Bugün ilk defa bir dersten kaldım sözlük. Teorik sınavdan 92 alıp sözlüde hocanın bırakması beni yaraladı. Ulan ne karaktersiz insanlar var şu dünyada. insana hakkını bile vermiyorlar. Geçirse yeterdi oysa ki. Goodbye cruel world.
Müzik kulübü denen kulübe katılmam idi. Çünkü beraber müzik yapcaz falan sanıyordum işte herkes kendi enstrümanını çalacak şeklinde hayal etmiştim. Ancak tek etkinlikleri toplanıp müzik kulübü nasıl gelişebilir muhabbetiydi. Neyse ki iki kere gidip üçüncüsünde terk ettim aptal kulübü.
Olabilitesi aşırı yüksek olan olaydır. Varsın sevmesin diyeceğim ama insan kesinlikle bir karşılık bekliyor. Ki insan olarak gayet doğal bi beklenti bu. Boşverin siz sevmekten vazgeçmeyin. Sevmek güzel şey.
Güzel şeyler hissetmek bir yana güzel şeyleri hissedip buram buram kalbinin içinde hissetmek çok başka. Sonra bu hislerini dağa taşa haykırmak istersin. Neden dağa taşa haykırırız ki? Bence sesimiz veya bir ses bize geri dönsün diye. insan bekler bu geri dönüşleri. Ben beklemeden bağırabilenlerdenim. Hislerimi yaşamaktan sonuna kadar iliklerimde hissetmekten mutlu olan biriyim. O biri için dünyayı bir köşesinden ateşe vermeye hazır biriyim. Tutkuluyum ve tutkularımın peşindeyim. Belki bunu okur veya okumaz. Ama içten içe o dağlar da bana seslensin istiyorum. Gerçekten istiyorum.
Burdayım çünkü buraya bağlayan şeyler var bu birincisi. ikinci olarak da bazı anlatamadığım söyleyemediğim şeyleri burada yazabiliyorum. Kimseye anlatamadığım içimde kalan hisleri, öfkelerimi, kızgınlıklarımı vs. Gerçek hayatta da masaya yumruğumu vuruyorum elbette. Ama ne yazık ki dünya henüz bana hazır değil. Anlaşılmak biraz zor bu yüzden.
Şu dünya üzerinde canı gönülden desteklediğim, taraftarı olduğum tek grup ve tek şeydir. Yaptıkları müziği tarif etmek bir yana dinlemek bile farklı bir şey. Çoğu kişi gibi beni de en çok etkileyen parça ilk başlarda comfortably numb olmuştur. Sırf gitara bu parça yüzünden başladım. O soloyu çalabilmek benim için imkansızı başarmak gibi bir şeydi. Günün birinde çaldım elbette ama ne parça ne de grup kendinden hiç bir şey kaybettirmedi. ilk günkü kadar seviyorum kendilerini.
Sözlük sanırım ölüyorum. Günlerdir içmediğim çorbayı geçtim, daha dinç uyanmak için yattığım yatağımdan daha da hasta uyandım. Neden geçmiyor bu hastalık ya. Üstüne bir de trafik eklenince... Her şey benim için neden bu kadar zor olmalı ki. Ulan bi işim de kendiliğinden olsun rahatça olsun.