bildiğiniz gibi yunan mit'inde geçen gow serisi yeni oyununda iskandinav mitinde geçecek bu geçişin senaryo ve bütünlük açısından hangi mantığa oturtulduğu oyunun içinde verilecekmiş. artık yunan tanrıları yerine iskandinav tanrıları döveceğiz bu mit değiştirme hikayesi arap mitine sıçararsa ne olur ? islam ülkesi olmayan türkiyede yasaklanır mı acaba ?
bunlar nasıl kıyaklardır ki kadın(lar) ayarlamaktan tut, misafirlerin sesinden rahatsız olmaması için bile insanoğluna göndereceği ve kıyamete kadar sorumlu tutacağı son kitabında bunlara yer vermiş olsun. (teker teker yazmayacağım şimdi herkes biliyordur)
biri şu ayetleri okuyupta, o dönem yaşamış bir belki birkaç kişi tarafından değilde gerçekten bütün kainatı yaratan yaratıcı tarafından yazıldığına inanıyorsa ya gerçeklikle bağı kopmuştur ya da gerçeklikle bağı kopmuştur.
milletlerin, devlete ihtiyaç duymasının en temel sebebi dışardan gelebilecek tehlikelere karşı devlet organizmasının hudut kanunu ile sınır güvenliğini sağlamasıdır. "hudut namustur" kavramı sadece bizim askeriyelerde yazmaz emin olun bütün milletlerin bilinci vardır bu konuda.
eğer benim devletim benim karımın, kızımın sokakta dağ inmeleri tarafından taciz edilme ihtimalini gözetmeden politika izleyebiliyorsa, hergün binlerce afganın terörist mi tacizci mi katil mi olup olmadığını önemsemeden bu topraklara girmesini "sevimli" göstermeye çalışıyorsa o devlet benim devletim değildir. atalarımız bu devleti sadece milletten acımasızca vergi alsın diye kurmamış olsa gerek.
bu pisliği ancak atatürk ilkelerine bağlı bir devrim temizler fakat millette öyle bir metal yorgunluğu ve umursamazlık var ki sonumuzun iran olmaması çok düşük bir ihtimal humeyni'de reisimiz olacak bu senaryoda.
yaklaşık 2 saat önce gerçekleştirdim..
motorla sokak aralarından giderken aniden karşıma çıktı anlamadım bile arkamı döndüğümde can çekişiyordu müdahale etmeye çalıştım hareketsiz kaldığında ağzından nefes verdim kalp masajı yaptım ama kurtaramadım oturdum hüngür hüngür ağladım çocuk gibi psikolojim çok bozuk sözlük nasıl geçecek bu?
--içimi dökmek için başlık açtım başka beklentiniz olmasın--
küçükken gta vice city'de gördüğümden beri chopper/crusier hayalim var(hmmm nice bike). lise sondayken aileme yalvar yakar 2007 model bir regal raptor aldırmıştım kılçıksız 5000 tl idi sonra sattım onu daha irice bir şey almak için ve tahmin ettiğiniz gibi alamadım.
şu an işe girdim 4000 maaşım var ve kredi çekmeden motosiklet almam mümkün değil ben genç yaşımda çalışarak motosiklet alamayacak mıyım? ne yapayım saçım ağrıdıktan sonra iki tekeri amk öyle ducati mucati de değil ha honda shadow istiyorum 2005 model fazlası değil gavur 1700€'ya satıyor biz de 70.000₺
kredi çekip olsam 60 ay 1700 ödeyeceğim e bu koşulda sahip olduğum bir alet beni mutlu edecek mi? hayır. ben sadece açlıktan ölmeyeyim diye mi çalışıyorum birader neden ufak hayaller bile gerçek olmuyor.
(sadece merak ettiğim için açtım bu başlığı)
türkiyede ev, araba alma hayali, çocuklarının geleceğini şekillendirme hayali kuran var mı ?
mesela benim ayda 15.000 tl gibi (genel ortalamanın çok üzerinde) bir gelirim olsa bile bir arabaya 350.000 vermem, veya bir apartman dairesine yarım milyondan fazla vermem. herkes mi kaçma planı kuruyor amk ? hiç yok mu geleceğini burada gören ?
türkiyenin büyük çoğunluğu.
neden tüm kalbinle var olduğuna inandığın tanrının yazdığı kitaba göre yönetilmek istemiyorsun? tanrı çok eşlilik meşru dediyse meşru olmamalı mı tanrı ulan bu bütün kainatı yaratacak güce ve zekaya sahip daha iyi mi bileceksin doğrusunu? cariyelik ve kölelik çağ dışı mı? o zaman tanrı neden bir daha göndermeyeceği, kıyamete kadar geçerli olacak kitabında bunu meşrulaştırsın demekki çağ dışı değil. ne var ölen bir babanın kızına, oğluna düşen mirasın yarısı kadarını versek, mahkemelerde şahitlik yaparken kadının şahitliğini yarım saysak? yaratıcı tanrımıza göre eşit değilse biz onun yarattığı aciz kullar olarak ne yapabiliriz ki? rızası olan yetişkin insanlar seks yaparken biz ne yapacağız hem alkış mı tutalım? tabiki yüzer sopa cezası vereceğiz tanrının emrine karşı mı gelelim?
türkiyede büyükşehirlerde yaşayıp çok zengin olmayan herkesin maruz kaldığı yaşam biçimi.
küçük alanlara maksimum ne kadar insan sığdırırız da daha fazla para kazanırız hesabının sonucu. insanın doğasına kesinlikle ters ama ne yapacaksın fakir ülkenin fakir vatandaşlarıyız müstakil, özgür bir yaşam ancak hayal.
bu zihniyetin oluşturduğu politik doğruculuk kavramı sadece türkiyede değil farklı düşüncelerde çok fazla insanın olduğu demokratik ülkelerde(amerika net örnek) de vardır. amaç doğru işi yapmak değil, yapılan işi bir kalıba sokarak doğru göstererek kitlelerin gazını almayı amaçlamaktır.
türkiye için zor bir konsepti hayata geçirmişler
abd versiyonunda farklı farklı mimaride müstakil evler ve insanarında buna göre standartları var. bizde rant için dikilen, en az alana nasıl en fazla kişiyi sıkıştırırız kafasında binalar var ülke müsait değil, diyaloglar da pek doğal durmuyor
sadece bodrum'da çekilen bölüm biraz daha doğal ve konsepte daha uygundu
yaşlı bir komşum vardı o ölmediyse hala vardır
zira kendisi istisna bir dindardı benim inancımı(inançsızlığımı) yadırgamazdı aşını paylaşmaktan da çekinmezdi ara sıra "allah doğru yola kavuştursun" gibi klişeleri vardı ama bunu cihatcı zihniyetle söylemediği belliydi.
