facebook ve instagram'da cinsel içerikli video yayınlamak yasak ancak twitter'da değil. bunun sebebi ise yıllar öncesinde yaşanan bir olaydı. henüz 15 yaşındaki kızlarla videolar çeken o pislikler için bir çözüm üretmeleri gerekiyor. bunu ister görüntü işlemeyi geliştirerek yapsın, ister lokasyon bilgisiyle bildirim. devletlerin sosyal medya platformlarıyla iletişimini güçlendirip daha da ilerlemesi gerekiyor.
örneğin bu olay twitter'da suç ve sistemleri de bunu algıladı diyelim. devletin ilgili kanalına bunu bildirip direkt suçluya müdahale edilmesi ve sistemlerinden bunu otomatik kaldırması, bu medyayı daha temiz bir platform kılmaz mı? eminim yakın gelecekte bunun gibi şeyler yaşanacak.
yerel yazılım firmamız. eski adıyla burakgon ltd. dünya çapındaki mobil kullanıcılar için uygulamalar sağlamayı ve kullanıcıları mobil platformdaki kişiselleştirilen içerikle birleştirmeyi amaçlayan firma. zaten bu sayede 10 milyondan fazla kullanıcıya sahip ve 25 ülkeye ihracat sağlıyor.
hyper audio, gallery vault game booster, battery saver pro, speed booster & cleaner, app locker, call blocker, launcher gibi uygulamaları var. geniş portföye sahip.
bu ülkede böyle firmalar görmek geleceğimize dair oldukça ümit verici.
iktisat dersimizde hocamız thomas huxley'in bir sözünü anımsatmıştı: "hayatın asıl amacı, bilgi değil eylemdir". yani icraat efenim.
firma takdir edilesi şekilde ilerliyor. yolunuz yakınsa mutlaka uğrayın ve bir kahvelerini için. açsanız döner de ısmarlayabilirler.
nokta atışı tespitleri bulunan büyük insan.
kendisi fatih sultan mehmed'i anlattığında çok renkli bir kişilik olduğunu belirtip (bkz: fatih sultan mehmet/#37278278) tespiti yapıştırdı.
ahmet hakan: fatih'in özelliklerini anlattığınızda tipik bir müslüman porteresi de çıkmıyor ortaya.
ortaylı: hayır, bizim bildiğimiz müslüman portresinde iş yok çünkü. müslümanın porteresi öyle olur.
ilber ortaylı sultan mehmet'i çok iyi anlatır.
cnn'de ahmet hakan'ın sunduğu bir programda muhabbet aynen şöyle:
ortaylı: size bunu söylüyorum, batıda bile bu kadar renklisi yoktur.
ahmet hakan: nedir fatih sultan mehmet'in özelliği?
ortaylı: arapça, farsça kalem oynatıyor. yunanca şakır şakır okuyor ilyada'yı, ben bunu palavra zannediyordum. bizim türkler demiyor bunu, ecnebiler diyor. baktık topkapı'da yazmaları da böyle, okuduğu belli bunun.
ortaylı: tabiğğğ homeros okuyor adam merak ediyor. magni, büyük iskender tarihi okuyor falan. italyanca bildiğini herkes biliyor zaten. o zaman şehzadeler böyle rengarenk yetişiyordu. öbür endurun gulamlarıyla birlikte okuyorlardı. böyle bir rekabet havası da vardı. çok zeki biri.
ahmet hakan: batıya açık?
ortaylı: resim çalışıyor bilmem ne falan. şimdi batıya açık falan değil, ne batısı bütün dünyaya açık. batıda böyle adam yok ki. batıda en oryantel bilgi ibranicedir. yani pico della mirandol gibileri. yani enterasan bir adam. bunun gibi renkli bir adam bugün yok türkiye'de, var mı?
ahmet hakan: yok.
ortaylı: e yok. o zaman niye konuşuyorsunuz yani eheheehğ.
ailesi bir yandan da şanssız, hastanede tam olarak rapor alamıyorlar. yani tedavisi mümkün de olabilir ama bunun bilgisini tam olarak alamadılar. maddi olanakları kalmamış. hüseyin amca her şeyi anlattı. haydi sözlük ahalisi.
miniğimiz nazlı, henüz 2,5 yaşında. kocaeli, kartepe tarafında oturuyorlar.
başını tutamama, emekleyememe gibi sorunlar yanında günde 3-4 kez birkaç saniye süren ateş ile sıçrama ve çığlık atma şeklinde nöbetler geçiriyor.
sağlık bakanlığı dr. sami ulus kadın doğum çocuk sağlığı ve hastalıkları eğitim ve araştırma hastanesi raporuna göre Nörometabolik hastalık, yani epilepsi ön tanısıyla hastane servisine yatırıldı.
gazetedeki haberini görünce dayanamadım, hemen bir yardım kampanyası başlatılmalı dedim. ama önce iletişim numarasını aradım tabi. gazetede resimdeki adam dedesiymiş minik kızımızın. hüseyin karakuş amcamız maddi olanakları artık olmadığı için tedavi ettiremediklerini söyledi.
bildiğim kadarıyla ptt kartlarına direk eft yapılmıyor bankalardan. direk ptt şubesine ya da atm sine gidilmesi gerek. anlaşmalı banka var diye de biliyorum.
niyetlerinizi bilemem ama e biz de az çok demeden, defalarca yardım etmiş sözlük ahalisi olarak onlara yardımcı olmak istemez miyiz?
iki gün önce arda turan ve milli takım hakkında nefis konuşmuştur.
küçük bir demeç:
"iki takım arkadaşı kavga eder, birisi bırakır milli takımı, eyvallah. almanya'da bile olur bu, ingiltere'de olur, dünyanın her yerinde olur. insanın olduğu yerde kavga tartışma olur. egolar çatışır; ama bu milli takımda 5-10 yıldır bireysel egoların toplamı, milli takımın kollektif egosundan 100 katı falan oldu. herkes efsane ya. kendince yaşayan efsane herkes. bu ne? 2002 dünya kupasından beri biz dünya kupasına katılamamışız, alay mı ediyorsunuz benle?"
uzunca bir süredir türkiye'de yaşayarak çeşitli gözlemlerini bizlerle paylaşan bir ağabeyimiz, ingiliz.
türkiye bir cennet isimli bir video yayınlayarak bizlere ayar vermiştir.
"temizlik imandandır", "avrupalılar temizliği bizden öğrendi" deyip bizim yaptığımız pisliği temizleyen ve bize temizlemesini öğreten, kulak verilmesi gereken ağabeyimize kulak verilmesi gerekir.
gamer arkadaşlarımız için enfes bir site. oyun ve oyun eşyalarını satın alabiliyorsunuz. zaman zaman güzel indirimler oluyor. dahası birçok ürünü sadece kargo ücretiyle ücretsiz de satın alabiliyorsunuz.
misal benim gibi witcher hayranları geralt'ın yüzüğünden neden almasın?
site üzerinden daha çok poster alınsa da diğer eşyalar da çok iyi.
flash tv'deki gerçek kesit'in daha az kötüsüdür.
sonuçta kendi kültürlerini yayıyorlar; ama filmlerinde oldukları kadar başarılı değiller.
çok kötü senaryo, kötü müzik, kötü oyunculuklar. kişiye nefret getirir, zaman israfı da doğurur.
gece 3 suları. daha 5 yaşındayım. deprem oluyor ve dehşet bir sarsıntı var.
yarı uykululu vaziyetteyim, abim beni kucağına almış bütün aile dışarı çıkmak için acele ediyoruz. bir de ne olsun, kapı kitlenmiş gibi açılmıyor. birkaç saniye güç bela zorladı bizimkiler ve kapı açıldı. kendimizi dışarı attık.
dışarıda korkunç bir manzara var. sağ tarafıma doğru bakıyorum bir ev yıkılmış, su boruları patlamış su fışkırıyor, karşıda bir yerde de bir yer yanıyordu. sol tarafıma doğru baktım herkes orada toplanmaya çalışıyor, ana baba günü gibiydi. yakınları için dua eden, olayın şokunu üzerinden atamayan komşularımızı izliyordum. çadırlar kuruluyordu.
biz evden çıktığımızda depremin bitme anına denk gelmiş olmalıydık. çok şükür ailem ve akrabalarımdan ölen olmadı. ama çiftlik mahallesi ve kavaklı sahilindeki sokaklarda o günde ceset kokuları her yeri sarmıştı. enkaz altından çıkartılan canları görmüştüm. aklıma geldikçe ürperirim ve tekrarının yaşanmaması için dua ederim.
üzücü bir durum. ama üzülerek elimizden bir şey gelmez değil mi? elimizden bir şey gelir mi? evet.
sözlük olarak onu biz tedavi ettirelim derim.
düzenleme: yapalım diyenler oldu. güzel bir kampanya yapabiliriz. önce kendisiyle konuşmalıyız. iletişime geçen varsa veya iletişim bilgilerini bilen varsa mesaj atabilir mi? ben de bakacağım.
Dünya Ticaret Merkezi'ne saldırının ardından bir CNN muhabiri Muhammed Ali'ye sorar: Sayın Muhammed Ali, bu dehşetin meydana gelmesine sebep olan teröristlerle aynı dinin bir mensubu olarak neler hissediyorsunuz?
Muhammed Ali de şöyle cevap verir: Siz (!) Hitler ile aynı dini paylaşan bir mensup olarak neler hissediyorsanız aynısını".
Jamie Vardy tarafından kurulan bir futbol akademisi. 17-33 yaş arası fazla fırsat bulamayan amatör futbolcular yer alacakmış.
vardy akademisi hakkındaki açıklamada, "Genç yaşta, yeterli görülmediği için hevesi kaçan insanları kazandırmak için harekete geçtim. Ben başardım, onlar da başarabilir" diyerek bizlerin kalbini tekrar tekrar kazanmıştır.
sokakları ısıtın projesine benzeyen, birçok belediye tarafından gerçekleştirilen güzel bir olay.
genelleme yapılmaması taraftarıyım. insanlar asgari ücrete çalışıp iphone 6s ile geziyor olabilirler. ama o millet için de gerçekten ihtiyacı olanlar da var. siz görmüyor olabilirsiniz; ama var.
buradan akşamları ya da geceleri alanlar oluyor. gerçekten ihtiyacı olanlar çıkıp alabiliyorlar.
bu tür projelerin uygun yerlerde her daim yapılması taraftarıyım. askıda ekmek, dolabında giymediğini as gibi birçok projeye daima destek verdim.
student sürümü ücretsiz olan, enterprise olarak 8 bin dolar gibi bir ücrete satılan yazılımı microsoft satın aldıktan sonra efsane değişim yaşanmıştır.
microsoft build 2016 konferasındaki bildiriye göre xamarin artık tüm visual studio kullanıcılarına "ücretsiz". üstelik açık kaynak olarak linux dünyasına da geliyor.
türkiye'de pek ampute futbol maçları ilgi görmüyor. trt nadir de olsa engellilerin maçlarını yayınlıyor. ancak şehitkamil ampute futbol takımı gibi birçok ampute takım "destek bekliyor".
facebook'ta interrail türkiye grubu'nda gaziantep'teki bir köy öğretmeni olan mert artık (saygılar abi), bu takımın gönüllü destekçilerinden. kendisinin grupta paylaştığı gönderiyi aynen aktarıyorum, takımın ve ligin durumunu net açıklamış:
"Değerli dostlar Gaziantep'de ben bir köy öğretmeniyim beni bilen biliyor zaten, paylaşımlarımdan... engellilerle alakalı interrail etkinliğini gördüm mutlu oldum ve bununla alakalı bir şeyler söylemek istiyorum.
Ben Gaziantep de Şehitkamil Ampute Futbol kulubünün taraftarıyım. Gönüllü destekçisiyim. Geçen hafta sonu istanbul'a deplasmana gittik hatta. Fotoğraf da o maçtan... Ligdeki ilk galibiyetimizi aldık smile emoticon Takım imkansızlıklar, yokluklar içerisinde ayakta kalmaya çalışıyor. Karşılarına bir sürü "engel" çıkıyor ama asla yılmıyorlar asla vazgeçmiyorlar asla o engelin "engel" olmasına izin vermiyorlar. Gittikleri deplasmanlarda yemeklerini bile gönüllüler, semt abileri toplayıp karşılamaya çalışıyor. Doğru düzgün "destek" olan sponsorları yok. Onlardan inanılmaz güzel şeyler öğrendim. Bazen bir topu bile bulamadıkları oluyor. Antrenmanda içtikleri suyu evlerinden taşıyorlar. Buna rağmen güzeller, bunca olumsuzluğa rağmen çok neşeliler, umutlular, inançlılar. Asla vazgeçmiyorlar. Asla. Ampute Süper ligde en son sıralardayız. Çok kötü durumdayız ama futbolcularımızın umudu hep var.
Demem o ki bu arkadaşlara destek olabilir miyiz? Maddi olamasa bile manevi olarak bir maç organizasyonunda destek için Gaziantep'e gelebilirsiniz sizleri gönüllü arkadaşlarla ağırlamaya çalışırız, bekleriz, güzel düşüncelerinize ihtiyacımız var..
Hasılı hiçbir şey onlar için engel olamıyor. Çelik gibi bir başarı umutları, disiplinleri var. Bu mücadele ruhundan öğreneceğimiz çok şey var. Hayatta hiçbir şeyin önünüzde "engel" olamaması ve mücadele ruhunuzu asla kaybetmememiz umuduyla...selamlar saygılar.
Not: bireysel olarak değil de interrail olarak bir yardım organizasyonu yapılabilirse çok iyi olur. Herhangi bir yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için bireysel talepler dikkate alınmayacaktır. Lütfen hesap numarası vs. istemeyin. Up lamanız "grup etkinliği" için güzel bir destek olabilir."
ulu'daki gaziantepli yazarlarımızdan maçlara katılmasını rica ediyorum.
çok güzel bir destek olacaktır.
Ekber isminde kanı kaynayan bir liseli iETT'nin akıllı durak sistemini hacklemiş. Size sistemi açıklayayım.
Paso basılan yerler şoförün önündeki makineye iletilir. iletilen veri Belbim'e iletiliyor. Burada veriler depolanır. Akıllı durak sistemi ise bir web tabanlı sunucuya bağlı. Belirtilen durak bölgeleri mevkiye göre web üzerinden senkronize ediliyor. Araçlardaki makineler de durakları bu web sunucusundan çekiyor.
Anlayacağınız Ekber sunucudaki bilgileri bölgelere göre ayarlanacak şekilde değiştirmiş ki bunun da senkronize olması 2 dakikadır.
Kısacası bu arkadaş web açığını bildirmek yerine egosunu tatmin etmeyi tercih edip insanları bir paniğe sürükleyerek söz konusu liseli tavrını korumuştur.
