insanlar hakikaten nankör azizim. Düşün, ronaldo'ya bir kerecik dokunabilmek için nelerini feda edecek milyonlarca insan var. Öyle ve ya böyle ronaldo senin içine girmiş, dokunmuş. Ne kadar şanslısın. Öpüp başına koyacağın yerde, adama dava açmışsın tecavüzden. Hakikaten çok nankör bir insanmış şu kathyrn mayorga. Ronaldo ulan bu. Velhasıl, gözüne dizine dursun, kadın. Allah öbür tarafta sorar bunun hesabını.
Oğlum inanılır gibi değil ya. Harvard mezunu, ülkenin en zengin adamı, koskoca ali koç kıytırık, kıçı kırık insan müsveddelerinden oluşan bir sürünün arasına girmiş özür diliyor. Ne için kıytırık bir maç için. Yahu sen ali koçsun ya. Bırak türkiyeyi, dünyadaki en önemli isimlerden birisin. Düştüğün şu duruma bak. Kalbim acıdı. Vay be. Futbol hakikaten zehir ya. Rahmi bey, çekin çıkarın ali beyi şu futbol bataklığından...
Yeni bir roman üstünde çalışıyorum. Çığır açacağım. Çok büyük tepki toplayacak, muhtemelen yasaklanacak ama müthiş bir eser olacak. Kitap basıldığında yurt dışında olacağım. Herhangi bir tutuklanma ya da ölüm riskini göze alamam. Zaten yayınevi de uzun zamandır baskı altında. Yaklaşık 9 ay sonra tamamlanır roman. Siyaset, uyuşturucu, tanrı, din, seks ve pek çok konuyu anlatacak kitap 15 bölümden oluşacak. Bu bölümler finalde bir birine öyle bağlanacak ki yok artık dedirtecek. Bölümlerin isimlerini buradan paylaşıyorum.
Yıllar önce meşhur unkapanı'da bir müzik yapımcısının yanında çalışıyorum. Adamın konuşma şekli, şivesi falan o kadar tatlıydı ki, kızdığı zaman bile gülüyordum içimden. Bir gün yeni bir kız getirdiler, ama nasıl müthiş bir sesi var. Albüm yapmasını istediler bizim patrondan. Ok dedi. Ama kızın özel hayatı falan olmayacak, flört, evlilik falan olmaz, yasak dedi kesinlikle. Sadece iş, sadece şarkı. "Para yatırdığım kişi tümüyle benimdir, ne istersem yaparım, Albüm yaptığım diğer bütün şarkıcılarda olduğu gibi" diye de ekledi. Ben de asistan olarak notlar falan tutuyorum işte o sırada yanında. Neyse, o anda kızın menajeri girdi devreye, "kız şu anda nişanlı, yakında da evlenecek" deyince bizim patron dellendi. Aynen şöyle dedi: "nosıl yoni? Porayı ben vereceğam, korıyi boşkası mı yiyecax?"
Şu cümleyi duyar duymaz nasıl kahkaha attıysam ofiste, sesim yankılandı. Patron "Kolk ulan it herif, koviyiram ulan seni, si...tir git, defol" dedi. Kovuldum. Bu da böyle bir anımdır...
ihtiyacım olan tavsiyelerdir. Sevabına tavsiye verebilecek, harddisk konusunda tecrübeli yazarlardan bilgi istiyorum. Hangisi alınmalı, nasıl kullanılmalı gibi... lürfen yardımcı olun...
Spor yöneticiliği hocası çok yakışır kendisine. Amatör branşlarda kazanılmadık başarı bırakmayan bir adam bırakında yapsın hocalık. Ha tabi siz futboldan başka spor biımediğiniz için size garip gelebilir...