyle bizde. sizlerde haklısınız.
Erkeklerin zamanında kendilerinden aşağı hatta bazı önemli eşyalarından bile aşağı gördükleri kadınlardan özür dileme stili olarak geliştirdikleri bir yöntemdir.
Not : Hemen heyecan yapmayın 'türkler hiç böyle yapmadı, müslümanlar hiç' diyerek çünkü bu günü türkler filan kutlamaya başlamadı ilk önce. gereksiz yere mouseunuzun click bölümünü yemeğe çalışmayın yani.
hep playback ne işe yarıyor? diye soranlardandım ki canlı sesini duyup, nasıl oalcaksa kazanacaksan parayı buraya çıkarak, ablacığım be sen hep playback söyle dediğim şarkı söyleyen kişimiz.
yağmurda yağıyorsa bir sonbahar günü; sen de bakıyorsan camından sevdiğine ve kulağında hypnogajaden here comes the rain again varsa yakarsın o sırada sigaranı camdan gelen havayı ciğerlerine çekerek oturmuşsundur zaten camın mermerine be arkadaş.
an itibariyle 2.sezonun 12. bölümü yayınlanmış catch me if you can özentisi olduğunu düşündüğüm ve bunu düşünürken de izlerken zevk aldığım dizi. basit kurgusunun üzerine olaylardaki üçkağıtçılığın izlenmeye değer hazda olduğunu düşünüyorum.*
sıkıysa yakala şeklinde türkçe çeviri olan eğlenceli ve sürükleyici 2002 ABD yapımı steven spielberg yönetmenliğindeki film. uyguladığı numaralardaki soğukkanlılık bizi filme çekerken leonardo dicaprionun oyunculuğunun kat atladığı gözlerden kaçmayan aksiyon-komedi polisiyesi.
birebir olmasa da sondaki ortaklığı white collara örnek olmuş dizidir.
kötülük çiçekleri olarak türkçe çevirisine sahip charles baudelaire başyapıtı. modern şiirin öncülüğünü halen daha elinde bulunduran bu kitap; içerisindeki aşk, haz ve insanın iç kötülükleri olmakla beraber fransa'nın dönem hali hakkında bize detay bilgi verebilecek bir eser. ahlaksızlığı bir çekim ve yerim gücü olarak tanımlar şair. insanlığı ve ezilesi duygularını bir erotizmle süslerken hicvini eksik etmez. üstünde düşünüldükçe düşünülesi, okunuldukça okunası bir hal alır kendince ve bizlerce. hayatımdaki nadir başucu kitaplarımdandır.
sigara değildir bir kere; kretektir efendim. bir çok çeşidini denemekle birlikte başlama nedenim olan djarum blackın tadını ve keyfini hiçbirinde bulamamışımdır. eğer ki tütün kullanmaya* djarum black ile başlamışsanız diğer sigaralar ve kretekler size boş ve atıştırmalık gibi gelecek. puroya başlamak için geçiş safhasıdır arkadaşımız aynı zamandır.
ayrıca bilinir ki içkinin yanında sigara, djarum blackin yanında içki gider.
insanın derinliklerine inen çığlıkları kemanından ustalıkla çıkartabilen virtüöz. rus asıllı virtüöz bir başka üstadın* 24 kaprisi'sini konuşturmasıyla hayatına ün katmıştır. boş vakitlerimde yanımdaki gölgenin sesi olmuştur.